1901 yılından itibaren her yıl verilen Nobel Ödülü, dünyanın en saygın ve prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilir. İsveçli kimyager ve mucit Alfred Nobel’in vasiyeti üzerine verilen bu ödül; bilim, edebiyat, barış ve ekonomi gibi çeşitli alanlarda insanlığa önemli katkılar sağlayan kişi ve kuruluşlara veriliyor. Bugüne kadar Nobel Ödülü’nü kazanan Türk sayısı üçe ulaştı.
Nobel Ekonomi Ödülü’nü bu yıl Daron Acemoğlu, Simon Johnson ve James A. Robinson kazandı. Ülkemizde Nobel Ödülü’ne sahip olan iki isim İstanbul Üniversitesi mezunudur. Bunlardan biri İÜ İletişim Fakültesi mezunu olan Orhan Pamuk, diğeri ise İÜ İstanbul Tıp Fakültesi mezunu Prof. Dr. Aziz Sancar’dır. Her yıl fizik, kimya, barış, edebiyat, tıp ve ekonomi alanlarında verilen ve verildiği alanların en prestijli ödülü olan Nobel Ödülü, ismini İsveçli mucit Alfred Nobel’den alıyor. Nobel, dinamit ve balistit gibi silah yapımında kullanılan birçok patlayıcıyının mucididir. Öldüğü zaman 355 patentin sahibiydi ve 20 ülkede 90 fabrika kurmuştu. Nobel, 1888’de kardeşi Ludvig öldüğünde, gazete haberlerine bakarken tatsız bir sürprizle karşılaştı.
Gazete, kardeşi ile kendisini karıştırmış ve yanlışlıkla onun ölüm haberini yayımlamıştı. Ama Nobel’i asıl düşündüren haberin başlığı oldu: “Ölüm tüccarı öldü!” Bu haberi okuyan Nobel, öldüğü zaman kötü biri olarak anılacağını düşündü. Bu kötü imajını silmesi gerektiğine karar verdi. Nobel, vasiyetini değiştirip öldüğü zaman servetinin yüzde 94’ünü insanlığa üstün hizmette bulunacak kişilere verilecek ödül fonu kurulması için bağışladı. Bağışladığı para, bugünün parasıyla 250 milyon dolara yakındır. Vasiyeti üzerine bu ödüle Nobel’in adı verildi. Ancak Nobel Ödülü deyince, hemen akla bir soru geliyor: Nobel’de neden matematik ödülü yok?
İlk Nobel ödülleri, Nobel’in ölümünün beşinci yıldönümü olan 10 Aralık 1901’de, Nobel tarafından belirlenen alanlar için dağıtıldı. Bunlar fizik, kimya, tıp, edebiyat ve barış ödülleriydi. Altıncı kategori olarak ekonomi ödülü ise 1969’da İsveç Bankası tarafından dahil edildi. Ancak gördüğünüz gibi ödül kategorileri arasında matematik bulunmuyor. Matematik konusunda bazı spekülasyonlar olsa da bunlar tutarlı bir nedene dayanan bilgiler değildir. Nobel’in eşi ile ilgili bazı iddialar var ancak Alfred Nobel hiç evlenmedi.
Bir başka iddia ise Nobel’in okul yıllarında matematikte başarısız olmasıdır. Daha çok Nobel’in özel hayatına gönderme yapan bu hikayeleri destekleyecek tarihsel bir kanıt bulunmuyor. Bazı iddialar İsveçli matematikçi Gosta Mittag-Leffler ile ilişkilendiriyor. Ancak Nobel’in Mittag-Leffler’e karşı bir husumeti olduğuna ilişkin makul bir neden de ortada yok! Hatta Nobel’in Mittag-Leffler ile bir teması olduğunu gösteren bir bulgu da yok. Her ikisi de aynı ülke vatandaşı olmasına rağmen, Nobel, Mittag-Leffler henüz öğrenciyken İsveç’ten ayrılmıştı.
Nobel Matematik Ödülü’nün olmamasının nedeni, muhtemelen matematiğin Nobel’in ilgisi dışında olması şeklinde düşünülebilir. Belki de o dönemde matematikçiler için konulan ABEL Ödülü, bir başka neden olabilir. Nobel, ödüllerin “insanlığa en büyük faydayı sağlayanlara” verilmesini istedi. Nobel, büyük olasılıkla matematiği doğrudan insanlığa fayda sağlayacak kadar pratik bir disiplin olarak görmüyordu. Fizik, kimya, tıp gibi dallardaki araştırmaların insanlığa fayda sağlayacağına ancak matematiğin fayda sağlayamayacak kadar teorik olduğuna inanıyordu. Oysa doğanın dili matematik ile yazılmıştır, başka alanlarda Nobel ödüllerine matematik ile ulaşılabiliyorsa, bu prestijli ödülün matematik için de verilmesi gerekir. Nobel Ödülleri, bundan dolayı her yıl eksik veriliyor!