Hesap başka

Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanı John Mattis’in Brüksel’de Türk mevkidaşı Nurettin Canikli ile görüşmesinde dile getirdiği şeyleri duyunca saçlarım diken diken oldu.

Mattis “YPG’yi PKK ile savaştırabiliriz” yönünde bir öneriyle gelmiş. En saçma tekliflerinden biri olarak tarihe geçen bu düşünceyi gerçekten inanarak mı ortaya attı acaba?

Etnik ve ideolojik olarak hedef birliği yapmış kardeş bir örgüt neden savaşsın?

Mesela aynı amacı gerçekleştirmek üzere kurulmuş bir ordunun parçaları olan ABD Hava Kuvvetleri ile ABD Deniz Piyadeleri birbirleriyle çatışır mı?

★

Eğer Amerika “Ben süper gücüm, çok ters gibi görünen şeyleri bile hayata geçirebilirim” diye plan yapıyorsa o zaman bundan en fazla korkması gereken “PKK ve YPG ikilisi” olmalıdır. Demek ki ABD kısa ve orta vadeli çıkarları için onları da yarı yolda bırakacak.

Öyle ya, 50 yıllık müttefiki Türkiye’nin başına bu kadar dert açan Amerika taktik işbirliğine girdiklerine neler yapmaz! Nitekim Kuzey Irak’ta bağımsızlık ilan eden Mesud Barzani beklentisinin tersine Washington’dan destek bulamamıştı.

★

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın Ankara’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinin daha olumlu havada geçtiği belli ancak bunun somut sonuçlarını görmek için sahayı izlememiz gerekecek.

Zira bugüne kadar hem Barack Obama hem de Donald Trump bizzat Erdoğan’a sözler vermiş ancak bunları yerine getirmemişlerdi.

Suriye cephesinde bugüne kadar Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan çok Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) sözünün geçtiği düşünülecek olursa kuşkulanmak yersiz değil.

★

Amerika ya da başka bir dış gücün müdahalesi olmazsa bölgede yaşayan İranlılar, Türkler, Kürtler ve Araplar aralarındaki anlaşmazlıkları bir şekilde çözebilir. Hele burada yüzyıllardır bir arada kardeşçe yaşayan Türkler ve Kürtler neden karşı karşıya gelsin?

Türkiye son 15 yılda kendi toprakları içindeki Kürt vatandaşlarının hak ve özgürlükleri konusunda devrim niteliğinde reformlara imza attı. Ancak PKK aynı dönemde tarihin en kanlı saldırılarını gerçekleştirdi. Barış için uzatılan eller havada kaldı.

Yaşadıklarımız, tıpkı DEAŞ gibi PKK’nın da sadece kullanışlı bir maşa olduğunu tereddütsüz şekilde ortaya koyuyor. Kullanım ömrü bittiğinde ikisi de çöp sepetine gidecek.