Sonbahar aylarının sürdüğü ve kış soğuğunun da kapıda olduğu günlerden cildinizin etkilenmemesi düşünülemez. Meteorolojik açıdan en istikrarsız mevsimdeyiz. Sürekli ısı iniş ve çıkışları yaşanıyor. Bir gün sıcak ve güneşli hava, ertesi gün soğuk, rüzgar, yağmur ve rutubet artışı... Hava şartlarındaki kısa sürelerde gerçekleşen bu değişimler, vücudumuz gibi, cildimizin de doğal savunma mekanizmalarını ciddi sıkıntıya düşürüyor. Hele bir de hava kirliliğinin beraberinde getirdiği zehirli partikülleri de ekleyecek olursak, tüm mevsimler içinde neden en çok sonbaharda cildimizin acı çektiğini anlamak zor olmamalı. Tam bir geçiş dönemi yaşadığımız bu dönemde tepeden tırnağa özel bir bakım yapmakta fayda var.
En hassas bölgemiz
Yaz mevsiminin sonunda cilt donuk ve kuru görünebiliyor. Cildi ölü hücrelerden arındırmak ve güneş koruyucular nedeniyle yağ ve kir dolan gözeneklerin açılmasını sağlamak için derin temizlik yapılması gerekiyor. Sonbaharın olumsuz etkileriyle birlikte cildimizin daha da kırışmaması için cilt tipine ve yaşımıza uygun bakımların düzenli olarak yapılması şart.
Doğal yaşlanma sürecine giren cilt, çevresel faktörlerin etkisiyle kırışmaya ve elastikiyetini kaybetmeye başlıyor. Kronolojik yaşlanmanın yanı sıra çevresel etkenler erken kırışıklıklara sebep oluyor. Özellikle dudak çevresi, göz kenarı ve alın bölgelerinde oluşan mimik kırışıklıkları ve ince çizgileri yok ederken aynı zamanda cildi gençleştirerek çift yönlü etki gösteren kırışıklık serisi ürünleri kullanılması gerekiyor. Sıvı ve ısı dengesini sağlayan, salgı yapan pek çok işlevi olan cildimiz, aynı zamanda iç ortam dengesi ile dış çevrenin potansiyel zararlarını önlemek için yaşamsal bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla çevrede oluşan değişiklikler ilk ve doğrudan cildimizi etkiler. Şüphesiz bu çok sayıda işlevlerin dışında cilt, yumuşak, parlak, temiz ve pürüzsüz görünümü ile estetik açıdan da önem taşır. Mevsim geçişlerinde cildin hava koşullarına ayak uydurması için bazı önlemlerin alınmasında fayda vardır:
* Sabah-akşam temizlik şart: Her mevsim olduğu gibi bu dönemde de önem vermek gerekiyor. Bunun için sabah akşam cildin temizlenmesi gerekir. Aşırı kuru ciltler temizlik için sabun kullanmaktan kaçınmalıdır.
* Bol su için: Hangi mevsim olursa olsun su içmek önemlidir. Su, vücudunuz ve cildiniz için iyidir. Nemsizlik cildinizin kurumasına neden olur. Cildinizin mevsim değişmelerine karşı dirençli olmasını istiyorsanız su içmek iyi bir başlangıç olacaktır.
* Cilt bakımı yapın: Yaz cilt bakımları yağı kontrol etmek ve cildi güneşe karşı korumak içindir. Sonbahar cilt bakımı ise cildinizi dengelemeye yardımcı olacaktır. Cildinizi dengede tutabilmek için yazın kullanmış olduğunuz nemlendirici kremlerden daha yoğun bir krem kullanabilirsiniz.
* Güneşe dikkat edin: Güneşe hep yazın daha çok dikkat edilir, yazın cilt güneşten daha çok korunur ancak yalnız yazın cildi güneşten korumak yeterli değildir. Havanın soğuması güneşin cildinize zarar vereceği gerçeğini değiştirmez. O yüzden koruma faktörlü cilt kremlerini kullanmaya özen gösterin.
* Cilt sağlığı: Cildiniz vitamin ve minerallere ihtiyaç duyar. Vitaminli ve mineral sağlıklı beslenme, cildinizin mükemmel görünmesini sağlar ve hava değişiminin cildinizin üzerinde yarattığı etkileri azaltır.
Pürüzsüz cilt için kil maskesi
Kil maskeleri; 15 dakika uygulanıp yıkandığı takdirde, hem cildi derinlemesine temizler, hem de pürüzsüz olmasını sağlar. Belki çok eski ama halen geçerliliğini koruyan ve kolay bir uygulamadır. Bununla birlikte, cilt tipine göre, evde yapılabilecek başka pratik uygulamalar da var. Örneğin, buhar banyoları... Bir litre suyu kaynattıktan sonra, çadır oluşturacak şekilde başa örtülen havluyla, yüzünüzü 25-30 dakika süreyle buhara tutun. Bu cildi temizleyen ve rahatlatan bir uygulamadır. Bu uygulamayı yaparken yağlı cilde sahip olanların kaynayan suya beş-altı adet nane yaprağı ve soyulmuş limon kabukları, kuru ciltlilerin birkaç papatya çayı poşeti, karma cilde sahip olanların ise, bir kaşık lavanta eklemelerini öneririm. Cilt nefes alır ve bunun cildinize müthiş yararı olur.