Sıkıntı sonrası

Ya ben bu Beşiktaş’tan bir şey anlamıyorum, ya da Santos’un dediklerini yapamayan futbolcular anlamayayım diye mahsuscuktan oynayabilecekleri futbol karakterini sahaya yansıtamıyor. Kaç defadır yazıyorum, lütfen mazur görün.

Benim gördüklerimi siz de görüyorsanız kim haklı, kim haksız karar verin. Olgun atağa çıkarken yaşanan pozisyon sayısı ilk yarıda sıfır. Kontratak zaten tarih olmak üzere. Veyahut kimse yine bir şey anlamadığından kendi meziyetlerini sahaya sürmek için yoğun çaba sarfediyorlar. Bu da Beşiktaş’ı izlemeye gelen taraftarın canını sıkan yegane faktör. Topa sahip olmaktan vazgeçtim, şöyle paldır-küldür kaleye inecek Beşiktaş’ı bile vallahi özledim.

Yıllar önceyi bırakın; Şenol Güneş, Burak Yılmaz, Rıza Çalımbay ve Serdar Topraktepe dönemlerinde bile böylesine miskin ve pısırık Beşiktaş görülmemiştir. Bu futbol tercihinde golün bir ölü toptan gelmesi doğal olacaktı. Nitekim böyle de oldu. Seyirci o kadar sıkılmıştı ki maçta olduklarını anladılar ve tezahüratı seçtiler. Şimdi skora bakıp aman ne güzel oynadı Beşiktaş demeyin. Cenk’in attığı gol Madida’yı hatırlattı. Ayağının ucunu öyle güzel uzattı ki. Neyse 3’lük adına güzel bir adımdı galibiyet.