“Darbeye direndiğimiz için özür dileriz, pişmanız…” biliyorum, garip bir giriş oldu. Ama son zamanlarda darbeye direnmiş halk arasındaki ruh halini yansıtan abartılı bir ifade ile yazıma başlamak istedim.
Son günlerde Afyon, Malatya ve Kocaeli’nde kitap fuarlarına katıldım.
Birçok okurla sohbet ettim. FETÖ’ye uzak durmuş, devletine ve milletine ihanet etmemiş, 15 Temmuz darbe girişimine direnmiş kitlelere yaşatılan bir psikolojiye şahitlik ettim. Özellikle Anadolu’da birçoğu devlet memuru olan bu namuslu kişiler, FETÖ’cü olup ihraç edilmiş meslektaşlarının psikolojik baskısı altında yaşadıklarını anlattılar.
FETÖ’cülerin yakınları da bu baskıyı uygulayanlar arasında. Karşılaştıkları suçlama şu; “İşten atıldık, ekmeğe muhtaç hale geldik, şimdi memnun musunuz?” cümlesiyle özetlenebilir. Sanki “FETÖ’ye gir, himmet ver, mesleğine devletine ve ülkene ihanet et” diyen bu insanlarmış gibi baskı altına alınıyor. FETÖ’nün bu psikolojik savaşına gerekli cevabı verecek donanıma sahip olmadıkları için neredeyse mahcubiyet duyuyorlar.
Bunun birçok sebebi var; öncelikle çok kısa zaman geçmesine rağmen FETÖ’nün bu ülkeye yaptığı kötülükleri unutmuş olmaları. 2008 ile 2015 arasında ÖSYM’deki soru hırsızlığı ile 400 bin insanı mağdur eden, askeri okullardan 7 bin dolayında öğrenciyi şok mangaları ya da işkence ile atan, kumpas davalarında en az 2 bin kişiyi hapseden, 15 Temmuz darbe girişiminde bir gecede 251 kişiyi F16 bombaları, tank roketleri ile şehit eden, 2 bin 193 kişiyi yaralayan, milletine ve devletine ihanet eden FETÖ’cülerin kötülükleri unutturulmuş görünüyor.
Mağdur halktır
FETÖ’den tutuklanan 80 binden fazla kişiden neredeyse 55 bini tahliye olup evine döndü. Bunlar mahcup olacaklarına, mahallede, kahvehanede, camide mağduriyetten söz edip diğer insanları baskı altına alıyor. İkincisi, FETÖ ile mücadelenin devlet katında yalnızca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemleri ile sınırlı görünüyor olması.
Üçüncüsü, FETÖ’nün ve onun tetikçilerinin kamuoyunda ve sosyal medyada yürüttüğü algı operasyonları. Bir örnek vereyim; darbeye katılan ve öldürülenlerle ilgili etkili propaganda yapılırken darbeye direnirken bir emirle şehit edilen 251 kişinin adından bile söz edilmiyor.
Dördüncüsü ise bir yandan FETÖ ile mücadele edilirken diğer yandan parası olanın kurtulduğu algısı, halkın kafasını karıştırıyor.
Beşincisi FETÖ ile ilgisi olmayacak kişilerin aynı çuvala atılması da FETÖ’nün propagandasına yarıyor. Eksik bırakmış olabilirim belki başka sebepler de vardır. Ama mevcut durum FETÖ ile mücadelede halkın desteğini korumak için değerlendirme yapmak gerektiğini ortaya koyuyor.
FETÖ’nün yaptığı kötülüklerin unutulmaması ve gündemden düşürülmemesi gerekiyor. Yoksa bu psikoloji ile yakında namuslu insanların, “Darbeye direndiğimiz için özür dileriz” noktasına gelmesine yol açacak gibi görünüyor.