Kapandık ama kapılar açık

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulusa “Tam kapanma” demişti. Sonra görüldü ki, uygulama tam kapanma değil, bakan biraz gevşetti. “Sıkılaştırılmış kapanma” dendi yaşadığımız sürece. Bana göre de bir tedbirler, genelgeler paketi bu uygulanan. Çünkü 27 milyonluk toplam istihdamın yüzde 60’ı yani 16 milyon kişi kapanmadan muaf. 6 milyon çalışan da kısmen muaf. Tam kapanma kapsamındaki 4.5 milyon kişi ise işinin başında. Yani toplarsak 26.5 milyon kişi, özel izinlerle dışarıda ve çalışıyor. Bir de, eline bir poşet alıp, “Bakkala, kasaba, fırına gidiyorum” diye çıkanları düşünürseniz, nüfusumuzun yarısı dışarıda.

14 AY GECİKTİK

Aslına bakarsanız, hocalarımız, bunu değil, gerçek kapanmayı, yani yüzde 95’in hiç dışarı çıkmamasını, acil ihtiyaca cevap verecek yüzde 5’in de münavebe ile çıkmasını, 14 ay önce önermişlerdi ama kimseye kabul ettiremediler. Gelinen nokta gevşetilmiş olarak bugündür. Bugünden sonra zincirleri çözmemiz için bir hafta kaldı ama, muhtemeldir, 19 Mayıs’ı da içine alacak şekilde bir hafta daha uzayabilir. “İşte başardık” denebilmesi için. Evet, sunulana göre sayılarda bir düşüş var. Dilerim devam eder.

HER ŞEY TURİZM İÇİN

Bu kapanmanın, bu yıl da, turizm gelirini kaçırmamak için yapıldığını artık herkes biliyor. Hatta, “Her şey turizm için” denilerek, 16 ülkeden gelecek kişiler için PCR testi zorunluluğu bile kaldırılıyor. Ayrıca, Bakan Çavuşoğlu, Avrupa’ya, halkımızın tepkisini çeken bir vaatte bulundu ve “Turistin görebileceği herkesi mayıs sonuna kadar aşılayacağız” dedi. Daha ne olsun. Baksanıza, Reuters bile, “Türkiye’ye gitmek için en iyi zaman şimdi” diyor.

Bütün bunlara karşın, biz, kapanma sonunda, 29 Nisan öncesi yaşantımıza çabucak geri dönersek, önlemleri en alt düzeyde uygularsak, çok değil iki-üç hafta sonra yeni bir artış dönemine döneceğimizi, hiç akıldan çıkarmamamız lazım. Yani artık önlemlerle yaşayacağız. Ne zamana kadar? Nüfusumuzun yüzde 60-70’i ikinci doz aşısını olana kadar. Biline.

EĞRİSİ DOĞRUSUNA GELİRSE…

Sağlık Bakanı Koca’nın her konuşmasında bizleri rakamlara boğmasına artık alıştık. Gelecek aşıların tarihleri sık sık değişse de, Koca’nın verdiği yine değişken doz miktarlarını toplayın, 150 milyon dozu geçti. Bu da, şu anda yüzde 10 olan iki dozu olma oranının, yüzde 100’e çıkması demek. Hele bir de aşının formülü açıklanır da kendimiz üretirsek… Haydi hayırlısı…