Ergenekon'da tahliyeler peş peşe geliyor
Ergenekon sanıkları Tuncay Özkan, Levent Göktaş, Sedat Peker, Kemal Kerinçsiz, Alparslan Aslan, Dursun Çiçek, Yalçın Küçük, Hasan Iğsız, Alaaddin Sevim, Teğmen Mehmet Ali Çelebi, Şener Eruygur, Merdan Yanardağ, Doğu Perinçek, Muzaffer Tekin, Hikmet Çiçek, Levent Ersöz ve Oktay Yıldırım için tahliye kararı çıktı, ancak Peker ile Dursun Çiçek başka cezaları nedeniyle tahliye edilemeyecek. Veli Küçük'ün tahliye talebi ise reddedildi. Bu arada 13'üncü Ağır Ceza'nın tahliye taleplerini reddetmesine HSYK'dan yanıt geldi: Yetki gaspı yaptılar
* 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi (ACM) Ergenekon Davası’nda 35 sanığın tahliye talebini reddetti. Bu kararın açıklanmasından kısa süre sonra bu kez 21. Ağır Ceza Mahkemesi talepleri reddedilen aynı sanıklardan Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Sedat Peker için tahliye kararı verdi.
* HSYK ise, 13. ACM'nin açıklamasından sonra "Anayasa'ya göre mahkeme kurma ve kaldırma yetkisi TBMM'ye aittir" açıklaması yaptı ve "13'üncü Ağır Ceza yetki gaspı yaptı" dedi
* 2. ağır ceza mahkemesi Tuncer Kılınç, Mehmet Eröz, Serdar Öztürk ve Aykut Metin Şükre'nin tahliye taleplerini yarın görüşecek.
Ergenekon Davası’ndan tutuklu bulunan aralarında İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek, gazeteci Tuncay Özkan, emekli Tuğgeneral Veli Küçük’ün de aralarında bulunduğu 35 sanığın tahliye talebi oy birliğiyle reddedildi. 16 sayfalık kararda Ergenekon Davası’na bakan Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile üye hakimler Sedat Sami Haşıloğlu ve Hüsnü Çalmuk’un imzası bulunuyor.
Oybirliğiyle alınan kararda, 6 Mart 2014 günü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylanarak Resmi gazetede yayınlanmasıyla yürürlüğe giren yasa gereği azami tutukluluk süresinin 5 yıl olması ve sanık Mehmet İlker Başbuğ hakkında Anayasa Mahkemesince verilen 6 Mart 2014 tarihli ihlal kararı nazara alınarak tahliye talebinde bulundukları belirtildi.
"GEREKÇELİ KARARIN ÖNEMLİ BİR KISMI YAZILMIŞTIR"
Dava hakkında genel bilgilerin verildiği kararda, 20 Ekim 2008’ de duruşmaları başlayan Ergenekon Silahlı Terör Örgütü Davası’nın 5 Ağustos 2013’ te sona erdiği hatırlatıldı. Kararda, "Mahkememizin kısa kararında ayrıca, bir kısım sanıklar hakkında 125 suçtan beraat, 9 sanık hakkında düşme, 7 sanık hakkında tefrik, 6 sanık hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Ergenekon Silahlı Terör Örgütü yöneticiliğinden, üyeliğinden ve diğer suçlardan dolayı sanıklara, 05 Ağustos 2013 tarihinde değişik cezalar verilmiştir. Ancak karar kesinleşmemiş olup gerekçeli kararın yazımı devam etmektedir. Gerekçeli kararın önemli bir kısmı yazılmıştır" denildi.
"ÇOK SANIK HAKKINDA AĞIR CEZALAR TAKDİR EDİLMİŞTİR"
Kararda, "Yargılama sonunda, Ergenekon diye bir örgüt olduğu, bu örgütün yapısı, eylemleri ve belgeleri dikkate alındığında mevcut yasalara göre silahlı bir terör örgütü olduğu, bu silahlı terör örgütünün bir derin devlet yani Gladyo /Kontrgerilla yapılanması olduğu ve esas olarak Türk Silahlı Kuvvetleri içinde yasadışı olarak oluşturulup faaliyet gösterdiği, mensupları arasında asker-sivil toplumun her kesim ve statüsünden insanların bulunduğu, bu örgütün toplumda kaos oluşturmaya yeterli nitelik ve nicelik olarak vahamet arz eden miktarda kayıt dışı mühimmata sahip olduğu gibi hususlar mahkememiz tarafından sabit görülmüş, mahkememiz tarafından bu nedenle müebbet hapis dahil bir çok sanık hakkında ağır cezalar takdir edilmiştir" ifadelerine yer verildi.
"ERGENEKON SİLAHLI TERÖR ÖRGÜTÜ, KARIŞIK BİR İLİŞKİLER YUMAĞI"
Kararda şu ifadelere yer verildi:
"Yapılan yargılamada, Türkiye’deki derin devletin adı olan Ergenekon Silahlı Terör Örgütünün çok karışık bir ilişkiler yumağına sahip olduğu görülmüştür. Örgütün yargılanan ve mensuplarının cezalandırıldığı belli bir kısmı açığa çıkarılmış ise de, bazı hücrelerine ulaşılamadığı görülmüştür. Yine Ergenekon Terör Örgütü’ nün bazı birimleri ve uzantıları hakkında dosya kapsamına göre isabetli yorum yapılabilmesi mümkün olsa da, bunlarla alakalı dosyada hukuki olarak yeterli delile ulaşılamadığı ortadadır. Bu yüzden bunların ayrı bir soruşturma ile ortaya çıkarılmasının mümkün ve gerekli olduğu düşünülmektedir."
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Karar şu ifadelerle tamamlandı: "İzah edilen hususlar ve davanın henüz kesinleşmemiş olması dikkate alındığında, mahkememizin 27 Temmuz 2012 tarihli oturumunda tüm tutuklu sanıklar için belirtilen ortak gerekçeler ile birlikte her bir sanık için belirtilen özel gerekçenin (g) bentlerinde ayrıntılı şekilde, Tutuklu sanıkların tutuklamayı gerektirir mevcut somut delillerin gösterildiği ve bu gösterilen gerekçeler doğrultusunda sanıkların suçları sabit görülerek haklarında ağır müeyyideleri gerektiren cezaların tayin edildiği, sanıkların psikolojik harekat, kara propaganda yapmak suretiyle görsel ve yazılı medyayı, milletvekillerini, kamu oyunu, yargılama mercilerini etkileme, yönlendirme ihtimallerinin bulunması, davayı itibarsızlaştırma ve kaçma şüphelerinin bulunması, hükümle birlikte haklarında yakalama kararı çıkarılan bir kısım sanıkların halen yakalanamamış olmaları, daha önce haklarında yakalama kararı çıkartılıp firari durumda bulunan ve dosyamızdan tefrik edilen sanıklarından henüz yakalanamamış olmaları, Sanıkların, halen hükmen tutuklu durumunda olmaları, almış oldukları cezaların miktarları, 19 sanık hakkında müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiş olması, daha önceki gerekçelerimizde dikkate alınarak sanıkların tutukluluk hallerinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi uygulamalarında tutuklama için makul suç şüphesinin dahi yeterli görüldüğünün AİHM içtihatlarında da kabul edildiği, bu nedenlerle atılı suçları işledikleri sabit olan tutuklu sanıklar haklarında daha hafif koruma tedbiri olan adli kontrol tedbiri uygulanmasının yetersiz kalacağı yönündeki 05 Ağustos 2013 tarihli kararımızda herhangi bir değişiklik bulunmadığından ve bu sanıkların AİHM kararlarından ve Yargıtay Genel Ceza Kurulu kararlarından da hükmen tutuklu statüsünde olup bu sürede geçen zamanın tutukluluktan sayılmadığı ve kanunen tutuklu olmadıkları anlaşıldığından, bu konuda kanunen bir karar verilmesi imkanı da bulunmadığından, sanıkların vaki taleplerinin reddine oy birliğiyle karar verildi"
TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLEN SANIKLAR ŞÖYLE:
1-Levent Göktaş
2-Mehmet Fikri Karadağ
3-Özkan Kurt
4-Ulaş Özel
5-İsmail Sağır
6-Mehmet Demirtaşyin Öz
7-Hasan Ataman Yıldırım
8-Levent Ersöz
9-Muzaffer Tekin
10-Sedat Peker
11-Boğaç Kaan Murathan
12-Semih Tufan Gülaltay
13-Mustafa Dönmez
14-Veli Küçük
15-Fikret Emek
16-Kemal Kerinçsiz
17-Serdar Öztürk
18-Yalçın Küçük
19-Aykut Metin Şükre
20-Ergün Poyraz
21-İbrahim Şahin
22-Kemal Aydın
23-Doğu Perinçek
24-Mehmet Bedri Gültekin
25-Turhan Özlü,
26-Erkan Önsel,
27-Hikmet Çiçek
28-Mehmet Deniz Yıldırım
29-Hikmet Çiçek
30-Hasan Atilla Uğur
31-Ahmet Tuncay Özkan
32-Durmuş Ali Özoğlu
33-Mehmet Zekeriya Öztürk
34-İsmail Yıldız
35-Oktay Yıldırım
Bu kararın açıklanmasından kısa süre sonra bu kez 21. Ağır Ceza Mahkemesi aynı sanıklardan 3’ü için, Tuncay Özkan ve Levent Göktaş ve Sedat Peker için tahliye kararı verdi.
NAZLICAN ÖZKAN: KAVUŞUYORUZ... 1994
Çağlayan Adliyesi'nde ise sanık avukatları açıklama yaptı. Avukat Serkan Günel, 21. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Tuncay Özkan ve Levent Göktaş hakkında tahliye kararı verdiğini söyledi. Tuncay Özkan'ın kızı Nazlıcan, Twitter hesabından ''Kavuşuyoruz... 1994'' diye yazdı.
Avukatları ise şunları söyledi:
Arkadaşlar biliyorsunuz gündem Ergenekon tutuklulukları üzerine. Başından beri savunma o yargılamada sanıkların mağdur olduğunu söylüyordu. İş farklı bir mecrada ilerliyor. Biliyorsunuz gerekçeli kararını yazmadı. Bu kararın yazılmamasını AYM bir mağduriyet olarak gördü ve Başbuğ’un hak ihlaline uğradığını tespit etti.
Bugün aynı mahiyette olan diğer sanıklarla ilgili olarak başvuru için Çağlayan Adliyesi'ne geldik. Bizim savunma olarak bir an önce haksız durumun sona erdirilmesinden başka isteğimiz yok. 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin açıkladığı bir takım tartışmalara kesinlikle girmiyoruz. Biz sadece tutuklu olan insanların özgürlüklerine kavuşması noktasında çaba sarf ediyoruz. Dilekçelerimizi sunduk. Olumlu ya da olumsuz mahkemelerin vereceği karara saygı duymak için buradayız.
'13'ÜNCÜ AĞIR CEZA KENDİNİ HALA YÜRÜRLÜKTE GÖRÜYOR'
13. Ağır Ceza Mahkemesi belki kendisini hala yürürlükte var kabul ediyor olabilir ama bunun öyle olmadığını AYM’nin geçtiğimiz hafta mahkeme kararlarından gördük. Bütün avukat arkadaşlarımız, sabahtan beri bekliyor. Özellikle bazı dosyalarda İstanbul 13 Ağır Ceza’nın, bilgisayarın bir tuşuna basmasını bekliyor. UYAP üzerinden görebilmek için, 13. Ağır Ceza'nın vereceği bir UYAP yetkisine muhtaçlar. O olmadığı sürece işlemler de tıkanıyor.
Türkiye Cumhuriyeti’nin yargı sistemi bu şekilde gündeme gelmemeli. Bu işler seri biçimde yürümeli. Kim ne söylerse söylesin olan yine cezaevindekilere oluyor. Bizim bir an önce beklentimiz olumlu ya da olumsuz adil verilecek kararlar
Yukardan gelen bilgilere göre 21’nci ağır mahkemesinin Levent Göktaş, Tuncay Özkan hakkında tahliye kararı mevcut.
Bilindiği üzere İstanbul eski Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi, yetkileri kaldırılmış ancak hala elindeki davaları devam ettirmek üzere, tasfiye halinde göreve devam etmekteydi. Ancak Başbuğ’un tahliyesinden sonra, Cumhurbaşkanı'nın onayladığı son yasayla birlikte, ÖYM’lerin tamamı el çekmek üzere kapatılmıştır. Dolayısıyla bu saatten sonra, ellerinde olan dosyaları devam ettirme şansları yoktur. Sadece ve sadece hüküm verilen dosyalarla ilgili kendilerine 15 günlük gerekçeli karar yazma süresi tanınmıştır.
Buradan çıkacak çeşitli mahkemelere dağılmış olan tahliye kararları hukuken geçerli kararlardır. Gözümüz kulağımız çıkacak tahliye kararlarında.
- Asgari ücrette sona geliniyor! İşte konuşulan son rakamlar
- Memur ve emeklilerin gözü maaş zammında! İşte beklenen oranlar
- Memurlar için en kritik hafta! 2024 yılı bitmeden bunları yapın
- 100 milyon euroluk turizm yatırımı
- LC Waikiki, iki cesur kararla global marka yolculuğunun rotasını çizdi! Zeytinburnu’ndaki bir atölyeden 61 ülkeye