Türkçe geçme puanı neden 70 oldu?
Okul Öncesi Eğitim ve İlköğretim Kurumları Yönetmeliği ile ortaokullarda 45 olan sınıf geçme puanı Türkçe dersi için 70’e, diğer dersler için 50’ye yükseltilmişti. Türkçe geçme puanı neden 70 oldu? Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Prof. Dr. Zarife Seçer yanıtladı.
EĞİTİM / Sevim Büyüktaş Demir
COVID-19 VE DİJİTALLEŞME ETKİSİ
* COVID-19 salgını sürecinde tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’de de dijitalleşme büyük bir hız kazandı ve bu durum öğrencilerimizin erken yaşlardan itibaren teknolojiyle çok daha fazla vakit geçirmelerine neden oldu. Ailelerin bu süreçte çocuklarının dil becerisini geliştirmeye yönelik verebilecekleri destek ne yazık ki sınırlı oldu.
* Uzaktan öğretim sürecinin, öğrencilerimiz üzerindeki etkisini ölçtük. Konuyu çok geniş kapsamlı araştırma yöntemlerini kullanarak ortaya koyduk. Öğrencilerin son 5 yıla ilişkin Türkçe dersindeki verilerini, sahadan idarecilerin ve öğretmenlerin görüşlerine de başvurarak masaya yatırdık.
* Araştırma sonuçlarımız, Türkçe dersi ile ilgili aldığımız önlemlerin bir ihtiyaç, bir gereklilik olduğunu ortaya koydu. Türkçe dersleri bundan sonra üzerinde en çok durduğumuz konuların başında gelecek.
3-6 YAŞ GRUBUNA ÖZEL ARAŞTIRMA
* Araştırmalar, Türkçe dilinde ifade becerisi yüksek öğrencilerin diğer derslerde de yüksek başarı elde ettiğini gösteriyor. Türkçe için arzuladığımız başarı seviyesi, rastgele aldığımız bir karar değil. Bu konuyla ilgili hedefimiz, ileride öğrencilerimizin öğrenim hayatına sirayet eden öğrenme kayıplarını en aza indirgemek.
* 3-6 yaş grubunda ilk kez dil becerilerine ilişkin bir araştırmaya başladık. Dil öğretiminde ‘sihirli yıllar’, okul öncesi dönemdir. 36 aylıktan itibaren çocukları okul öncesi eğitim kurumlarına kabul ettiğimizden 3-6 yaş aralığını araştırıyoruz. Teknolojinin yanlış kullanımının bu yaş grubunda da olumsuz etkiler yarattığını öngörüyoruz.
SAVAŞ GÖRÜNTÜLERİNDEN ÇOCUKLARI KORUMANIN YOLLARI
Dijitalleşen dünyada, çocukları savaş ve çatışma görüntülerinden tamamen korumak zordur. Ancak ebeveynlerin yapabileceği şeyler var. Terapi İstanbul’dan klinik psikolog Emir Erünsal, ‘sosyal medyada karşılaşılan savaş görüntülerinden çocukları nasıl koruruz?’ sorusunun cevabını 5 maddede özetledi.
1- AKTİF FİLTRELEME
* Ebeveyn kontrollerini aktif kullanın. Çocuğunuzun hangi uygulamaları kullandığından haberdar olun. Örneğin, YouTube Kids gibi çocuklara özel platformları tercih edin.
* Çocuklarınızın takip ettiği hesapları bilin ve izlediği içerikleri gözden geçirin.
2- İLETİŞİM ANAHTAR
* ‘Eğer rahatsız edici bir şey görürsen, lütfen bana söyle’ gibi teşvik edici cümleler kullanarak iletişim kanallarını açık tutun.
* Rastladıkları içeriklerden duydukları endişeyi küçümsemeden, onları dinleyin ve rahatlatın.
3- GERÇEKLERİ BASİTÇE ANLATIN
* Çocuğunuzun yaşına uygun dilde, savaşın nedeni ve dünyada neler olduğunu basit terimlerle açıklayın.
* ‘Bazı insanlar anlaşamıyor ve bu bazen fotoğraflarda korkutucu görünebilir’ şeklinde açıklamalar yapabilirsiniz.
4- MEDYA OKURYAZARLIĞI ÖĞRETİN
* ‘Her gördüğün şey gerçek değil’ ya da ‘bazı fotoğraflar ve videolar insanları duygusal olarak etkilemek için paylaşılıyor’ gibi bilgilerle çocuklarınızı bilinçlendirin.
* Farklı haber kanallarından bilgi almanın önemini vurgulayın.
5- OLUMLULUĞU ÖNE ÇIKARIN
* Barış ve dayanışma hikayeleriyle çocuğunuzu motive edin. Örneğin, çocuğunuzun yaşına uygun barış ve dayanışma temalı kitapları birlikte okuyabilir, filmleri izleyebilir veya bu temalarda resim çizmek, hikâye oluşturmak gibi yaratıcı aktiviteler yapabilirsiniz.
* Küçük yaşta bile, yardım etme ve olumlu bir fark yaratma adımlarını teşvik edin.