Hem Cumhurbaşkanı hem de Maliye Bakanı, Türkiye’nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla fedakarca seferberlik ilan ettiği şu günlerde özel bankaların bazılarının hâlâ burnundan kıl aldırmayan halini eleştirdi. Okuyucularımızdan sürekli mailler geliyor, ödeme yapılmadığı için kapanan kredi kartları, kredileri ötelemek bir yana dursun gecikme faiziyle tehdit eden, yetmezmiş gibi her Allah’ın günü vatandaşı arayıp ne zaman ödeyeceksiniz diye soran, kredi verme konusunda sıfır risk alan...
Ne ararsanız var! Sorsanız, bu bankalardan daha çok ülkesini seven yok ama! Reklam filmlerinde falan mangalda kül bırakmayan, lafa gelince “Seninleyiz Türkiye, yanındayız Türkiye, beraber kazanacağız Türkiye...” ama uygulamaya gelince arazi!
Bankalar bu dönem yalan dolan sloganlarla süsledikleri o reklam filmlerini hayrına dar gelirli vatandaşa dağıtsa çok daha büyük bir iş yapmış olur. Bu süreçte taşın altına elini koyanları tenzih ederim ama bugünler bittiğinde bu millet, bu devlet şu duyarsızlığı unutmaz, benden söylemesi.
700 bin vale, komi, garson
Maliye Bakanlığı dar gelirli vatandaşlarımıza yönelik sürekli yeni destek paketleri açıklıyor. Bu dönemde özellikle dar gelirli vatandaşlara yönelik bu destek çok ama çok önemli. Geçenlerde Nusret’ten öğrendim: Türkiye’de 700 bin vale, komi, garson çalışıyormuş.
Bunların ne kadarı sigortalı yani kanuna uygun çalışıyor, daha doğrusu çalışıyordu, orası muamma. Fakat bildiğimiz o ki bu 700 bin insan şu an evinde oturuyor. Dahası, bu 700 bin insanın neredeyse tamamı “iş yok” denilerek bir lira maaş almadan bekliyor.
O fotoğrafta sosyal mesafe sorunu var!
Cumhurbaşkanı Erdoğan sürecin başından beri salgına dair tüm kuralları başta kendi dikkate alarak topluma çok doğru mesajlar veriyor. Bakanlar Kurulu’nun ve Bakanlarla haftalık görüşmelerin “online” yapılıyor olması bu doğru işlerden biri.
Külliye her hafta bu görüşmelerin fotoğraflarını paylaşıyor. Yalnız o fotoğraflarda bir sorun var! Cumhurbaşkanı ile danışmanları (İbrahim Kalın Hoca, Zafer Çubukçu ve Fahrettin Altun) arasındaki sosyal mesafe doğru fakat danışmanlar oturma düzeninde kendi aralarında sosyal mesafeye uymamışlar. Gerçekten öyle mi yoksa fotoğrafın açısı mı o şekilde gösteriyor bilmem ama gördüğümüz bu.
23 Nisan haftası yasak uzayabilir!
Hafta sonu, özellikle büyükşehirlerde bir süre sokağa çıkma yasaklarının devam edeceği artık kesin. Önümüzdeki hafta sonu ise bu tatil biraz daha uzayabilir. Resmî tatil olan 23 Nisan’ın perşembe gününe denk gelişiyle birlikte cumartesi ve pazar gününü kapsayan sokağa çıkma yasağı 23 Nisan günü başlayıp 26 Nisan gecesi bitebilir.
Kabinede tartışılan bu öneriyle ilgili son kararı Cumhurbaşkanı verecek. Dün de yazdım; belirli kurallar konarak marketler ve bir kurye sayesinde 100 kişinin evde kalmasını sağlayan gıda tedarikçisi şirketler (getir, banabi, istegelsin, migros, vs…) açık tutularak çok daha uzun bir sokağa çıkma yasağı da uygulanabilir.
O değil de ne hale geldik ya eskiden tatil uzasın diye yazardık şimdi sokağa çıkma yasağı uzasın diye yazıyoruz. Koronadan sonra dünya eski dünya olmayacak derken sanırım bunu kastediyorlardı.