Hayatın her döneminde yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için esas olduğunu belirten Ciğerli, "Bu sebeple dört besin grubunda bulunan besinlerden 3 ana, 3 ara öğünde yeterli ve dengeli bir miktarda alınmalıdır. Ramazan ayının sonlanması ile beraber tüketilecek besinlerin miktarını aniden arttırmayınız. Az ve sık beslenilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Bayram sabahı hafif bir kahvaltı ile güne başlanmalıdır. Kızartma ve kavurma yöntemi ile pişirilen besinler tüketilmemelidir. Besinler iyi çiğnenmeli ve yavaş yavaş yenilmelidir. Ramazan bayramı boyunca etrafındakilerin ısrarcı tavırlarına rağmen aşırı besin tüketiminden mümkün olduğunca uzak kalınmalıdır. Özellikle bayramda tatlı tüketimi çok isteniyorsa, tatlı, çikolata, hamurlu, şerbetli tatlılar tüketmek yerine, tercihinizi sütlü tatlılar ve meyve salatası tarzında tatlılardan yana kullanabilirsiniz. Ramazan ayı boyunca su ve sıvı tüketiminin azalmasından dolayı vücutta oluşabilen sıvı kaybının yerine konması için günde ortalama 2-2,5 litre su içilmeli, sıvı tüketimini artırmak amacıyla öğünlerde ayran, az şekerli komposto gibi sıvı gıdalar eklenmelidir. Yetişkin bireyler için günde 5 porsiyon sebze-meyve tüketimi olmalıdır. Ramazan ayı boyunca oruç tutma sebebiyle yaşanan kabızlık gibi sindirim sistemi rahatsızlıkların önlenmesinde faydası olacaktır. Sindirim sisteminin düzenli çalışması ve kabızlıktan korunmak için lif (posa) içeriği yüksek olan sebze, meyve ve kurubaklagiller tüketilmelidir. Lif (posa) içeriği yüksek bu besinler aynı zamanda kan şekerinin de hızla yükselmesini engeller" dedi.