Araştırmalar, disleksik çocuklarda psikolojik sorunlara yüzde 60’lara varan oranlarda rastlandığını gösteriyor. Bu nedenle öğrenme güçlüğü olan çocukların duygusal olarak desteklenmesi çok önemli. Nöroloji Uzmanı Dr. Olcay Karaca anlatıyor...
Disleksi çocuğun yaşamını nasıl etkiler?
Akademik alanda okuma-yazma ve matematik öğrenmede güçlükler yaşarlar. Bu da akademik başarılarını olumsuz etkiler. Bir de psikososyal açıdan yaşanan zorluklar var. Bu çocuklarda genellikle konuşma gecikir. Dil gelişimindeki gecikme, oyunları öğrenmede güçlükler, arkadaşlarıyla ilişki kurmada problemlere neden olabilir. Okulun başlamasıyla okuma ve aritmetik öğrenmede zorluklar yaşanır. Bu durum fark edilmez ve destek eğitim verilmezse sorun büyüyerek devam eder. Okulda zorlanan çocukta depresyon, kaygı bozukluğu gibi bazı olumsuzluklar yaşanabilir. Araştırmalar, disleksik çocuklarda psikojen sorunlara yüzde 60’lara varan oranlarda rastlandığını gösteriyor. Bu nedenle öğrenme güçlüğü olan çocukların duygusal olarak desteklenmesi çok önemli.
Çocuklar kendilerinde bir sorun olduğunun farkında mı?
Evet, yaşadıkları farklılığı herkesten önce sezerler. Sınıf arkadaşlarının pek zorlanmadan öğrendiği şeyleri öğrenmede zorlandığını fark ederler. Ailelerin ve öğretmenlerin kendisiyle ilgili telaşını ve endişesini de anlarlar. Anne, baba ve öğretmen, çocuğun yaşadığı probleme ilişkin doğru davranış göstermezse durum çocuğu çok mutsuz eder. Ebeveynin ve öğretmenin zorlayıcı tutumları çok sık rastlanır. Çocuk kendisinden beklenen beceriyi kazanması için zorlanır, çok çalıştırılır hatta ceza gibi çok yanlış tepkilere maruz kalabilir. Bunlar soruna çözüm olmak yerine durumu daha da güçleştirir. Bir çocuk için en olumsuz durum, kendine olan inancını kaybetmesidir. Bu konuda en önemli sorumluluk ebeveynlere ve öğretmenlere düşer.
Disleksi nasıl aşılır?
Doğru eğitimle... Probleme yönelik bireysel destek, eğitimin en kısa sürede başlaması çok önemli. Tanısal sürecin ve eğitimin gecikmesi olması gereken akademik düzeye ulaşmayı aksatır. Kaybedilen zaman çocuğun yaşıtlarıyla arasındaki farkı giderek açar. Disleksi diğer öğrenme güçlükleriyle bir arada olabilir mi? Disleksi özel öğrenme güçlüğü çatısı altında yer alır. Özel öğrenme güçlüğü, çocuğun zekâsının normal olmasına ve herhangi bir nöro-psikolojik hastalığı olmamasına rağmen, bazı özel alanlarda öğrenmede güçlük çekilmesidir. Öğrenme güçlüğü kendisini okuma, yazma ve matematik alanlarında gösterir. Bu alanlar tek tek görülebileceği gibi hepsi bir arada da olabilir. Özel öğrenme güçlüğüne yüzde 60-70 oranında ikinci bir zorluk eşlik eder. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, kaygı bozukluğu, depresyon ve davranım bozuklukları sık eşlik eden sorunlar arasında.
DİSLEKSİ DE DİKKAT EKSİKLİĞİ ORANI ÇOK YÜKSEK
Disleksi ile dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) yüzde 30-40 oranında birlikte görülürler. Disleksi gibi, DEHB de nörogelişimsel bir farklılıktır. Yani iki durum da aynı kökenden gelişir. Bu nedenle sıklıkla birlikte görülürler. Disleksisi olan çocuklarda, dikkat problemleri, hareketlilik, dürtü kontrol problemleri DEHB varlığına işaret edebilir. Eşlik eden DEHB varlığı, mutlaka müdahale edilmesi gereken bir durumdur. DEHB fark edilmez ve tedavi edilmezse disleksinin üstesinden gelmek zorlaşır. Böyle durumlarda çocuk-ergen psikiyatristlerinden yardım istenmeli.