Uzmanlar bağışıklığı düşük çocuk, hamile ve yaşlıları gribal enfeksiyonlara karşı uyarıyor. Tek bir hapşırmanın yarım milyona yakın virüs partikülü yayılabileceği uyarısında bulunan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erol Selimoğlu, kış aylarında yaygın hale gelen gripten korunmak için bazı kişisel önlemlerin alınması gerektiğine dikkat çekti.
Genellikle 1-2 hafta içinde yatak istirahati ve bol sıvı alımıyla geçen grip çocuk, hamile, yaşlı ve bağışıklık sistemi düşük kişilerde dikkat edilmezse hayati tehlikelere yol açabiliyor. Gripten korunmak için bazı kişisel önlemlerin alınması önem taşıyor. Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Erol Selimoğlu, grip ile ilgili alınması gereken tedbirler hakkında bilgi verdi.
Çocuklarda yüksek ateş, kusma, ishal, karın ağrısına dikkat!
Grip hastalığına influenza adı verilen bir virüsün yol açtığını ve erken dönemde grip ile soğuk algınlığını ayırt etmenin zor olduğunu anlatan Prof. Dr. Erol Selimoğlu, "Genellikle influenza virüsüne maruziyetten 2 gün sonra; yüksek ateş, burun akıntısı, öksürük, boğaz, kas ve baş ağrısı, gözlerde yanma, sulanma, kızarıklık gibi belirtiler ortaya çıkmaktadır. Çocuklarda bu belirtilere kusma, ishal, karın ağrısı da eşlik edebilmektedir. Nefesin hızlanması, göğüs ağrısı, dengesizlik, şuur bulanıklığı, aşırı kusma, morarma, yüksek ateş ve döküntüler, sıvı alımında yetersizlik gibi durumlarda zaman kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır." diye konuştu.
Gribe karşı alınabilecek 10 önlem
Grip virüsünün genellikle öksürük ve hapşırma ile ya da virüsün bulaşmış olduğu yüzeylere temas ile yayılabileceği konusunda uyarılarda bulunan Prof. Dr. Selimoğlu, "Tek bir hapşırmada yarım milyona yakın virüs partikülü yayılabilmektedir." dedi.
Prof. Dr. Erol Selimoğlu grip salgınlarından korunabilmek için alınabilecek önlemleri ise şöyle sıraladı:
1- Grip aşısı 6 aylık bebeklerden yaşlılara kadar önerilmektedir.
2- Su-sabun ile veya alkol bazlı özel el yıkama çözeltileri ile sık sık el yıkamak gripten korunmak için önemli tedbirlerin başında gelmektedir.
3- Riskli alanlarda cerrahi maske kullanılabilir.
4- Hasta kişilerle yakın temastan kaçınılmalıdır.
5- Mecbur kalınmadıkça el sıkışmaktan kaçınılmalıdır.
6- Sigara kullanımı ciddi hastalıkları oluşturmasının yanı sıra influenza ile temas riskini de artırmaktadır.
7- Okullar, toplu taşıma araçları, sinema, tiyatro, cami gibi kalabalık ortamlarda daha da dikkatli davranılmalıdır.
8- Hastalığın yayılmasını önlemek için öksürürken ya da hapşırırken ağzın ve burnun kapatılması gibi basit kişisel alışkanlıkların arasından sağlanabilir.
9- Çevrenizdeki hasta kişilerin istirahat etmesi sağlanarak gribin yayılma oranı azaltılabilir.
10- Bağışıklık sistemini güçlendirmek için sağlıklı beslenmeye, antioksidan yönünden zengin gıdaların tüketimine özen gösterilmelidir.
65 yaş üstü kişiler, hamileler ve çocuklar risk altında!
Prof. Dr. Erol Selimoğlu, grip tedavisinde doktora danışmadan ilaç kullanmamak gerektiğinin altını çizerek;
"Grip tedavisinde yatak istirahati ve bol sıvı alımı birinci sırada gelmektedir. Alkol ve sigaradan uzak durulmalıdır. Gerekirse hastalığın yol açtığı şikayetleri azaltmak için kas ağrısı ve ateşi düşürücü ilaçlar kullanılabilir. Çocuklar ve gelişim dönemindeki genç yaştaki grip hastalarında özellikle ateşli oldukları dönemde aspirin kullanılmamalıdır. Bu gruptaki hastalarda aspirin kullanılması farklı ve daha ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Grip hastalığı virüs tarafından oluşturulduğu için antibiyotiklerin etkisi yoktur. Ancak bakteriyel akciğer hastalıkları gibi ikincil bir enfeksiyon olduğu durumlarda antibiyotik kullanılabilir. Antiviral tedavi özellikle ilk 48 saat içinde verilirse etkili olabilmektedir. Gripli çoğu hasta 1-2 hafta içinde iyileşmektedir. Ancak bazen zatürre gibi hayati tehdit eden komplikasyonlar gelişebildiği için her ilaç uzman bir doktora başvurularak kullanılmalıdır. 65 yaş üstü kişiler, hamile kadınlar, çok küçük çocuklar ve kronik hastalığı olanlar; zatürre, bronşit, sinüzit ve kulak enfeksiyonları gibi grip komplikasyonlarını daha sık yaşarlar. Bu nedenle bahsedilen hasta gruplarında daha da dikkat edilmelidir." şeklinde konuştu.
- “Şekerli gıdaların yatma saatinde tüketilmesi çürük riskini artırıyor”
- Çocukların yüzde 28'i 'hikikomori' sendromuna maruz kalıyor
- Herkes moda diye çocuğuna aynı ayakkabıyı tercih ediyor fakat gelişim bozukluğuna bile neden oluyor!
- Çocukları tehdit eden sinsi tehlike: Hipertansiyon
- Karne stresi psikolojik sorunların temelini oluşturuyor! Uzmanı uyardı: Bu davranışlardan kaçının