Twitter, Facebook, Instagram... Onları ‘sosyal paylaşım’ siteleri olarak biliyoruz ama artık eski sevgililere ayar verebildiğimiz, içimizde kalanları söyleyebildiğimiz en önemli platformlar oldular. Ben de eski sevgiliye verilen en ince ayarları derledim.
■ Sırf aklıma gelme diye National Geographic izlemiyorum.
■ Adını şifre olarak kullandım, ‘yetersiz karakter’ diye uyarı verdi.
■ “Yok artık bu kadarını da yapmaz” dediğim kim varsa tam da o kadarını yaptı.
■ Seninle arama koyduğum buzdağını küresel ısınma bile eritemez!
■ Seni öyle bir görmezden gelirim ki, her gün aynanın karşısına geçip var olup olmadığını kontrol edersin!
■ Bazı insanları annesine babasına götürüp “Yaptığınızı beğendiniz mi?” diyesim var!
■ O kadar kirlisin ki, sırtına “Beni yıka” yazasım geliyor.
■ Arkanı dönüp gidişinin ardından mükemmel bir yağmur yağdı. Ama gökyüzü bana mı ağladı, sana mı tükürdü anlamadım.
■ Azrail’e mesaj attım “Gel beni al” diye. O da mesaj atmış, “Şerefsizlere inat yaşa” diye.
■ Hazır her şeyin fiyatı bu kadar artarken sana da zam gelse ya... Çünkü öyle ucuzsun ki!
■ İnşallah kendin gibi birini seversin!
■ Çocukken televizyonun içinde insan var sanırdım. Senin içinde de insan var sandım. Çocukluk işte...
■ Türkiye’nin bu yılki nüfusu açıklandı. Seni de adamdan saymışlar, ona yanıyorum.
■ Senin EGO’na biz Ankara’da otobüs diye bineriz!
■ O kadar tembeldin ki, altı aylık kış uykusunu, ayılara nasıl kaptırdın inanamıyorum!
■ Hıyarın kilosu 5 liraya inmiş. Bakıyorum yokluğumda değerin de azalmış.
■ Bana kur yapayım derken, doları solladığın günleri çabuk unuttun bakıyorum.
■ Kar yağınca mikroplar ölürmüş. Seni merak ettim nasılsın?
■ Bu sene tıp alanında Nobel’e adayım. Beyindeki “insanlara hak ettiğinden fazla değer verme” nöronlarını küçük bir operasyonla yok ettim.
■ Şarap gibi kadın olsan ne yazar? Ben rakı içiyorum.
■ Seninle hayal değil, ancak turşu kurulur. Hıyar!
■ Aslında içinde çok zeki biri yatıyor. Yatıyor ama... Sorun orada.
■ Tuvalet kağıdına kalp deseni koyan firmanın alnından öperim. Aşkın ne olduğunu dümdüz anlatmış.
■ Ben seni yolda bırakmadım canım, sen müsait bir yerde indin.
■ Hayat sana güzel. Mesela beyin kanaması riskin hiç yok.
■ Attığım her adımda seni düşünüyorum. Bir daha pisliğe basmayayım diye.
■ ‘Yalan mühendisliği’ diye bir bölüm olsaydı, sen birincilikle girerdin.
■ Seni bir daha sevmek mi? Çıkmaz sokağım olsan tünel kazarım.
29 Nisan 2017, Cumartesi 05:00
Haberin Devamı