Kadınların alışveriş sepetinde ne olduğu, dünyanın durumu hakkında her zaman iyi bir rehberdir. Hayat pahalılığı ve ekonomik belirsizlik dönemlerinde ruj satışlarının artması tesadüf değil bu nedenle. Bir ev, bir otomobil gibi yatırımlar yapamayınca insanlar ‘küçük ve anlık’ mutlulukların peşine daha çok düşüyor. Tatil hayallerini ertelemek zorunda kalan kadınlar, ruj almaktan vazgeçmiyor. İşte buna psikolojide ‘lipstick effect’ (ruj etkisi) deniyor. Ruj burada temsili. Ruh haline yapılan yatırımları anlatmak için. Ve bu ruj etkisi bir teoriden ibaret değil. L’Oreal Türkiye’nin Ipsos işbirliğiyle yaptığı ‘Ayna Ayna Söyle Bize: Güzellik Pusulası’ araştırması, bu eğilimi doğruluyor...
STRESE KARŞI SAVUNMA
* Türkiye güzellik pazarı, 2024’te 158 milyar TL’ye ulaştı ve büyüme eğrisi sürüyor.
* 2025 Avrupa güzellik pazarına en büyük katkıyı, yüzde 16 ile Türkiye’nin yapması bekleniyor.
* Kadınlar güzellik harcamalalarının yüzde 83’ünü yapıyor.
* Estetik operasyonlara olan ilgi son dört yılda iki katına çıktı.
* Kadınların yüzde 60’ı güzel olmanın, bakımlı olmaktan geçtiğine inanıyor.
* Yüzde 54’ü, güzellik ürünlerini günlük yaşamlarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor.
* Sadece kadınlar değil, erkeklerin de her 10’undan 9’u güzellik ürünü kullanıyor. Sadece 10 erkekten 2’si cilt bakımına yatırım yapıyor (Bakıma yatkınlar ama bilgisiz olduklarından uzak duruyorlar).
* Artan stresle beraber son iki senede hassas cilt tanımlaması iki katına çıkarak yüzde 37’ye ulaştı.
AYNAYA YATIRIM
Z kuşağının etik ve deneyim odaklı yaklaşımı da güzellik ürünlerini ve uygulamalarını dönüştürüyor. Güzellik, bugünkü manada sadece makyaj ya da cilt bakımı değil. Yani güzellik yalnızca dış görünüşle ilgili değil, bir yaşam tarzı oluyor. Ekranlarınıza sürekli makyaj yapan, cilt bakımı rutinlerini paylaşan, çeyiziymiş gibi makyaj malzemelerini sergileyen yerli/ yabancı insanlar düşmesinin arkasındaki motivasyon, çoğu kez bu. Günümüz dünyasının romantik bir ironisinin izdüşümleri onlar... Borsa düşebilir, fiyatlar yükselebilir. Ama aynaya bakınca kendini iyi hissetmek, her zaman en iyi yatırımdır çünkü.
ERKEK DAVRANIŞLARI NORMALLEŞTİRİLİNCE
Pop star Dua Lipa, nişanlısı Callum Turner’ın doğum gününü kutlarken “Hayattaki en favori/en sevdiğim insanım” ifadesini kullandı. Buraya kadar her şey normal. Ama Dua, birlikte olduğu her erkek için şimdiye kadar aynı ifadeyle paylaşım yaptı. Bu, kadınlar arasında pek rastlanılmayan, en azından ayan beyan rastlanılmayan bir durum. Genel kabulde, birlikte olduğu her kadına aynı tarifeyi uygulayan erkeklerdir çünkü (Kendilerinde sorun görmezler, bu nedenle pek değişmezler). İşte son zamanlarda pek çok kadın da Dua gibi yapıyor. Yani erkeklerin onlara yaptığını, onlar erkeklere yapıyor. Bu durumla da epey eğleniyorlar. ‘Women in male fields’ denilen bir akım var. Erkeklerin sıradanlaştırdığı toksik davranışlarla ilgili. Bir daha görüşmeyi düşünmediği bir adama “Daha önce hiç böyle hissetmedim” diyerek umut vermek, mesajını yanıtlamayıp paylaşımını beğenmek, ilişkiye hazır olmadığını söyleyip ayrıldıktan iki hafta sonra başka bir erkekle birlikte olmaya başlamak, adam yatakta sızlanırken “yine başladık” deyip arkanı dönerek uyumaya devam etmek gibi örnekleri var. Erkekler prenses sendromuna yakalanınca, kadınlara da oyunun kurallarını tersine çevirmek düştü demek...
BİR BEN DEĞİLİMDİR HERHALDE
* “Elon Musk’tan çocuğum oldu” diye ortaya çıkan Ashley St. Clair’in, başlangıçta öyle olmasa da sonradan CIA tarafından muhbirlik amacıyla tutulmuş olma ihtimaline inanan...
* Kahvecilerde geliştirilen sabah partilerinin 8-6 çalışan beyaz yakalılar için olduğu halde beyaz yakalılar yerine yine ‘elit yakalıların’ keyfi olmasını trajikomik bulan…
* AB’de ekmek, peynir ve makarna gibi ürünlerde yüzde 4’e kadar UV ışığına maruz kalmış sarı un kurdu kullanımının onaylanmasından sonra Avrupa’da makarna, kruvasan keyfi yapmanın artık mazide kalacağına üzülen…
* Botoksla, yüz gerdirmeyle gençleşmek diye bir şey olmadığını; yaptıranların, bu işlemleri yaptıran diğer yaşıtları gibi göründüğü için gençleşmiş hissettiğini düşünen…