Kerem AkçaVe kazanan: Taşra bunalım sineması

HABERİ PAYLAŞ

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

3-11 Kasım 2022 arasında 33. kez düzenlenen Ankara Film Festivali’nin kazananı “Kurak Günler” oldu. Bu sayede yıl boyu gördüğümüz kendi kendini oyalama geleneği sürdü: ‘Ve kazanan taşra bunalım sineması’. Ama neyse ki sinemanın bir sanat dalı olduğu hatırlandı.

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

FURYANIN HASTALIĞA DÖNÜŞME PROBLEMİ

Nuri Bilge Ceylan sonrası ülke sinemasında ciddi bir taşra bunalım geleneği hakim. O furyayı uygulayanlar ise yüzüne gözüne bulaştırınca tatsız tuzsuz dışavurumlarla karşılaşıyoruz. 2022 yılı da öyle geçti. “Kurak Günler”, “Karanlık Gece”, “Kar ve Ayı” ve “Klondike” bu konuda aktif hale geliyorlar. “Kabahat” ve “Suna” da bu damara eklenebilir.

Haberin Devamı

Üstelik bu filmlerden üçünün uluslararası festivalleri görme durumu da bu diyarların oryantalist algılanmasıyla ilintili. Ne yapılırsa yapılsın ‘kabız taşra bunalım hastalığı’ ile yüzleşmek gayet beklenir bir durum haline geliyor. “Klondike”, Ukrayna coğrafyasında siyasi bir söylem belirlemesine karşın Maryana Er Gorbach yetkin rejisine karşın bir noktadan sonra bu topraklardaki ‘bilinçaltı’ sebebiyle o noktaya evriliyor.

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

VASATIN ALTINDA BİR YARIŞ

Bu sebeple de linç meselesinin ‘kuir polisiye’ veya ‘heteroseksüel araştırma’ üzerinden anlatılmasının bir farkı yok. “Kar ve Ayı” da özünde 70’lerdeki kimi Yeşilçam filmlerini andırıyor. Ama “Bir Zamanlar Anadolu’da” (2011) kopyasının kopyasına dönüşmeye kayıyorlar ister istemez. Üstelik acemi bir ilk uzun denemesinin içerisinde.

2022 içerisinde sadece Özcan Alper başkanlığındaki Adana Film Festivali Ulusal Yarışma’sına “Ela ile Hilmi” ödüle ulaşarak bu bütünden kopuldu. Ama onun ötesinde bunlar arasında ‘vasatın altında’ bir yarış izledik. Ama bu furyayı yaşatanlar yıla ve sinemamıza değil de münferit festivallere damga vurmakla kalacak ilerleyen dönemde.

BÜYÜLÜ FENER’İN FESTİVAL MERKEZİ OLMASI DEĞERLİ

Ankara Film Festivali’nin Başkanı İrfan Demirkol ve Direktörü İnci Demirkol’u tebrik etmek gerekiyor. Hem bu konudaki en üst seviyedeki filmin zafere ulaştığı festival oldular, hem de her türlü geleneği içeren bir seçkiye sahiplerdi. Kimi kentlerde Türkiye’deki festivallerin yapılmaması durumuna kayılmışken ‘süreklilik’ önemlidir. İstikrarlı bir sinema etkinliğini sırtlanıp götürüyorlar.

Haberin Devamı

Antalya’nın AKM’si haricinde sadece Ankara’da Büyülü Fener de net festival merkezi işlevi vermesi sevindirici. Bu konuda çünkü başka bir eğilim ve ilerleme yok. Bu sebeple de belli bir seviyenin sözünü vermek değerlidir. “Ocak”, “Tanrının Unuttuğu Yer” gibi filmlerin Türkiye veya Anadolu’daki ilk gösterimlerini yapmak ise başarıdır. Ama uluslararası seçki daha kapsamlı olabilirdi.

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

HAKKANİYETLİYE YAKIN ÖDÜL DAĞILIMI

Ankara FF ödül töreninde Yardımcı Erkek Oyuncu’da “Kurak Günler”in en iyisi Erdem Şenocak zaferi gayet yerindeydi. Yardımcı Kadın Oyuncu’da Selin Yeninci de. Seçkinin Sanat Yönetimi ve Görüntü Yönetimi’nde en iyisi “Klondike”a ödül çıkması da hakkaniyetliydi. Feza Çaldıran’ın jüride olması olumlu yansımış gibiydi. İkincisinde alternatif “Mukavemet” olabilirdi.

En İyi İlk Film Ödülü “Ela ile Hilmi ve Ali”ye hakkıyla gitti. Erkek Oyuncu’da ise vasat Selahattin Paşalı uğruna olgun Tarık Pabuççuoğlu’nun bir kez daha hakkı yenmiş oldu. Ece Yüksel ise hakkıyla kazandı yine. Bu konuda zaten Merve Dizdar’ın önündeydi. Nurcan Eren alsa da itiraz edilmezdi.

Haberin Devamı

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

BELGESEL DALININ ZAFERİYLE HATIRLANACAK

En İyi Belgesel dalının zaferi ise en çok hatırlanacak ödüldü. 2022’ye bu alanda damga vuran “Crossroads” ile Mahmut Fazıl Coşkun ödüle ulaştı. Zaten sadece “Fatma’dan Sonra 40 Yıl” onu yıkabilirdi. Ankara’da Ulusal Belgesel Yarışması eksiksiz devam ettirilmesi ciddi bir saygınlık getiriyor. Bu konuda artan evrensel üretime de destek veriyor.

Politik mesajlar sebebiyle unutulan sinema üretimlerinin en azından politik açıdan problemsiz İrfan-İnci Demirkol ikilisi sayesinde ‘yedinci sanat’ aşılama şansı yakalandı. 2021’de festivallerde açılan en zayıf yapıt “Anadolu Leoparı”nın zafere ulaşması sonrası 2022’de yeniden ‘saygınlık’ güncellendi. Ama iki senedir “Dirlik Düzenlik”, “Geceden Önce”, “Eflatun” gibi filmlerin ön jüriden geçememesi de ayrı bir yazının tartışma konusu.

Ve kazanan: Taşra bunalım sineması

Sıradaki haber yükleniyor...
holder