Genellikle ilk 3 yaşta başlayan ve kendini gösteren otizm, hayat boyu devam eden bir durumdur. Otizmin bir hastalık olduğunu söylemek kesinlikle doğru bir tanım değildir. Kişinin etrafıyla sözel ve sözel olmayan şekilde uygun ilişki kurmakta zorlanması durumu olan otizm, gelişimsel bir bozukluk olarak bilinir. Aile çift ve evlilik danışmanı Anila Çelik, otizmli bireyler ve ebeveynleri için hayat kurtaran bazı tavsiyelerde bulundu.
Çocukların gelişim süreci boyunca aileler dış dünya ile direkt olarak temas içerisinde bulunuyor. Eğer otizm durumuna sahip bir çocuğa ebeveynlik yapıyorsanız dış dünya ile temasınız daha farklı hale gelebilir. Hiç istenmese de kesinlikle etik olmasa da talep etmeseniz dahi yorumlar ile karşılaşmanız söz konusu olabilir.
Başka insanların duygularını okumak ve eşlik etmekte zorlanmaları otistik çocuklarda görülen sorunlar listesinin başında geliyor. Otizm bir hastalık olarak ele alınmasa da sosyal hayata karışmayı zorlaştırıyor olması sebebiyle aileler tarafından da dikkat edilmesi gereken etkenler var. Aile çocuğuna otizm tanısı koyulması ile birlikte hayatının farklı bir noktaya evrildiğinin farkında. Ancak aynı farkındalık ne yazık ki çevre tarafından çoğu zaman gösterilmiyor. Belirli sınırların dışına çıkamayan ve tekrarlayan davranış kalıplarını içeren bir durum bozukluğu olan otizm, çocukların ailelerinin zor anlar yaşanmasına da yol açabiliyor.
OTİZME SEBEP OLAN TEK BİR ETKEN YOK
Otizm spektrum bozukluğunun kendine ait farklı çeşitleri olduğunu dile getirmek mümkün. Otizm tanısı konulmuş çocukların aileleri tarafından en çok araştırılan konuların arasında ise neden bu gibi bir durumun meydana geldiği bulunuyor.
Otizm spektrum bozukluğuna sebep olan tek bir neden dile getirmek mümkün değil. Yapılan araştırmalar hem genetik hem de çevresel faktörlerin farklı roller oynadığını gösteriyor. Ancak buna rağmen tek bir sebep dolayısıyla meydana geldiğini dile getirmek mümkün olmuyor. Otistik çocukların aileleri ne yapmalı hakkında araştırma yapan ebeveynlerin mutlaka profesyonel destek alması gerektiğini söylemek gerekiyor. Otizm sahibi bir çocuğunuz varsa çevreden gelecek istenmeyen yorumlara açık olmanız ne yazık ki zorunluluk haline geliyor.
SAKIN 'GEÇMİŞ OLSUN' DEMEYİN
Otizm durumu ile ilgili yapılmaması gereken yorumların başında 'geçmiş olsun' yorumu geliyor. Ancak eğer çocuğunuzda otizm belirtileri varsa bu yoruma alışık olmalısınız. Otizm kesinlikle bir hastalık olmadığı gibi geçici bir durumda değil. Doğuştan gelen ve hayat boyu devam eden nörogelişimsel bir engel olan otizm geçmiş olsun denmemesi gereken bir durum.
Otistik çocuk ebeveynlerinin karşılaştığı en büyük problemlerin arasında ise otizmin başlarına gelen bir felaket olduğunu dile getiren çevre var. Bunun yanı sıra çocuğunuzda otizm tanısı koyulduğunda çevreden size dair çok mu televizyon izledik gibi suçlamalar gelmesi ne yazık ki söz konusu. Ancak çevresel bir faktör sebebiyle otizm meydana gelmesi ya da oluşması söz konusu olmadığı gibi bu gibi yorumların kesinlikle can sıkıcı olduğu da kabul edilmesi gereken bir gerçek.
SABIRLI OLMAKTA FAYDA VAR
Anne ve babaların otistik çocuklara yaklaşımı otizmi tamamen giderme konusunda yeterli olmasa da sosyal hayata alışmaları konusunda önemli bir rol oynuyor. Otizmin en zorlayıcı belirtilerinin arasında tek bir hareketi sürekli olarak devam ettirmek var. Bu durum elbette ebeveynler için çok zorlayıcı bir süreç haline gelebiliyor. Ancak çocuğunuzun sürekli olarak aynı hareketleri devam ettirdiği bu süreçte bilinçli olarak yapmadığını ve mutlaka sabırlı olmanız gerektiğini göz ardı etmemelisiniz.
ANLAYIŞSIZLIK, DAHA BÜYÜK SORUNLARA YOL AÇABİLİR
Otizmli çocukların en çok ihtiyaç duydukları his ve duygu anlayış. Eğer otizmli çocuğunuza yeterince anlayış göstermiyorsanız bu durum durumun kötüleşmesine yol açabileceği gibi davranışlarında daha büyük bozukluklara da sebebiyet verebilir. Otizmli çocukların mutlaka sıcak ve anlayışlı davranışlar ile karşılaşması gerekir. Çocuğunuzda otizm tanısı koyulduktan sonra nasıl bir yol izlemeniz gerektiği ile ilgili kafa karışıklığı yaşıyorsanız bu konuda mutlaka profesyonel bir destek almalısınız. Çocuğuna otizm tanısı koyulan ebeveynlerin yaptıkları en büyük hata fazla otoriter davranışlar göstermektir. Otorite otistik çocuklarda psikolojik sorunlar olarak sizlere geri dönüş yapabilir.
AÇIKLAMAYI BİRKAÇ KEZ TEKRAR EDİN
Otorite ve sıkı tavırlar yerine istenmeyen davranışların neden yapılmaması gerektiğine dair anlaşılır açıklamalar yapmalısınız. Fakat yaptığınız ilk açıklamanın hemen anlaşılır olmasını beklemeniz ne yazık ki bir hayalden öte değildir. Otizmli çocuklar tek bir seferde anlamakta zorlanan bilecekleri gibi aynı açıklamanın birkaç kere yapılmasını talep edebilir.
Otizmli bir çocuğunuz varsa mecaz anlatımlardan kaçınmanız önerilir. Bunun yerine işleri daha da zor hale getirmeden gerçekten istediğiniz şeyi neden istediğinizi mümkün olan en basit şekilde anlatmaya çalışmalısınız. Bunun yanı sıra otizmli çocukların nesneleri öğrenme konusunda çok hevesli ve başarılı olduklarını da unutmamalısınız. Dolayısıyla otizmli çocukların eğitimleri konusunda mutlaka detaylı ve titiz çalışmalar yapılması önemlidir.
- “Şekerli gıdaların yatma saatinde tüketilmesi çürük riskini artırıyor”
- Çocukların yüzde 28'i 'hikikomori' sendromuna maruz kalıyor
- Herkes moda diye çocuğuna aynı ayakkabıyı tercih ediyor fakat gelişim bozukluğuna bile neden oluyor!
- Çocukları tehdit eden sinsi tehlike: Hipertansiyon
- Karne stresi psikolojik sorunların temelini oluşturuyor! Uzmanı uyardı: Bu davranışlardan kaçının