12 taksitle doçentlik! 'Ahlaksızlığın sınırı yok'

İnternet siteleri, ‘doçentlik’ makaleleri yazdıklarını belirten şirketlerin reklamlarıyla dolu. Ücretler 6 bin dolara kadar çıkarken kredi kartına 12 taksit bile yapılıyor.

Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölümü’nden Dr. Ezgi Altınışık, kredi kartına taksitle tez yazan şirketlere ait bir ilanı geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından paylaştı. Kredi kartına 12 taksitle doçentlik imkânı sağlandığı ifade edilen ilanı, “Ahlaksızlığın sınırı yok” yorumuyla paylaşan Altınışık, bu tarz şirketlerin bilimsel dergilerde yayın garantisi bile verdiklerini söyledi. Hürriyet muhabiri de ‘doçentlik makalesi yazdırmak istediğini’ söyleyerek bu şirketleri aradı...

İşte Hürriyet'ten Melike Çalkap'ın haberi...

Biz de arama motoruna ‘doçentlik için makale’ yazdık ve karşımıza birçok şirket çıktı. Bu şirketlerin kimi danışmanlık kimi eğitim desteği adı altında faaliyet gösteriyor. Kendimi nöroloji alanında doçentliğe hazırlanan bir doktora öğrencisi olarak tanıtıp, bu şirketlerden bazılarıyla görüştüm ve ihtiyacımız olan makalenin yazımı için nasıl destek verdiklerini sordum. İlki merkezinin Amerika’da olduğunu ve Türkiye’de şube açtıklarını dile getiren Makale Tercüme isimli şirket oldu.

MAKALE HANGİ ALANDA OLSUN...

Şirket yetkilileri, önce hangi alanda akademik çalışma yapmak istediğimi sordu. Nöroloji alanında bir makale istediğimi söyleyip fiyat istedim. Cevapları şöyle oldu: “Sıfırdan makale yazımında fiyatlandırma yapıyoruz. Verisi çok olup, çok iyi bir dergide yayınlanması hedeflenen bir makalenin iş yükü daha ağır olduğu için fiyat da ona göre belirleniyor. Fiyat aralığımız 800 ile 6 bin dolar arasında değişiyor ama ödeme konusunda müşteriyi sıkmıyoruz, anlaşırsak sizin ödeme planınıza uyarız.”

HUKUKİ GÜVENCE VERİYORLAR

Yetkiliye makaleyi yazan kişilerin yetkin olup olmadıklarını sorduğumda da “Kurumumuzda görev yapan herkes tıp mezunu, Türk ve Amerikalı editörlerimiz var. Makaleyi yazan ekibin başında profesör hocalarımız var. Doçent hatta profesör olmanız noktasında yeterlilik sağlayacak bir ekiple çalışıyoruz” yanıtını aldım. Ayrıca, Türkiye’de Doçentlik için makale yazdıran çoğu kişinin şimdilerde profesör olduğunu da söyleyerek hukuki güvence de verdiler.

MERAK ETMEYİN YAZDIRDIĞINIZI SÖYLEMEYİZ

MEDICAL Statistic isimli şirketi aradığımda, sıfırdan Makale yazımının 40 bin liradan başladığını, alınacak ek hizmetlere göre fiyatın artabileceğini öğrendim. ‘Hukuki açıdan sorun yaşar mıyım?’ diye sorduğumda da “Hukuki bir yaptırımı yok” cevabı verildi. Yetkili konuşmayı, “Siz isterseniz pankart açıp ‘Ben makale yazdırdım’ diyebilirsiniz. Biz yine de sizin kişisel bilgilerinizi gizli tutuyoruz. Bizim yaptığımız şey gayet yasal” sözleriyle bitirdi. Model İstatistik Merkezi isimli şirket ise sosyal medyada verdikleri reklamda ‘Tüm kredi kartlarına 12 taksitle ödeme imkânı’ diyerek, tıbbi makale yazımı için destek verdiklerini belirtiyor. Doçentliğe hazırlanan bir doktora öğrencisi gibi aradığım şirketten de “Sıfırdan makaleyi yazdırdığınız konusunu hiç kimseye söylemediğiniz sürece merkezimizce bu durum üçüncü şahıslarla paylaşılmaz. Dolayısıyla yasal olarak da bir sıkıntı olmaz” yanıtını aldım.

UZMANLAR UYARIYOR: O UNVANLAR GERİ ALINIR

Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Bölümü Ceza ve Ceza Muhakemesi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynel Temel Kangal: “Bu durum doçent unvanı aldıktan, profesör olduktan sonra ortaya çıksa bile akademik unvanları elinden alınır.”

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Şenol: “Kurumsal bir yapının içinde tanımlanmış görevler içinde çalışma imkânı bulmadıkları halde doçent olma arzusu taşıyanlar paralı yayınlar gibi etik olmayan çalışmalar yapıyorlar. Bu sebeple akademi büyük bir enkaza dönüşmek üzere.”

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Zafer İçer: “Bu şekilde üretilen yayınlar kullanılarak akademik unvan elde edilmesi ya da kadroya girilmesi Türk Ceza Kanunu’nun 158’inci maddesi kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçunu gündeme getirir. 3 yıldan 10 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası öngörülüyor.”