Erdoğan'a suikast girişimi davasına Başbakanlık'tan müdahillik talebi
FETÖ'nün darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik suikast girişimi sanıklarının yargılandığı davaya, Başbakanlık da müdahillik talebinde bulundu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin 3'ü firari, 44'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davaya, Başbakanlık da müdahillik talebinde bulundu.
Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'nda görülen davanın, 2. duruşmasının 2. gününde Muğla Jandarma Alay Komutanı Albay Yavuz Özfidan tanık olarak dinlendi.
Darbe girişimi gecesinde Muğla Valiliğinde oluşturulan kriz yönetim merkezindeyken saat 03.15 sıralarında Marmaris'teki oteller bölgesine helikopterlerin yaklaştığı bilgisinin geldiğini ifade eden Özfidan, bunun üzerine helikopterlerin kime ait olduğunun ve hangi harekatı gerçekleştirdiklerinin tespiti için telefon görüşmeleri yaptığını söyledi.
Özfidan, bölgedeki helikopterlerde bulunan askeri birliklerin komutanlarını arayarak, Marmaris'teki helikopterlerin kendilerine ait olup olamadığını sorduğunu ancak onlara ait olmadığı cevabını aldığını bildirdi.
"Helikopterlerin bölgeye düşmanca bir niyetle geldikleri belliydi" diyen Özfidan, helikopterlerin personel tahliyesi sırasında ateş açılıp açılmadığını hatırlamadığını dile getirdi.
Davanın sanıklarından eski Dalaman Deniz Hava Üs Komutanı Albay Cenk Bahadır Avcı ile telefonla görüştüğünü anlatan Özfidan, sanık Avcı'ya Marmaris'te helikopterlerin saldırı gerçekleştirdiği ve üslerine gelebileceği uyarısında bulunup, Muğla Valisi Amir Çiçek'in gerekli müdahalenin yapılması emrini ilettiğini kaydetti.
"EMRİN GEREĞİNİ YAPMAK ZORUNDAYIM"
Avcı ile kısa sürede birçok kez telefon görüşmesi yaptıklarına işaret eden Özfidan, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Helikopterlerden birinin Dalaman'a yönelmesi üzerine Bahadır Albay'a durumu bildirdim ve helikopterdekilerin derdest edilmesi gerektiğini söyledim. Vali Bey'in emirlerinin bu yönde olduğunu anlattım. Daha sonra 'Helikopter indi, kalktı' dedi. Başka helikopterlerin de meydana iniş yapabileceği ve kesinlikle yakıt verilmemesi uyarısında bulundum. Bir süre sonra bir helikopterin daha geldiğini ancak ilk gelen helikopter olup olmadığını bilmediğini bildirdi. Vali Bey telefonu aldı ve 'Komutan bunlar otele saldırı yapan helikopterler sakın yakıt verme' dedi. Ardından telefonu ben aldım ve Bahadır Albay, 'Bana emir verildi emrin gereğini yapmak zorundayım' ifadesini kullandı."
"İKAZDA BULUNDUM"
Avcı'nın emri eski Deniz Hava Üs Komutanı Tuğamiral Tezcan Kızılelma'dan aldığını söylediğini belirten Özfidan, "Bunun üzerine Albay Cenk Bahadır Avcı'ya 'Sakın yakıt verme, başını belaya sokarsın' diye yeniden ikazda bulundum." diye konuştu.
Özfidan, yaşananların kriz merkezinde bulunan Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Necip Topuz tarafından not alındığını kaydetti.
Uyarılara rağmen helikopterin yakıt ikmali yaparak ayrıldığını belirten Özfidan, diğer iki helikopterin ise yakıt ikmali için Bodrum Imsık Meydan Komutanlığına yöneldiği bilgisinin geldiğini anlattı. Imsık Meydan Komutanı Yarbay Fethi Şahbaz'a Vali Çiçek'in emrini ilettiğini belirten Özfidan, oraya inen helikopterlere yakıt verilmediğini ve helikopter pilot ve personelinin teslim alındığını söyledi.
BAŞBAKANLIK MÜDAHİLLİK TALEBİNDE BULUNDU
Savcı, sanıkların bilgi vermek için gelen tanıklara sanıkmış gibi sorular yönelettiğine işaret ederek, "Her tanığı çağırma sebebimiz belli. Bunlar sanık değiller belli kapsamda çağrılan tanıklardır. Soruların bu kapsamla sınırlı olması gerekir. Tanıklar sanık gibi sorgulanmaya kalkışılırsa içinden çıkılmaz bir hal alır." dedi.
Davaya Başbakanlığın da müdahillik talebinde bulunduğu belirtildi.
AA