Yeni ev kiralayacağım ama kira rakamları o hale gelmiş ki bir aylık çalışmam ödemeye yetmeyecek. Bunun bir sınırlaması yok mu? S.P.
Hayır yok. Zaten olması da düşünülmez. Zira bu hususta da arz ve talep kuralı çalışır. Kiralanacak yerler az, talep çok olduğu müddetçe de bu kiralar düşmez. Sadece kiralama işlemleri tamamlandıktan sonraki artışlar bir miktar sınırlandırılmış durumdadır ki, bu artış da enflasyona bağlandığı için ve de enflasyon yüksek olduğu için kira bedelleri de artış gösteriyor. Peki bunun bir sonu olmayacak mı? Olabilir. Bir şartla, arz çok olup talep azalırsa kira bedelleri de düşer. Şimdi: İstanbul gibi bir şehirde yani nüfusun yaklaşık 20 milyona geldiği bir şehirde talep nasıl düşer? Her boş alana yeni yeni gökdelen yapıldığı durumlarda talebin düşmesi değil, şehre davet ortamı yaratıldığından nüfusun azalması düşünülmez, tam tersine talep artar, dolayısı ile fiyatlar yükselir. Peki vatandaşı şehirden kovacak mıyız? Hiç böyle yanlış bir imaj yaratmak söz konusu olabilir mi? Hayır. Çözüm İstanbul dışına talebi artırmaktır. Yani İstanbul dışında yatırım, üretim ve istihdam ortamı yaratmaktır. Vatandaşın karnı nerede doyarsa orası onun mekanıdır. İş imkanı, yatırım ve üretim imkanı ile yaratılacağından vatandaş karnının doyduğu yere gider. Bu da İstanbul dışı ise elbette oraya gidecek ve istediği gibi yaşayacaktır. İstanbul’un nüfusu o bölgelere kayacağından şehir nüfusu azalacak. Dolayısıyla talep azalacak, fiyatlar düşecektir. Tam tersi olursa, İstanbul dışı yatırım imkanı olmaz. İstanbul cazibesini bu yolla devam ettirirse kira bedelleri de düşmez. Yani ekonomik ve sosyal çözüm yatırım, üretim ve istihdamdır.