İçindeki K, C, E vitaminleri, magnezyum, bakır, demir, çinko B12 ve B5 ile adeta bir şifa bombası olan avokado, potasyum açısından da muzdan daha zengin bir meyve. Avokado, vücudunuzun hücrelerinde elektriksel degradelerin korunmasına yardımcı olur ve çeşitli önemli işlevlere hizmet eder. Doymuş yağ oranları açısından da düşük bir içeriğe sahip olan avokado, zayıflamak isteyenlerin her gün tüketmeye özen gösterdiği besinlerin başında yer alıyor. Avokadonun kalp ve damar sağlığına olan etkileri de oldukça büyük. Beslenme uzmanı Cynthia Sass, avokadonun toplam kolesterol seviyesini önemli ölçüde azalttığını belirtti. Kötü kolesterolü yüzde 22'ye kadar düşürür ve iyi kolesterolü yüzde 11 artırır. ABD'li sağlık bilgileri sağlayıcısı Healthline, avokadonun içindeki yağın, zeytinyağının ana bileşeni olan oleik asit içerdiğini açıkladı. Oleik asit, azalmış iltihaplanma ile ilişkilendirilir ve kansere bağlı genler üzerinde yararlı etkilere sahiptir. Eklem ağrıları üzerinde de iyileştirici bir etkisi bulunan avokadonun, osteoartrit semptomlarını önemli ölçüde azaltabileceğini gösterdi. Bazı kaynaklar tarihte de önemli bir rolü bulunan avokadonun, Osmanlı'da 'günah meyvesi' olarak tanımlandığını öne sürüyor. Timsah armudu da denen bu meyvenin, Molla Kamil Efendi tarafından Osmanlı'da ilk Yalova'da yetiştirildiği biliniyor. O dönem avokado, yüksek zümrenin meyvesiydi ve halk pek tüketemiyordu. Patrona Halil İsyanı'nın çıktığı dönemler halk, avokadonun timsah ve ağacın birlikteliğinden oluştuğunu söyleyerek, müslüman ülkesinde yenmemesi gerektiğini savundu. Bu bilimden uzak düşünce, gittikçe halk arasında yayıldı ve ''Avokado yemek caiz değildir'' diyenler, avokado ağaçlarını yakmaya başladı. Avokadonun yeniden topraklarımıza gelmesi ise 250 yılı buldu.