Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. Alparslan Bayraktar ile geçen hafta Ankara’da gerçekleştirdiğimiz görüşmeye ilişkin birçok önemli not aldım. Bir özetini dünkü gazetemizde paylaşmıştım. Dikkatimi çeken bazı hususların altını çizmek ve izlenimlerimi aktarmak istiyorum.
Bakan Bayraktar, önceki dönemde de Bakan Yardımcısı olarak görev yapıyordu. Berat Albayrak’ın kabinede olduğu dönemde de maden politikalarında, yerlileşme ve millileşme konularında projelerin hazırlanmasına ve vizyona ciddi katkı sağlamıştı.
Bu dönem Cumhurbaşkanlığı kabinesinin farklı sahalarında olduğu gibi enerji alanında da bakanlık koltuğu son derece bilgili ve yetkin bir isme emanet edildi. Bayraktar, küresel gelişmeleri çok yakından izleyen, Türkiye’nin imkân ve kapasitelerinin sonuna kadar zorlanması için neler yapılması gerektiğini iyi bilen, uzman bir isim.
Enerji, Türkiye için stratejik bir konu ve beka meselesi. Doğalgaz ve petrol fakiri bir ülke olmamız -maalesefher yıl çok büyük oranda kaynağı ithalata aktarmamıza neden oluyor. Geçen sene enerji ithalatına ödediğimiz para yaklaşık 97 milyar dolar olmuştu!
Bu gerçekten çok yüksek ve elimizi kolumuzu bağlayan bir meblağ. Türkiye etkin bir şekilde yerli kaynakları ne kadar hızlı devreye alabilir ve enerji alanında arz-fiyat kriterlerine uygun çeşitliliği sağlayabilirse doğrudan vatandaşların ekonomisine olumlu etkisini göreceğiz.
YERLİLİK VE MİLLİLİK
Bakan Bayraktar’ın vizyonunda yerli ve milli kaynaklar geniş yer tutuyor. Yenilenebilir enerji ise tam bir can simidi noktasında. Önümüzdeki süreçte enerji verimliliği konusunda çok konsantre olunacak. Bakan Bayraktar yakında bir dizi kampanya ile bu konuda farkındalığın güçlendirilmesine çalışacaklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın “Sıfır Atık” kampanyasına destek çıkmasıyla müthiş bir sıçrama yaşanmıştı. Dünya çapında ödüller alan, Birleşmiş Milletler takvimlerine giren “Sıfır Atık” uygulamaları geniş anlamda çevre bilincinin yaygınlaşmasına da katkı sağladı.
Özellikle gençlere ve kadınlara daha fazla ulaşıldı. Acaba, Emine Erdoğan, Bakan Bayraktar’ın sözünü ettiği enerji verimliliği projelerine de sahip çıkar mı ya da himayesine alır mı diye düşündüm. Nitekim “Sıfır Atık” projelerindeki söylemlerinde tasarruf ve verimliliğe de sık sık atıfta bulunuyordu.
Enerji verimliliğine işaret edilecek uzun soluklu kampanyalarda kamuoyu tarafından bilinen ve saygı gören bazı isimler de katkı verebilir. Diğer taraftan, Bakan Bayraktar’ın değerlendirmelerinden yakın dönemde Körfez ülkelerinin yanı sıra İsrail ile de bazı önemli iş birliklerinin önünün açılabileceği izlenimini edindim.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun gerçekleştirilmesi öngörülen Türkiye ziyareti, bu alanda önemli bir başlangıç olabilir. Ayrıca Çin, Rusya ve Güney Kore gibi ülkelerle devam ettirilmekte olan yeni nükleer santral görüşmeleri Fransa’ya da kapalı değil.
Nükleer teknolojiler konusunda önde gelen ülkelerden biri olan Fransa, önümüzdeki günlerde gerçekleştirilebilecek görüşmelerle tekrar ortaklık yapılabilecek ülkeler arasına girebilir.
Enerji Bakanı ile Akkuyu’daki durumu ve Yeniköy Kemerköy Termik Santralleri’ndeki son gelişmeleri de konuştuk. Bunları önümüzdeki günlerde daha detaylı paylaşacağım.