Yıllardır tartışılıyordu: Birbirine yakın kadınların neden aynı anda regl olduğu ortaya çıktı!

Kadınlar, her ay PMS dönemi adını verdikleri bir sürece girerek vücutlarından eski yumurtalıklarının atıldığı adet döngüsünü yaşıyor. Kulağa her ne kadar korkunç gelse de bu gerçek kadınların yaşamlarının neredeyse yarısından fazlasında her ay tekrarlayacak şekilde gerçekleşiyor. Kadın vücudunun gizemine akıl sır ermezken adet (regl) döngüsü ile ilgili kafa karıştıran dış etkenler de olabiliyor. Örneğin; birbirine yakın kadınların aynı anda regl olması gibi! Peki, yıllardır tartışılan bu konunun gerçeği ne? İşte ortak çevredeki kadınların aynı tarihlerde regl olmaya başlamasının nedenleri...

Regl döngüsü, her ay son derece sancılı ve can sıkıcı bir süreci de beraberinde getirebiliyor. Duygusal iniş çıkışlar, kramplar, bitmek bilmeyen ağrılar, öfke nöbetleri, hassasiyet... Kadınların her ay bu döngü içerisine girmesi yıpratıcı olabiliyor. Bu durumu normalleştiren ise yakın çevremizdeki diğer kadınlar elbette. Kadının kadını en iyi anladığı noktalar arasında yer alan regl, son derece gizemli bir süreci kapsıyor. www.posta.com.tr

Kadınlar yalnızca regl dönemlerini birbirleri için anlayışlı olarak geçirmiyor. Bir süre sonra aynı çevrede bulunan ve birbiri ile yakın olan kadınların aynı dönemlerde regl oldukları da görülebiliyor. Pek çok kadın bunun biyolojik ve duygusal bir kavram karmaşası nedeniyle olduğundan emin. Ancak son araştırmalar ve açıklamalar gerçekleri ortaya döktü. İşte kadınların regl tarihlerinin gittikçe birbirileri ile yaklaşmasının ve yakın çevredeki kadınların aynı anda regl olmasının nedeni...

SADECE BİR TEORİ: MATEMATİKSEL TESADÜFLERLE DOLU!
Kadınlar arasında yakın mesafenin feromonları etkilemesi nedeniyle bir adet birliği oluştuğu teorisi dolansa da Washington Post’a konuşan Kaliforniya Üniversitesi psikoloji profesörü olan Jeffrey Schank, bunun doğru olmadığını düşünüyor.

Schank'e göre kadınların regl döngülerinin birbirine yaklaşması tamamen matematiksel bir tesadüf.

Jeffrey Schank regl döngülerinin birbirine yaklaşmasının biyolojik bir süreçten dolayı değil döngülerin istatistiksel özelliklerinden kaynaklandığını, evrimsel herhangi bir gerekçesinin olmadığını savunuyor.

TARİHLERİN DEĞİŞMESİ ADET DÜZENSİZLİKLERİNE BAĞLI OLABİLİR!
Döngüleri en sabit olan kişilerin bile yaşamları boyunca birkaç kez günlük gecikmeler, erken gelen regl gibi problemlerle karşı karşıya kaldığı görülebiliyor. Kadınlarda yaşanan adet düzensizliklerine dikkat çeken Schank, "Döngülerin uzunluğu değişir, kadınlar düzenli bir programa göre adet görmez; birçoğu 28 günlük bir döngüye sahipken, diğerleri daha kısa, daha uzun veya çok düzensiz döngülere sahip olabilir.” diyor.

TEORİYİ ORTAYA ATAN BİR KADIN!
Aynı mekandaki kadınların regl birliğine girdiği görüşünü ortaya atan ilk kişinin de bir kadın olması şaşırtıcı değil elbette. İlk kez 1971 yılında psikolog Martha K. McClintock tarafından yapılan bir araştırma sonucunda bu teori ortaya çıkmış durumda. Üniversite yurdunda kalan 135 kadın üzerindeki araştırma, sosyal etkileşimin regl döngüsünü etkilediğini düşündürüyor.

McClintock tarafından bu teori kanıtlanamayıp üstüne bu teoriyi reddeden pek çok araştırma ve açıklama ortaya çıkmış olsa da kadınların pek çoğu bu teoride ısrarcı.