Anne - ÇocukEmbriyonun dondurulması hamile kalma şansını artırır mı?

Embriyonun dondurulması hamile kalma şansını artırır mı?

Paylaş
Embriyonun dondurulması hamile kalma şansını artırır mı?

Embriyo dondurma, embriyoların ileride değerlendirilmek üzere özel yöntemlerle sıvı azot kullanılarak -196 derecede saklanması olarak ifade edilmektedir. Türkiye’de 1990’lı yılların başından itibaren uygulanan bu işlem çocuk sahibi olmak için tüp bebek tedavisine başvuran çiftlerin gebelik şansını artırmak ve sağlık risklerini minimalize etmek için tercih edilmektedir diye belirten Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Nur Dokuzeylül Güngör; “Kanser tanısı alan kadınların kemoterapi ve radyoterapi öncesi üreme sağlığını korumaları adına embriyo dondurmaları önerilmektedir. Bunun yanı sıra tüp bebek tedavisinde fazla sayıda embriyo elde edilmesi durumunda, rahmin transfer için hazır olmadığı hastalarda, embriyolarına genetik tarama yapılması gereken çiftlerde embriyo dondurmak anne-baba olma hayallerine yaklaşmalarına katkı sağlayacaktır. Dondurulan embriyoların rahme transfer süreci belirli kriterler ve uygun bir zamanlama göz önünde bulundurularak yapılmaktadır. Bu doğrultuda pozitif sonuca ulaşabilmek için her hasta için kişiye özel yol haritasının çizilmesi ve uzman bir ekip tarafından dikkatli planlama yapılması büyük önem taşımaktadır” şeklinde konuştu.

Dondurulan embriyoların saklanma süresi Türkiye’de Sağlık Bakanlığı’nın üremeye yardımcı tedavi uygulamaları yönetmeliği kapsamında düzenlenmiştir. İlk etapta dondurma süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre sonunda çiftlerin talebi ve tıbbi uygunluk durumunda ilgili sağlık kurumu tarafından alınan ek süre için onay alınması ve sürenin bu şekilde uzatılabilmesi mümkündür diyen Doç. Dr. Nur Dokuzeylül Güngör; “Dondurulmuş embriyo transferinin taze embriyo transferine göre birçok açıdan artısı vardır. Bunlardan biri rahim hazırlığı için daha fazla zaman sağlamasıdır. Taze embriyo transferinde yumurtalık uyarımı sırasında kullanılan hormonlar, rahmin embriyoyu kabul etme kapasitesini olumsuz etkileyebilir. Dondurulmuş embriyolar annenin hormonal dengesinin normale dönmesinden sonra transfer edildiği için rahim daha iyi hazırlanmış olur. Ayrıca rahim iç tabakası taze döngüde yetersizse dondurulmuş embriyo transferi ile daha iyi bir kalınlık ve yapı sağlanabilir. Bunun yanı sıra yapılan araştırmalar dondurulmuş embriyo transferlerinin taze embriyo transferine göre benzer veya daha yüksek başarı oranlarına sahip olabileceğini göstermektedir. Bunun nedeni daha iyi rahim hazırlığı ve embriyoların transfer öncesi sıkı kalite kontrolünden geçmesidir. Dondurulmuş embriyo transferi OHSS (Ovaryan Hiperstimülasyon Sendromu) riskini de azaltmaktadır. Taze embriyo transferi sırasında yumurtalıkları uyarmak için kullanılan ilaçlar, OHSS riskini artırabilir. Dondurulmuş embriyo transferi tercih edildiğinde yumurtalıkların normale dönmesi için zaman tanındığından bu risk yoktur. Tüp bebek tedavisi sırasında fazla sayıda embriyo elde edilirse, bu embriyolar dondurularak saklanabilir. İlk transferden sonra gebelik sağlanamazsa ya da çift ileride başka bir çocuk sahibi olmak isterse dondurulan embriyolar kullanılabilir. Embriyoların dondurulması genetik testler için de zaman tanır. Preimplantasyon genetik tarama (PGT) veya tanı yapılacaksa embriyolar dondurulabilir. Bu süreç genetik analiz sonuçlarının alınmasını beklerken embriyoların saklanmasını ve transferin uygun bir zamanda gerçekleştirilmesini sağlar. Dondurulmuş embriyoyla doğal adet döngüsünde transfer imkânı da olur. Taze embriyo transferi hormon destekli bir süreç gerektirirken dondurulmuş embriyo transferi doğal bir adet döngüsü ile de yapılabilir. Ayrıca kanser tanısı alan evli kadınların kemoterapi, radyoterapi veya diğer kanser tedavileri nedeniyle üreme sağlığını kaybetme riski varsa, embriyo dondurmaları önerilir. Bu yöntemle kanser tedavisi sonrası anne adayının çocuk sahibi olma şansı korunur. Bu nedenle tedaviye başlanmadan önce hastanın onkoloğu ile cerrahı tarafından bilgilendirilmesi ve tüp bebek uzmanlarına yönlendirilmesi çok önemlidir. Tekrarlayan başarısızlık yaşamış çiftlerin yanı sıra ilk kez tüp bebek tedavisi olan çiftlerde de, tedavi sürecinde fazla sayıda embriyo oluşursa, diğer nedenlerle transfer ertelenirseya da belirtilen özel durumlar söz konusuysa embriyo dondurma bu çiftler için de uygundur” diye ifade etti.

Haberin Devamı

LABORATUVAR KOŞULLARI EMBRİYO DONDURMA VE ÇÖZME İŞLEMLERİNİN BAŞARISINI DOĞRUDAN ETKİLEYEN FAKTÖRDÜR


Embriyoların dondurulacağı laboratuvar koşulları embriyo kalitesinin korunmasında son derece önemli bir rol oynar diye konuşan Doç. Dr. Nur Dokuzeylül Güngör; “Embriyoların canlılığını, genetik bütünlüğünü ve gelişim potansiyelini koruyabilmek için laboratuvar ortamının en yüksek standartlarda olması gerekir. Laboratuvar ortamı, tamamen steril olmalı ve kontaminasyonu önleyecek şekilde düzenlenmelidir. Havada bulunan mikroorganizmalar, toz ve partiküller embriyo kalitesini olumsuz etkileyebilir. Düzenli temizlik ve hava filtrasyon sistemleri kullanılmalıdır. Embriyoların dondurulmadan önce bulunduğu laboratuvar ortamının sıcaklığı sabit tutulmalıdır (genellikle 20-25°C). Hızlı sıcaklık değişiklikleri, embriyo hücre yapısını olumsuz etkileyebilir. Embriyolar, özel inkübatörlerde saklanır ve bu inkübatörlerin karbondioksit ve oksijen seviyeleri embriyo gelişimi için optimize edilmiştir. Embriyoların gelişimi ve dondurulması sırasında kullanılan inkübatörler, sıcaklık, nem ve gaz seviyelerini sabit tutmalıdır. Ani değişiklikler veya teknik arızalar embriyoların zarar görmesine yol açabilir. Saklama işlemi için kullanılan kaplar ve sıvı azot tanklarının düzenli bakımı yapılmalıdır. Embriyolar laboratuvar ortamında dondurulmadan önce ve sonra gereksiz yere uzun süre dış ortamda bırakılmamalıdır. Bu süreçte hızlı ve özenli bir çalışma, embriyo kalitesinin korunmasını sağlar. Embriyo dondurma işlemini gerçekleştiren embriyologların bilgi ve deneyimi, embriyo kalitesini doğrudan etkileyebilir. Laboratuvar ortamındaki titreşimler ve elektromanyetik dalgalar embriyoların hassas hücre yapısını etkileyebilir. Özellikle mikroskop altında yapılan işlemler sırasında titreşim kontrolüne dikkat edilmelidir. Laboratuvar koşulları, embriyo dondurma ve çözme işlemlerinin başarısını doğrudan etkileyen bir faktördür. En küçük bir ihmal veya standart dışı durum, embriyonun canlılığını ve kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, embriyo dondurma işlemleri, yüksek teknolojiye sahip laboratuvarlarda, deneyimli embriyologlar tarafından ve sıkı kalite kontrol prosedürleri altında gerçekleştirilmelidir” şeklinde belirtti.

Haberin Devamı

DONDURULMUŞ EMBRİYONUN TRANSFERİ İÇİN BELİRLİ KRİTERLER GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULUR

Haberin Devamı

Dondurulmuş embriyonun çözme işlemi transfer günü veya bir gün öncesinde hastanın rahim hazırlığına göre planlanır.Embriyolar sıvı azot tankından çıkarılır ve kademeli olarak ısıtılır. Kriyoprotektan solüsyonlar yavaşça uzaklaştırılır ve embriyo uygun bir kültür ortamına alınır. Çözme işlemi sonrası embriyonun canlılığı değerlendirilir ve canlı embriyolar transfer için hazırlanır diye konuşan Doç. Dr. Nur Dokuzeylül Güngör; “Dondurulmuş embriyo transferinde başarı oranını artırmak için belirli kriterler ve uygun bir zamanlama göz önünde bulundurulur. Rahim iç tabakasının kalınlığı ve yapısı, embriyo transferi için uygun olmalıdır. Rahimde miyom, polip veya yapışıklık gibi sorunlar varsa transfer öncesinde tedavi edilmesi gerekebilir. Anne adayının hormonal seviyeleri de uygun düzeylerde olmalıdır. Kanser tedavisi gören anne adayının genel sağlık durumu değerlendirilmelidir. Tedavi tamamlandıktan sonra hormon seviyeleri, rahim durumu ve genel fiziksel iyilik hali gözden geçirilir. Genellikle kemoterapi veya radyoterapi sonrası 6-12 ay beklenir. Anne adayında hipertansiyon, diyabet veya diğer kronik hastalıklar varsa bu durumlar kontrol altına alınmalıdır. Rahim hazırlığı ve embriyo kalitesine bağlı olarak embriyo transferi genellikle adet döngüsünün 19-21. günlerinde planlanır” diye ifade etti.

Haberin Devamı