Çok hareketli geçen yaz konserleri sezonunu Instagram’daki ‘popbizde’ blogunun sahibi Kaan Ölker ile konuştuk. Kaan ile bu yazın ödüllerini kendimizce dağıttık.
Yazın...
EN İYİ SAHNE ŞOVU: İREM DERİCİ
EN İYİ SES PERFORMANSI: TAN TAŞÇI
EN ŞIK POPÇUSU: GÜLŞEN
EN İYİ GİŞESİ: YILDIZ TİLBE
EN GEÇ KALANI: SILA
EN SÜRPRİZ İSMİ: MELEK MOSSO
RAP YILDIZI: SEFO
SEYİRCİ FAVORİSİ: EDİS
MASAL GİBİ SET
Nilay Aydeniz ile Ekin Mert Daymaz’ın başrolü paylaştığı ‘Masal’ bir romantik komedi. Çekimleri de Kıbrıs’ta yapılıyor. Duyduklarıma göre sette çok eğleniyorlarmış. E hâlâ yazı yaşayan Kıbrıs’ın güneşli havasında set arasında havuza falan girsem ben de çok eğlenirim! Nilay Deniz, gelinlik giydiği sahnelerde ise çok duygulanmış. Kendisi Ekin Mert Daymaz’a aşık olduğu halde başka biriyle evlendirilmek üzere olan bir kızcağızı canlandırıyor. Ben bu filmi dört gözle bekliyorum. Kış günlerinde yazı yaşayıp üstüne bir de güleceğiz.
TARLADAN BARDAĞA
Çaymer’in genel müdürü Selçuk Azman bize yeşil çaydan beyaz çaya, nasıl elde edildiklerinden tutun da çayın nasıl demlenmesi gerektiğine kadar birçok bilgi verdi. Şahane de bir çay tadımı yaptık.
RİZE’YE GİTTİK
Yeme içme alışkanlıkları bir kültürün en önemli parçalarından biri. Bizde sıcak içecek deyince çay ve kahveden başka bir şey neredeyse aklımıza gelmez. Son yıllarda Arçelik kahve kültürünü sahiplendi, bu konuda ürünler çıkarmanın yanı sıra filmler çekti. Çayı da Beko sahiplendi. Geçen salı çay kültürünü yeniden keşfetmek, çay toplamak ve Beko Dem’i denemek için bir grup basın mensubu ile Rize’deydik.
PIRIL PIRIL BİR EKİP
Tüm çay tarlalarını yamaçlarda, tepelerde sanıyordum ama biz çaylarımızı yanından otoyol geçen, deniz seviyesinde bir tarlada yaptık. Bu çaylar daha sonra Çayeli’ndeki Çaymer’de (Çay Araştırma ve Uygulama Merkezi) gözümüzün önünde işlendi ve içime hazır hale geldi.
Çaymer Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından sağlanan 10 milyon euro’luk finansmanla 2018’de kurulmuş. Çay konusunda ciddi bir araştırma geliştirme yapıyorlar. Eğitim ve danışmanlık da veriyorlar. Pırıl pırıl da bir ekip var içeride.
ÇAY SOHBETİ
Günümüzü unutulmaz yapansa 600 metre yükseklikteki çay tarlalarının arasında katıldığımız söyleşi oldu. Sağımızda sıra sıra çaylar, solumuzda Karadeniz. Türkiye Çay Demleme Şampiyonu ve Çay Eksperi Aytül Turan ile Rize Ticaret Borsası Genel Koordinatörü ve Tea Masters Cup Türkiye Temsilcisi Hasan Önder’den çay dinlerken, ince belli bardaklarımızdan koklaya koklaya çay içtik.
RAKAMLARLA ÇAY
- Dünyada 4.7 milyon hektar alanda, 6 milyon 80 bin ton çay üretiliyor.
- Türkiye’de geçen yıl 1 milyon 445 bin ton yaş yapraktan 280 bin ton kuru çay üretildi.
- Sri Lanka’yı geride bırakarak dünyanın 4. büyük çay üreticisi olduk.
*Kişi başı 4 kilo ile çay tüketiminde dünyada birinciyiz. k Türkiye’de 1937’de büyümeye başlayan çay 1980’lere kadar elle toplandı.
TÜRK ÇAYI
Bizim çayımız zengin aromalı, güçlü gövdeli. Kimyasal gübre ve ilaç kullanılmıyor. Çay bitkisinin ömrü yüz yıl. Çay makası yerine elle hasat edilen çayın değeri 8 kat fazla. Bu nedenle üreticiler elle hasada ve organik tarıma teşvik ediliyor.
DENİZ MASANIZDA
SALYANGOZ BİLE VAR!
Dört yanımız denizlerle çevrili olsa da ne Yunanistan’daki kadar güzel kalamar yiyebiliyoruz, ne de İspanya, Portekiz gibi ülkelerde çok ucuza satılan farklı deniz ürünlerini restoranlarda bulabiliyoruz. Nadiren karşımıza çıkanlar da ya çok iyi değil ya da çok pahalı. Deniz ürünleri tedarikiyle uğraşan Balık Kasap markasının sahibi Kemal Pakyürek de bu konudaki açığı görünce Vadistanbul’daki El Capitan’ı kurmuş. Burada karidesten istiridyeye, yengeçten salyangoza birçok yemeği makul fiyatlara buluyorsunuz.
ÇEŞİT ÇEŞİT KARİDES
İyi bir tedarik zinciri ve ürünleri pişirmeyi bilen bir şef bu tür bir restoranın olmazsa olmazı. El Capitan bu konuda da sınıfı yıldızlı pekiyi ile geçiyor. Şef Mehmet Güngör riskli yemekleri büyük bir ustalıkla sunuyor. Menüde sırf karidese ayrılan bir bölüm var. Çeşit çeşit karides! Istakoz, deniz ürünlü burger ve makarnalar derken karşımıza zengin bir menü çıkıyor. Denizden ne çıksa yerim diyorsanız El Capitan’a buyurun.
GERÇEK MEKSİKALI
Suadiye, Ataşehir ve Nişantaşı dışında Ankara’da da şubesi bulunan Ranchero, Türkiye’nin ilk Meksika restoranlarından. Markanın sahibi Fatih ve Faruk Tanyeri kardeşlerin annesi Meksikalı. Çocukluklarından beri annelerinin yaptıkları yemekleri Ranchero’ya taşımışlar. Bu nedenle de tartışması hep süren ‘gerçek Meksikalı’ olma konusunda iddialılar. Yenilenen Nişantaşı şubesine gitme fırsatı buldum geçenlerde.
Reasürans Çarşısı’nın içinde yer alan Ranchero’nun şahane bir ekibi var. Konuklarını ağırlamak için canla başla çalışıp, servisi hızlı bir şekilde çözüyorlar. Daima da güleryüzlüler. Bu mutfağın olmazsa olmazı nachos, tacos ve enchilada denedik. Tabii ki margarita içmeden olmazdı. Menüde birçok farklı çeşidini bulabilirsiniz. Biri mutlaka size uyar. Canınız Meksika yemeği çekiyorsa adresiniz Ranchero.
HEDİYE PAKETLERİ
Hiç Urla başta lokantasıyla olmak üzere zeytinyağları, seramikleri, mağazası, aşçılık dersleriyle ‘ormandan tabağa’ konseptiyle birlikte kendi başına sürdürülebilir bir ekosistem. Türkiye’de de pek az örneği var. Yılbaşı gittikçe yaklaşırken, Hiç Urla kurumsal hediyelik olmak üzere 13 farklı paket hazırlamış. Hem doğal ve şık hem de havalı hediyeler göndermek isteyenlere duyurulur.
ÜST MODEL ÖZSÜT
İzmir’den bir mekan haberim var. Yılların markası Özsüt ‘Select’ adıyla başlattığı yeni kategorinin ilk restoranını Alsancak’ta açtı. Özsüt için sıradışı sayılabilecek bu konseptte misafirler dünyaca ünlü şeflerle sohbet edip yemeklerini tadacak. Alsancak’taki Özsüt Select duyduğuma göre üretim aşamalarının canlı izlenebildiği açık mutfak tasarımına sahip özel mimarisi ve sürprizlerle dolu menüsü ile ilk günden müdavimlerini yaratmış.
PATİLİ DOSTLARIMIZA
Puffy Love, sokak kedileri için şahane karton evler hazırlamış. Birini de bizim sokağa koyduk. Markanın köpek şampuanları, kedi kumları, hayvan tüylerine karşı özel olarak tasarlanmış temizlik ürünleri bulunuyor. Bence hayvan sahipleri için büyük bir açığı kapamışlar. Kedi evi de mahallenin kedilerini çok mutlu etti.
ARKA KOLTUK İÇİN
Köpeğim Tommy’yi arabaya bindirirken mutlaka yanımızda bir örtü oluyor. Arka koltuğa seriyoruz. Wugipet buna bir çözüm bulmuş ve farklı desenlerde araba örtüsü tasarlamış. İplerinden koltuk başlarına kolayca tutturuyorsunuz ve hazır oluyor. Markanın köpek sahiplerine pratik çözümler sunan başka ürünleri de var.
LİMAN LOKANTASI
Anadolu’nun birçok yerinde Michelin yıldızını hak edecek kadar iyi yerel restoranlar bulunuyor. Bana sorarsanız Rize’deki Liman da bunlardan biri. Birkaç ay önce bulundukları yer değişse de Liman’ın 60 yıllık gastronomik geçmişi yerinde duruyor. Liman’ın başında ailenin 3. kuşak temsilcisi İsmail Reyhanoğlu var.
Liman bir esnaf lokantası ve günde yazın 2500, kışın 1500 kişi yemek yiyor. Ve bu kadar büyük bir üretim olmasına rağmen Rize evlerinde pişen yemeklerin lezzetini fazlasıyla almanız mümkün. Kavurması, kuru fasulyesi, döneri, sarması ve sütlacı pek meşhur. Ama ne yerseniz yiyin bayılmayacağınız bir yemek yok. Üstelik makul fiyatlara.