Aziz Yeniay Küçükçekmece'deki saldırı anını ilk kez CNN Türk'te anlattı: Bana 'sizi vuracaklar' dediler
AK Parti Küçükçekmece Adayı Aziz Yeniay seçim çalışmasına silahlı saldırıda yaşananları CNN Türk'te anlattı. Yeniay saldırıdan bir önce yanına gelen biri tarafından 'Lütfen dikkat edin, sizi vuracaklar' diye uyarıldığını açıkladı.
AK Parti Küçükçekmece Adayı Aziz Yeniay seçim çalışmasına silahlı saldırıda yaşananlara ilişkin CNN Türk ekranlarında CNN Türk İstanbul Haber Müdürü Nihat Uludağ ve CNN Türk Özel Haberler Şefi Fulya Öztürk'ün sorularını yanıtladı. Yeniay'ın açıklamaları şöyle: Bir gün önceden bir cenaze çıkışında biri yanıma geldi, sizi öldürecekler, sizi uzun namlulu silahlarla tarıyacaklar dedi, neden anlamıyorsunuz dedi. Tanıdığım adını soyadını bildiğim biri. 20 senedir tanıdığım bir isim. Dedim ki nereden aldınız bu bilgiyi. Şöyle cevap verdi; "Bozkırlar Kafe İSKİ'nin yanında bulunuyor. Oradaki 5 şahıs yakın zamanda cezaevinden çıktı. Geçmişte çok büyük bir iyilik yapmışsınız. Sokaklardaki biri sizi çok seviyor. Dedi ki bana Aziz Başkana ulaş. Falan şirketteki falan kişi kendi aralarında konuşurken bir siyasetçi ile 2 saat toplantı yaptılar. Oradaki falan kişi oradakilerin konuşmasına şahit olmuş seni vuracaklar."
'Beni ısrarla bırakmadı, seni vuracaklar dedi'
Israrla beni bırakmadı sonra şunları söyledi, 'Terör örgütleri torbacıları kullanılacak. Roketle bile saldırabilirler' dedi. Ben de dedim ki seni severim ama biraz makul olmak gerekiyor.' Başkanım dedi 'Kanarya Mahallesine lütfen gitmeyin.'
Bizim programlarımız birkaç gün önceden bellidir, duyurulur. Teşekkür ettim ama çok ciddiye almadım. İlgili şahsı aradım tekrar. Dedim ki isim veriyorsun, siyasetçinin ismini veriyorsun. 2 tane firmadan bahsediyorsun. Niye böyle bir ilişkiye girsinler ki ben bu insanları tanımam etmem. Sana yalvarıyorum başkanım dedi defalarca. Ben telefonu kapattım, doğrusunu söylemek gerekirse yine ciddiye almadık. Ertesi gün saat 16.00 civarında Kanarya'da Mardinlilerin bir ilçe derneğinde tanıtım yapacağız. Biz konuşmamızı yaptık. Oturma yerimiz kapının hemen girişinide. Güvenlik olarak en zayıf yerde oturuyoruz şimdi düşününce. İçerideki konuşmam bitti, artık çıkacağım. O esnada dikkatimizi çeken bir şey oldu. İçerdeki 2-3 kişi benim programım bitti değince dışarı çıktılar. Sonra soru alayım dedim. 1. soruyu aldım.
'20 saniyelik bir farkla kurtulduk'
Biz çıkıyoruz dediğimiz için önce çevre güvenliğini almak için o arkadaşlar çıkıyor, sonra biz çıkıyoruz. Çıkarken biri bir saniye değince biz çıkmadık. Memur arkadaşların üzerine bize doğru yani uzun namlulu silahlarla atış başlıyor. Yani tam çıkacakken birisi durdurdu, bir şey sordu. 20 saniyelik bir farkla. Biz çıkmış olacaktık, emniyet mensupları çıkmamış olsaydı direk sokağa da girmiş olacaklardı. Toplantıyı bitiriyorum dediğimde, 2-3 kişi dışarı çıktı demiştim, onların tabi kimlikleri tespit edildi.
'Daha emniyet olay yerine gelmeden olayın adli olduğunu nereden öğrendiniz?'
Bir sonraki gün de birçok gariplik oldu. Arkadaşlarımızdan bir tanesi vurulan kızımızın yanına gitti ilk müdahaleyi yaptı. Tabi ateş nereden açıldı bilmiyoruz, bekliyoruz. Dernek başkanı çıktı çok rahat bir şekilde içeri girdi. Dedi ki 'Bu bize karşı bir şey değil. Adli bir saldırı, endişe edecek bir şey yok.' Daha biz alandayız sahadan çıkmadan, büyükşehir belediye başkanından bu siyasi bir şey değildir açıklamaları geldi. Daha devlet olay yerine intikal etmemiş, savcı gelmemiş. Siz nereden anladınız bunun adli bir mesele olduğunu. Bu beyanatı verenler Devletin emniyetin bilmediği bilgiyi nereden öğreniyorsunuz, size bu bilgiyi kim veriyor? Amacınız ne? diye soru sorduk. Sizin aracılığınız ile bir kez daha soruyorum. Ne yapmak istiyorsunuz, nereye yönlendirmek istiyorsunuz, hedef mi şaşırtmak istiyorsunuz?
'Kanarya özellikle mi seçildi?'
Özellikle Kanarya mı seçildi? Başka bir terör örgütü ile ilişkilendirilecek diye mi? Bir vatandaş diyor ki bu saldırı bana yönelik yapıldı diye karakola gidip bilgi veriyor. Olaydan önce orada olan, ama 55 dakika önce oradan gitmiş olan biri. Sonra o kişi 'bana böyle söyle dediği için söyledim bunları' diyor. Teknik takip sonucu orada olmadığı ortaya çıkınca. Savcılığa gidip suç duyurusunda bulunduk bize bir gün önce yapılan bilgilendirmedeki isimleri de verdik bu kez. İşin tuhaf yanı bu saldırı bana yapıldı diyen kişi boşa çıkınca, bir başka kişi daha gidip saldırı bana yapıldı diye ifade veriyor. İşin acı tarafı bu saldırıyı yapanlar 18 yaşından küçük çocuklar.
'İmamoğlu ile telefonda görüştüm'
Saldırı basitse kimin yaptığını açıklasınlar. Aydınlatın bizi diyorum İlçe Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkanı'na. Biliyorsunuz ki söylüyorsunuz. Ben telefonda konuştuğumda çok net olarak sordum. Herkesin haddini bilmesini gerektiğini de sordum. Ben gergindim ama beyefendi çok rahattı, biz medeni insanlarız ifadelerini kullandı. Ben kendisine ben henüz sakinim, siz sinirli halime henüz denk gelmediniz. Tavsiye de etmem dedim.
'Beni uyaran kişi daha sonra beni arayıp yardım istedi'
Bizdeki, savcılıktaki, emniyetteki kanaat bunun bize karşı bir terör saldırısı olduğu yönünde. Aynı kişi beni bugün telefonla aradı benim ülkeyi terk etmem gerekiyor. Beni ortadan kaldıracaklar dedi. Bana yardım edin dedi. Evham da yapıyor olabilir.
FETÖ'ye kim tiyatro dediyse, bu tiyatroyu kim oynattıysa, Rus uçağını kim düşürttüyse, bunların uzantıları tekrar iş başında. İnanıyorum ki devlet bunlarla başa çıkacak boyutta. Ama birileri bedel ödeyecek. Bu toplumun bedel ödemeye tahammülü yoktur. Bugün DEAŞ tiyatrosunu izliyoruz. Yakın bir zamanda 6 Şubat depreminden bir hafta önce ülkeye bir gemi girdi. 3 gün Dolmabahçe'nin önüne demirledi. Israrla ne aradığı soruldu. O gemiye 3 gün boyunca ne giren ne çıkan oldu. Kağıthane'de deprem oldu. Birileri bu ülkede bir şey yapmak istiyor. Komplo teorisi de diyebilirsiniz tabi bunlara.