Eğitim - KariyerSınav kaygısını yenmenin yolu

Sınav kaygısını yenmenin yolu

Paylaş
Sınav kaygısını yenmenin yolu

Sınav denildiğinde, akla ilk gelen duygulardan biri kaygıdır. Sınav kaygısı az ya da çok her öğrencide var olan olağan ve yaygın bir duygu. ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Bugay Sökmez, sınav kaygısı ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Öğrencilere önemli tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Sökmez’in açıklamaları şöyle:

Haberin Devamı

ÖĞRENCİLERE TAVSİYELER

  • Öğrencinin sınav anında kendi özgüvenini yükseltebilmesi için bildiği sorudan başlaması ve bilmediği soruları en sona bırakması önemli. Bu sayede öğrenci bildiği soruları yaptıkça sınav sorularına dair yeterlilik duygusu yükselecek ve sınav kaygısı azalacak.
  • Nefes ve gevşeme egzersizleri yapın. Bu tür egzersizler kaygıyı kontrol etmek için çok faydalı olacak. Bu egzersizler YouTube’dan bile öğrenilip kolaylıkla yapılabilir.
  • Sınav öncesi ya da sınav anında zihninizde sürekli yaşlı huysuz bir teyze gibi geleceğe dair olumsuz sorular soran ve gelecekte tehlikelerle karşılığınızı ima eden iç sesinizi susturamasanız bile en azından şimdilik kısın.
  • Sınavda boş ümitlere kapılıp şıkları iyice okumadan cevaplamayın. Örneğin -1 buldunuz şıklarda 1 varsa ‘herhalde 1 dir’ deyip ani karar vermeyin.

KAYGI İLE BAŞ ETME YÖNTEMLERİ

Sınavdan önceki gece ılık bir duş ve yeterli uyku çok önemli. Ayrıca nefes ve gevşeme egzersizleri yapılması daha rahat sınava girmeye yardımcı olacaktır. Sınav anında ise kaygı, korku ve stres gibi olumsuz tepkilerle baş etmek için 3 strateji bulunuyor.

  • GÖREV ODAKLI STRATEJİLER: Öğrencinin sınav sırasında duygularından ziyade sınava odaklanmasını sağlayan iç konuşmaları içeriyor. Görev odaklı stratejilere örnek olarak zaman kullanımına, sorudaki ana fikri belirleyebilmeye ve test sırasındaki çeldiricileri bulmaya odaklanma gösterilebilir.
  • DUYGU ODAKLI STRATEJİLER: Öğrencilerin odak noktasını, yapmaları gereken görevden ziyade o görev ile ilgili düşünce ve duygulara yöneltir. Kendini suçlayan iç konuşmalar ve boş ümitler (problemin kendiliğinden çözüleceğini ummak) örnek olarak gösterilebilir. Bu tür iç konuşmalar, sınav sürecindeki kaygı oranını arttırır. Zaten doğası gereği zararlı olan bu tür iç konuşmaların uzunluğu ve şiddeti de duyguları olumsuz etkiler.
  • BİLİŞSEL DEĞERLENDİRME STRATEJİLERİ: Öğrencilerin sınav ile ilgili yaptıkları yargıları ve sınav sırasında oluşan sorunlarla başa çıkabilme becerilerini kapsar. Bu stratejiyi kullanan öğrenciler sınav anında ‘sınav gereksiz’ ve ‘bu sınava gerek var mı’ gibi düşüncelerle kendilerini yatıştırmaya çalışırlar ama genellikle bu düşünceler zaman kaybına neden olur ve faydası olmaz.