84 milyonun dışındayız

Sağlık Bakanlığı’nın son bir haftalık COVID-19 verilerini alt alta yazıp topladım: 397.081 vaka tespit edilmiş, 18.494 hasta var, vefat sayısı da 1.830, toplam kayıp sayımız ise 36 bine yaklaştı. Peki, bu rakamlardan sonra, “COVID-19’la mücadele konusunda dünyada en başarılı ülkeler arasındayız” diye nasıl konuşulabilir? Aklım almıyor. H H H Açıklanan kısmi kapanma da bu ateşi düşüremeyecektir. Bu kesin. Merakım ise şu: Bilim Kurulu ne önerdi? Cumhurbaşkanı bu öneriye ne kadar uydu? Zannediyorum ki bunu bilmek hakkımız. Zaten açıklanan rakamlara da artık pek inanan yok. Hele hele, Amerika’daki Türk hocaların verdiği rakamları okudukça…

Derler ya, “Güven duygusu kaybedilince, sonrası hep şüphedir.” H H H Keşke tam da Ramazan ayındayken, hiç olmazsa 14 gün kapansaydık ama yine olmadı. Yine hata yapıldı. Son sözüm Bakan Dr. Fahrettin Koca’ya: Tamam, 65 üstünün yüzde 23’ü aşıya gitmemiş ama sakın sorumluluğu bize atmayın. Tüm yasaklara uyduk, uyuyoruz. Sizin hesaplamanızla 84 milyonun içindeyiz ama dışındayız. Kalın sağlıcakla.

Bize biçilen görev beklemek

Gençler bilmez ama eskiden, borç istediğimiz IMF'in vereceği kararı beklerdik. “Verecek mi, verirse ne kadar verecek?” diye. Hem de yıllarca. Neyse, borcumuzu bitirdik ve artık beklemiyoruz. İnşallah bir daha kapısına düşmeyiz. Amerikan Merkez Bankası’nın kararını dünya ile beraber bekliyoruz diye, haydi onu saymayalım. Amaaa her yıl 24 Nisan gelirken, ABD Başkanı’nın, “Soykırım diyecek mi, demeyecek mi?” kararını bekliyoruz tabii.

Şimdi Joe Biden’ın da bize karşı pek iyi niyetli olmadığını hepimiz biliyoruz. Soykırım derse dünyanın sonu değil ama inşallah eski başkanlar gibi o da evirir, çevirir. Az kaldı bekliyoruz. H H H Ayrıca 50 yıldır Avrupa Birliği’nin Türkiye için kararını bekliyoruz. Bu gidişle daha da çok bekleriz. Günümüze gelirsek, bir yıldır ekrana çıkacak turkuaz tabloyu bekliyoruz her akşam. Tablo kapkara oldu ama çaresi yok bekleyeceğiz. Ulusa seslenişi beklediğimiz gibi.