Kızılcık Şerbeti: Farklı hayatların karşılaşması…

Kıvılcım, elinde cetvel, “Kurallara uyun, yoksa yakarım” diyen bir okul müdürü. İyi eğitimli, modern bir kadın. İki kızını da boşandıktan sonra tek başına yetiştirmiş. Öğrencilerin boynundan tutup kravatlarını düzelten, herkesi disiplin altında hizaya sokan “kuralcı” bir müdür. Okul koridorları onun topuk sesleriyle “hazır ol”a geçiyor. Kızlarını, dürüst, çalışkan ve dirençli kadınlar olarak yetiştirdiğinden kuşkusu yok. Biri onun müdürlüğünü yaptığı lisede, diğeri üniversitede öğrenci. Üniversitedeki kızı Doğa, bir çocuğa aşık oluyor.

Damat adayı Fatih, muhafazakâr bir ailenin mensubu. Doğa bunun da pek farkında değil ya da önemli bir durum olarak görmüyor. Bir gün midesi bulanmaya başlayınca, hamile olduğunu anlıyor. Her şeyi kontrol ettiğini sanan “müdire hanım”, iplerin elinden kaçtığını anlayarak çaresiz kalıyor. Zorunlu evlilik hazırlıkları, kültür çatışmalarına gebedir... Kâh muhafazakâr ailenin, kâh laik ailenin sebep olduğu gerilimler… Kıvılcım hiç beklemediği yerden bir darbeyle yüz yüze geliyor. Okul müdürlüğündeki kararlılığı, hayatın gerçekleri karşısında çöküyor.

İki aile iki hayat

Dünyaya farklı pencerelerden bakan iki ailenin çelişmelerle dolu yolculuğu, usta bir senaristin ve yönetmenin elinde, hayatımızın kırılma noktalarını önümüze seriyor. TV dizilerinin o kadar da meraklısı değilim. Ama bizim evde olsun, sokakta olsun diziler hayatımızın önemli bir parçası olmayı sürdürüyor. Kızılcık Şerbeti dizisinin tanıtım videoları ilgimi çekti. Toplumsal fay hatlarını içeren çelişmeleri gündeme getireceği belli oluyordu.

Sonuç olarak, ortaya, oldukça esnek, kamplaşmayı yer yer tiye alan, toplumsal çelişkilere yapıcı noktalardan bakabilen, merak uyandıran nitelikte bir dizi ve farklı bir aşk hikayesi çıkmış. Düğün konuşulurken ilk çatışma “İçki ikramı nasıl yapılacak?” sorusu ile başlıyor. Buna orta bir yol bulunuyor, “Sizin tarafa ikram ederiz, bizim tarafa ikram etmeyiz” deniyor. Düğün organizasyonunu yürütecek Alev Teyze’nin mini eteği ve dekoltesi, görümce Nursema’yı neredeyse bunalıma sürüklüyor.

Bunun üzerine Doğa “Biz hiç sen niye örtünüyorsun diye sorduk mu?” diyerek ona karşılıklı tavizlerle yürümeleri gerektiğini hatırlatıyor. Tabii böylesine ilginç bir dizi gündeme gelir de sosyal medya durur mu? Veryansın başlamış bulunuyor: “Evlenecek gençlerin ailelerinden biri sokakta, mağazada gördüğü her türbanlıyı aşağılayan, ‘iyy bunlar da her yerde’ diyen, gerçek dışı, abartı tipler. Diğer aile ise muhafazakâr, her yerde zulüm gören zavallılar. Hedef kitlesi belli, tez zamanda final yapmasını umduğum dizi…”

Bir başka kesim ise meseleye ters taraftan bakıyor: O kesim de asıl muhafazakârların kötü gösterildiğini düşünüyor. “Laikçi öğretmen teyzenin kıyafetleri uç nokta gerçek dışı. Hiçbir laikçi öğretmen teyze öyle giyinmez. Bu kadar mı gecekondulardan kopuksunuz, kendi milletinizden? Kadının kıyafeti olsa olsa plaza çalışanı kıyafeti.”