AK Parti'li Ömer Çelik'ten EYT açıklaması! Tarih verdi
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CNN Türk'ten Dicle Canova'ya gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çelik EYT ile ilgili açıklamasında tarih verdi.
Sözcü Çelik'in açıklamalarından satır başları şöyle;
(BATI'DA AŞIRI SAĞ EYLEMLER NEDEN ARTTI?) Öteden beri Rusya'ya dönük olarak tehdide yönelmiş bir Avrupa var. Ama kendi içindeki tehdidi göremedi. Aşırı sağ nazizim dediğimiz tablonun giderek yükselmesi. Bunlar neye karşılar? Avrupa'da demokrasiye., AB'ye karşılar.
Cumhurbaşkanımız güçlü bir figür, onların düşman olduğu değerler açısından. Bunların hepsi Nazi aslında. Bu durum son derece tehlikeli. En tepede bir Erdoğan düşmanlığı var, onu kaldırdığınızda Türkiye, İslam göçmen düşmanlığı var. Aslında onu da kaldırdığınızda AB değerlerine karşılık var. Bunlar bildiğiniz faşistler. Bunlar faşistler. Avrupa'daki siyasiler net duruş sergileyemiyor.
İSVEÇ'TEN PROVOKASYON AÇIKLAMASI
İçeriden bir sabotaj var. Şöyle bir durum da var. İsveç Başbakanı diyor ki; Bu eylemi yapanlar bizim NATO'ya girmemizi engellemeye çalışıyor. Siz buna karşı bir şey yapamıyorsanız tabi ki zaaf söz konusudur. 'Biz çirkin buluruz' dediler ama ondan sonra ifade özgürlüğü dediler.
Avrupa'nın her hangi bir yerinde İsveçli meşhur bir yazarın yakıldığını düşünün. Hemen orta çağdaki kitap yakmalar akla gelir. İçeriden sabotaj var, Nazi eğilimi arttı. Faşist gruplar kendilerini güncelleniyor.
'Yargı böyle' diyor, 'sivil toplum böyle' diyor. Bu bir terör eylemidir. Cumhurbaşkanımıza karşı yapılan bir terör eylemidir.
TÜRKİYE, FİNLANDİYA İLE GÖRÜŞÜR MÜ?
Masada ilerleme yok. Tam tersine gerileme var. İsveç hiçbir sözünü tutmadı, tutmuyor. Onların Meclis Başkanı'nın, Savunma Bakanı'nın gelmesinin manası yok. Finlandiya kendini pozitif ayrıştırmak istiyor.
Onun için NATO ile konuşacak. Finlandiya ve İsveç iki ayrı bir ülke. Finlandiya terör konusunda doğru adımları attıktan sonra tabii ki İsveç'ten kendisini ayrıştırmış olur.
TÜRKİYE NATO'DAN ÇIKAR MI?
Biz kurucu üyeyiz. Türkiye'yi NATO'dan çıkarma söz konusu olamaz. Bu NATO'yu lağvetmektir. Türkiye'nin NATO üyeliğini sorgulamak aptallıktır.
ANKARA-ŞAM TEMASI
Biz bölgedeki devletlerin zarar görmesini istemiyoruz. Esad süreci sağlıklı yürütebilseydi kendini limana çekmiş bir pozisyonda olacaktı. Ama olmadı. Esad katliamlar gerçekleşti ve Türkiye pozisyonunu aldı. O zaman da bugün de Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunan Türkiye, bölgede terör devletçikleri kurulacakken Türkiye engelledi. Bu manada Türkiye Suriye'nin toprak bütünlüğünü korudu.
BUNUN ARKASINDA 'AMA' OLMAZ"
Muhalefet bir paralel evrende yaşıyor. Türkiye değerlerine bir saldırı olduğu zaman, bu bir milli mesele. Bunun arkasında 'ama' olmaz. İlkeli bir tavır koyun.
SEÇİM 14 MAYIS'TA MI
Tarih artık kesinleşti. Türkiye demokratik tecrübeye sahip bir ülke. Küçük bir güncelleme yapılıyor. O erken seçim anlamına da gelmez. Cumhurbaşkanımız bir açıklama yaptı zaten. Gereken işareti verdi. Taşlar yerine oturdu. Türkiye büyük bir tecrübeyle, sakinlikle bu seçimleri gerçekleştirecek. Bütün siyasi partiler, siyasi partilerden vatandaşlarımız seferber olacak.
MUHALEFETE SLOGAN TEPKİSİ
Eleştirdikleri partinin sloganını kullanıyorlar. 'Öldürttüğünüz Sinan Ateş' diyor. Bunu kınıyoruz, utanç verici buluyoruz. Bir ana muhalefet genel başkanının Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı'na bu ifadesi kullanması; bir cinayetten bahsediyoruz. Kılıçdaroğlu'nun tehditleri kabul edilemez.
AK PARTİ'Lİ ŞENEL YEDİYILDIZ'IN SÖZLERİ
Yanlış bir ifade. Gup Başkanımız kendisiyle konuşmuş. Yanlış bir ifade kullandığını söylemiş. Üslubumuzda olmayan, kabul etmeyeceğimiz bir ifade. Üzüldük doğrusu.
MHP İLE ORTAK LİSTE OLACAK MI?
Bu konuyla ilgili bir gündem söz konusu olmadı. Bu yenilenme ve tecrübeyi çok iyi koruyan bir partiyiz. Bir yandan bu siyasi birikimlerimizi aktarabilecek, taşıyabilecek arkadaşlarımızın korunması, aynı zamanda yeni enerjiler bu denge. Burada kurumsallaşmış mekanizmalarımız var. Anketlerle sorarız. Daha sonra bu listeler konuşulur. Bizim açımızdan neyin ne zaman yapılacağı açık bir takvimle ilerliyor.
HDP'YE KAPATMA DAVASI
Bütün demokrasiler açısında terör kırmızı çizgidir. Meclis'te katılma yolları açıkken böyle bir mekanizmanın terörle iç içe olmaması gerekir. Dağdakilerle Meclis'i tehdit eden, "Sırtımızı YPG'ye yaslıyoruz" diyenler var. Bütün dünya ayağa kalktı, bütün Türkiye ayağa kalktı, Cumhurbaşkanımıza yönelik yapılan saldırıya. Biz bu partinin teröre öteden veren açıklamalarına karşı en güçlü tavırları koyduk. Ama terörle söylemleri devam etti. Bu da Türkiye'de bir hukuk var. Orada değerlendirilecek. Son zamanlarda birden bire ne oldu.
Bizim PKK ile alakamız yok. Bunu diyen kişi daha önce terörist liderinin heykelini dikeceğiz diyen kişi. Şimdi tutmuşsunuz TBMM'de siyasetin, demokrasinin açık olması gerektiğini ifade etmek yerine terör örgütlerinin sözcülerinden daha çok savunan üyeleriniz olmuş. Bir milletin buna göz yumması mümkün olabilir mi? Ortada bir durum var bakın. Diğer ülkelerdeki örnekler var. Oralarda partiler kurulmuş, daha sonra örgütler kurulmuştur. Bunların aday listeleri bile terör örgütü kurmuştur. Terör insanlık suçudur. Bütün bunlar da teröristlere sırtımızı yasladık diye açıklama yapacaksınız ondan sonra da demokrasi, hak ve hukuk diyeceksiniz. Böyle bir iki yüzlülük olamaz.
6'LI MASANIN ADAYI KİM OLACAK
Muhtemelen bunlar adaylarını Temmuz'dan sonra yapacaklar. Ben hiç bu kadar apolatik bir siyaset süreci görmedim. Aslında bir sonraki toplantıyı istişare etmek için istişare yapıyorlar. Bu Cumhurbaşkanı adayı ne diyecek? Masa içerisidne Suriye politikasını destekleyen, karşı olan parti var. Bir senedir toplumun önüne konulan şey siyasi Trafik. Bir vizyon ortaya konulmuyor.
PARLAMENTER SİSTEM TARTIŞMALARI
Hiç kimse buna güçlendirilmiş parlamenter sistem demesin. Bu herhangi bir sistem değil. Buradan açık söylüyorum. Böyle bir tablo hayata geçmeyecek ama böyle bir tablo söz konusu olsa Türkiye'de yaşanan vesayetten daha ağır bir durum ortaya çıkar. Türkiye'ye bir tuzak kurulmak istense ancak böyle bir ortamdan çıkar.
Daha aday seçilmeden, "herhangi bir karar almayacaksın" demek o Cumhurbaşkanı’na güvensizlik, etkisiz kılmaktır. Sabah gelirken böyle bir konu geçiyor aklımda ama bu konu merak konusu olmaktan çıkmış. Artık bir önemi kalmadı. Bu mevcut adaylardan hepsini aşağıdan yukarı toplayın artık fark etmiyor. Karşımızda apolitik bir durum. Kılıçdaroğlu aday olursa bizim için hiç fark etmez.
BAŞÖRTÜ TEKLİFİ
Arzu ettiğimiz Meclis'ten geçmesidir. Geçerse referanduma gerek kalmayacaktır. Ama bizim önümüzde gelen taslaklarda ileriye dönük olarak kötü niyetli kullanabilecek, ya da geçmişte açtığı yaraları yeniden açabilecek bir takım ifade eksikleri söz konusu. Arkadaşlarımızın ürettiği yazımda son derece demokratik hukuki bir yazım.
Türkiye'de başörtülü kızların okullara girmesi, bunlar iyi bir moda değil diye mi yapıldı, yoksa inançları yüzünden mi yasaklandı. O zaman yapılan şeyler vardı. Bir neslin hayatı başörtü örtükleri için gelecekleri çalındı. Büyük bir çelişki içine düşerler. Yüce Meclis'in o hayatları karartılan genç insanların haklarını esasından tarihi sorumluluktan kaçmaması gerekir. Olmazsa da referandum var. Bu milletin önüne gittiğinde %90 oranında geçecek bir düzenlemedir.
"EYT 10 GÜN İÇİNDE MECLİS'TE"
Bu ay sonu ya da şubat başı gibi düzenleme çıkmış olur. Maaşlarla ilgili mart diye söylenmişti. Çok bilemiyorum. Herkes aynı statüde mi, onun teknik kısmını bilemiyorum.
YENİDEN MİLLETVEKİLİ ADAYI OLACAK MI?
Partilerimizin vereceği kararda. Bizde bireysel karar yok.