Güney Afrikalı aktris Charlize Theron bu hafta durduk yere gündem oldu. Şu an bir projesi yok. 11 yaşındaki evlatlık oğlu Jackson’ı kız gibi giydirmesi yeniden tartışma konusuna döndü.
Aktris Megan Fox’un üç oğlunu kız gibi giydirmesi, Jennifer Lopez’in erkek gibi görünen kızı, Naomi Watts’ın kız gibi giyinen oğlu, Angelina Jolie’nin erkek gibi giyinen kızı, Adele ve Gwen Stefani’nin kız gibi görünen oğulları... Theron, 8 yaşındaki kızı August’u da Jackson’ı da memleketinden evlat edinmişti. Oğlunun üç yaşındayken kız gibi yaşamak istediğini söylediğini anlatıyor!..
Bu kadınların en önemli ortak özellikleri; beyaz ve zengin olmaları, başarısız ilişkileri, ‘baba sorunu’ yaşamaları veya ‘parçalanmış aile’ hikayeleri olması.
AYRICALIK ZEHİRLENMESİ
Theron’un annesi, o daha 15 yaşındayken babasını öldürmüştü. Jolie’nin babasıyla arası o kadar kötü ki onun soyadını bile kullanmıyor. Adele’in görüşmeyi reddettiği babası şoförlük yaparken öldü... Bu liste böyle uzuyor. Bu ayrıcalıklı, beyaz kadınların bu çocuklara yaptığı muamelenin adı ‘suistimal’dir. Çocukların bu konudaki beyanının önemi yok. Konunun cinsiyet eşitliğiyle de ilgisi yok.
Dünyaya yozlaşmış kültür empoze etme fabrikasının oyuncularının işleri… Bugün el kadar çocukların cinsiyet değiştirme tedavisi görmesini mantıklı bulan bu kadınların ayrıca bir dönem Hillary Clinton kampanyasına uyarak kız çocuklarına sünnete karşı olduğunu da hatırlatayım. Süper gücün işine ne geliyorsa onu ihraç etme elçileri olarak çalışıyorlar.
PAMUK PRENSES’İN YAZARLARI MEZARDA TERS DÖNDÜ
Bu tartışma yaşanırken bir yandan da Pamuk Prenses masalının yeniden çekilen filminden görüntüler geldi. Masalda açık tenli bir Alman olan Pamuk Prenses’i melez aktris Rachel Zegler oynuyor. Ama yedi cücesi yok. Onun yerine farklı ırk ve cinsiyetlerden yetişkin yedi insan var. Disney, masalları modern zamanlara uyarlamaya çalıştığını savunuyor. İyi de modern zaman bu mu?
Politik doğruculuk uğruna, çocuklara yedi yetişkinle yaşayan bir genç kız masalı pazarlamak mı modernlik? Masalda prensesin yanında cüceler olmasının anlamı, çocuklarda güven hissi uyandırmaktı. Hatta cüce ayrımcılığını önlemek için harika bir masal. Herhalde masalın yazarları Alman Grimm Kardeşler mezarlarında ters dönmüştür.
SICAK ÇARPMASI SAYIKLAMALARI…
Yakın gelecekte iklim krizi polisleri belirirse şaşırmamak gerek. Bu polisler belli yaş grubunun ölmemesi için günün belli saatlerinde getirilecek sokağa çıkma yasağının uygulanmasında görev alabilir. Zira havalarda bu gidişat, çok kötü gidişat.
Warren Buffett’ın karısı Astrid, katıldığı kampta 4 dolarlık kahveyi pahalı bulmuş. “Bu paraya 1 litre kahve alırım” demiş. Görünce, bir fincan çaya bile 6 dolar veren kendimin multi milyarderden daha lüks yaşadığını sandım bir an. Ama öyle değil. Hayat pahalılığı çarkını çevirenlerden Buffett ailesi pinti. Milyarder dilini tercüme etmek gerekirse, aslında Astrid Hanım fiyata kızmıyor, kahvenin neden bedava verilmediğine tepki gösteriyor. Bildiğiniz gibi gerçek zenginler beleşçidir. Para harcamadan yaşamak isterler.
Kocaman kadınların prenses sendromu yaşayan bir çocuk gibi giyinmesine yol açan Barbie akımı beni pembe renk ve tonlarından soğuttu. Bir de bu kadar promosyonu yapılmasından Barbie filminin içinin boş olduğunu tahmin etmek zor değil. Yine de izleyecek miyim? Evet.