Giriş
İKSV tarafından düzenlenen 42. İstanbul Film Festivali, bu yıl da dünya festivallerinden son filmler, özel seçkiler ve genç yeteneklerin keşfedilmeyi bekleyen yapımlarıyla sinema şöleni yaşatmaya geliyor. Ulusal Yarışma’da ülke sinemasının en seçkin örneklerini izleme şansı da bulacağımız festival 7-18 Nisan tarihlerinde İstanbul’da birçok salonda gösterimde olacak. ‘Subtraction’, ‘Disco Boy’, ‘LCV’ve ‘Sıradaki Kız’, kaçırmayın diyeceğimiz film önerileri.
NİSANDA YEPYENİ SERGİLER
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Cumhuriyetin 100. yılını, Türk resim sanatının öncü kadın sanatçılarının eserlerine yer veren bir sergi serisi ile kutlayacak. Bu kapsamda ressam Naile Akıncı’nın retrospektif sergisi ‘Bir Kendilik Öyküsü: Naile Akıncı’, 16 Temmuz’a kadar Müze Gazhane’de olacak. İngiliz ressam John Craxton’ın ‘Işığın Peşinde’ sergisi de 23 Temmuz’a kadar Meşher’de görülebilir. Krank Art Gallery’nin 2 Haziran’a kadar açık olacak karma sergisi ‘Space Between Us’ ise dünyadaki yerimizi sorguluyor.
SAATLERİ AYARLAMA ENSTİTÜSÜ TİYATRO SAHNESİNE TAŞINDI
Ahmet Hamdi Tanpınar’ın unutulmaz eseri ‘Saatleri Ayarlama Enstitüsü’, çok konuşulacak dev prodüksiyonu ve Serkan Keskin’in onlarca surete büründüğü oyunculuk şöleniyle tiyatroya taşınıyor. Saatler Kolektif’in yapımını üstlendiği ve Serdar Biliş’in yönettiği oyun 12 Nisan’da Maximum Uniq Hall’da prömiyerini yapacak. Biletler Biletix’te satışta…
DAMLA DURAKÇAY’DAN GÜÇLÜ YORUM
Damla Durakçay’ın canlı performanslarından oluşan yeni EP’si ‘Stüdyodan Canlı’ tüm dijital platformlarda yerini aldı. Sezen Aksu’nun unutulmaz ‘Seni Kimler Aldı’ şarkısını kırılgan ama bir o kadar da güçlü bir performansla seslendiren Durakçay’ın canlı performans videosu da YouTube kanalında yayında.
HAFTANIN KİTAPLARI
TREN DÜŞLERİ
20. yüzyıl Avrupa yazınının en uç isimlerinden Evelyn Waugh’un ‘Adi Bedenler’ adlı romanı, kaleme aldığı ve ekmek teknesi olarak gördüğü hatıraları gümrüğe takılıp yakılan, başına gelen trajikomik hadiseler sonucu nişanlısı Nina ile bir türlü evlenemeyen Fenwick-Symes’ın maceralarını anlatıyor. Symes hesapta olmayan bir kaderin eline düşmüş olarak karşımızda.
DÖRDÜNCÜ KURBAN
Çin Polisiyesi serisinin ikinci kitabında Li Yan ve Margaret Campbell, kurbanlarını dehşet verici ritüellerle öldüren bir katili yakalamak için mecburen bir araya gelir. Dedektif Li Yan özellikle kurbanlardan birinin, Amerikalı bir diplomatın cinayetlere nasıl dahil olduğunu öğrenmeye kararlıdır. Margaret’tan uzak durmak istese de işbirliğine mecbur kalır. Gerçeğe yaklaştıkça, her şeye hazırlıklı olan bir katile de yaklaşmaktadırlar.
MAUD MARTHA
1950 yılında Pulitzer Ödülü’ne değer görülen şair Gwendolyn Brooks’un tek romanı ‘Maud Martha’. Deneysel üslubuyla dikkat çeken yapıtta, siyahi bir kadının 1920’lerden 1940’lara uzanan olgunlaşma süreci aktarılır. Brooks’un ırk, sınıf ve toplumsal cinsiyet meselelerine ağırlık verdiği romanının ana karakteri Maud Martha, yalnızca beyazların değil, kendisinden daha açık tenli siyahların önyargılarıyla da mücadele etmek zorunda kalır.
HAYATINA DEĞER KAT
Hayat yürümemiz gereken bir yol… Bu yolda omuzlarımıza taşıyabileceğimizden çok ağırlık yüklüyor, hayatımızı zorlaştırıyor olabiliriz. Peki, acaba bu yolda yalnız mıyız? Kendinizle benzer acıları, benzer sevinçleri yaşayan insanlardan tavsiyeler duyarsak yüklerimizi hafifletebilir miyiz? Emre Alkin yeni kitabında okurlarının bazen gönüllerine, bazen zihinlerine, bazen de ekonomist olması gereği ceplerine hitap ediyor.
