Almanya ile çözüm yolu bulunmalı

İyice ısınan Almanya-Türkiye krizinde şu ara ciddi bir soğutma gayreti var. Alman Parlamentosu’ndaki Ermeni karar tasarısı, İncirlik anlaşmazlığı, Türkiye’ye karşı silah ambargosu, Avrupa Birliği’nde çıkarılan engeller derken Berlin-Ankara ilişkileri modern zamanların en kötü seviyesine indi. Bu süreçte Ankara da geri adım atmadı ve Almanya’yı çok sert eleştirmeye devam etti. Birçok yerde Almanya’nın önüne set çekti.

Ankara’nın tepkilerini büyük oranda haklı buluyorum. Zira Almanya’nın Türkiye karşıtlığı görülmemiş boyutlara ulaştı. Maalesef Alman siyasetçileri bu negatif havayı eylül ayındaki seçimlerde avantaja çevirme çabası içinde. Fakat öyle bir yere gelindi ki, bu kavga Türkiye ile Almanya arasındaki köklü ticari ilişkileri zehirlemeye başladı.

Alman şirketlerinde “Acaba hakkımızda soruşturma mı açılacak?” endişesi baş gösterdi.

Türkiye, devletin en üst seviyesinden itibaren böyle bir ihtimalin söz konusu olmadığını ilan etti. Başbakan Binali Yıldırım, 19 Alman şirketinin yöneticileriyle bir araya geldi. Başbakan’ın çok hızlı hareket edip bu toplantıyı düzenlemesi son derece faydalı oldu. Ardından Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci güvence verdi, böyle bir konunun asla gündeme bile gelmeyeceğini ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de Der Spiegel dergisinde yayınlanan röportajında Türkiye’nin açık, liberal ve yatırımcı dostu bir ülke olmaya devam edeceğini söyledi.

Şimşek, Avrupa iş çevrelerinde iyi tanınan ve saygı duyulan bir isim. Bizzat onun ağzından mesajların Alman kamuoyuna aktarılması faydalı oldu.

★

Siyasi gelişmeler bu kadar kötüleşince ekonomi zehirleniyor. İki ülke de bu tehlikeyi görmeli. Türkiye ile İsrail arasındaki anlaşmazlıkların en sert olduğu aylarda bile dış ticaret bundan etkilenmemiş hatta artış yaşanmıştı.

Ankara ve Berlin arasındaki ilişkilerin tarihi ve derinliği gelecek için özenli olmayı zorunlu kılıyor. Almanya bizim en büyük ihracat pazarımız. Turizm sektöründe de tam bir bağımlılık ilişkisi söz konusu. Almanya’dan turist gelmemeye başlaması halinde Türk turizmi çöküşün eşiğine gelebilir.

★

Mehmet Şimşek’in sözünü ettiği olumlu Türkiye algısının kaybolmaması için sosyal hayatın liberal kalması da çok önemli. Özgürlüklerin sınırlandığı, belli kesimlerin yaşam tarzına müdahale edildiği gibi bir görüntü ortaya çıkarsa bundan Türkiye zarar görür. Bunu önlemenin yolu da ifade özgürlüğünün korunması, sözlü ve fiziki saldırılarla insanların yaşamlarına müdahale edenlerden hukuk önünde hesap sorulmasıdır.