Kan uyuşmazlığı olan anne-baba adayları dikkat! 72 saat çok kritik: Bebeğin kan grubu pozitifse...
Anne-baba arasında kan uyuşmazlığı bulunduğunda hamilelik sürecinde yaşanabilecek risklere dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Cevahir Tekcan, önlem alınmadığı takdirde bebeğin yaşayabileceği sorunları sıraladı. Hamileliğin 28. haftasında yapılan iğneyi hatırlatan Tekcan, doğum sonrası için de uyardı: Bebeğin kan grubu pozitifse ilk 72 saat çok kritik!
Büşra Özbelli Gürsoy / Posta.com.tr | Gebelikte kan uyuşmazlığı, anne ve bebek sağlığı üzerinde ciddi etkiler yaratabilen önemli bir konu. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Cevahir Tekcan, bu konuda alınması gereken önlemleri anlattı.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Cevahir Tekcan, insanların A, B, AB ve 0 olmak üzere dört kan grubuna sahip olduğunu belirtti ve bu kan grupların da kendi aralarında pozitif ya da negatif olmak üzere ikiye ayrıldığını vurguladı. Eğer kırmızı kan hücresi RH proteini denilen bir proteini içeriyorsa, RH pozitif bir kan grubuna sahip olunurken, eğer RH proteini içermiyorsa, RH negatif bir kan grubuna sahip olunuyor. Toplumumuzun yüzde 85'i RH pozitif olduğu biliniyor, yani RH negatiflik nadiren görülüyor.
KAN UYUŞMAZLIĞI İKİYE AYRILIR
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, gebelikte kan uyuşmazlığının ikiye ayrıldığını söyledi.
ABO Uyuşmazlığı: Annenin 0 kan grubunu taşıdığı, bebeğin ise A, B veya AB olduğu durumlarda gözlenen bir durumdur.
RH Uygunsuzluğu: Gebelikte tehlikeli olan ve halk arasında yaygın olarak kan uyuşmazlığı olarak bilinen durumdur. Burada anne RH negatiftir, bebek ise RH pozitiftir. Bebeklerin geneline baktığımızda genellikle RH pozitif kan grubuyla doğarlar.
"DOKTOR, ANNE ADAYINDAN TAHLİLLERİ İSTER"
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, gebeliğin başında, anne adayından birtakım gebelik tahlilleri istendiğini, bu testler arasında mutlaka kan grubunu belirlemenin de yer aldığını çünkü bazen kişilerin kan gruplarını yanlış bilebildiklerini söyledi.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, ayrıca hastanın hikayesinde bazı kritik noktaların sorgulanması gerektiğine dikkat çekti:
“Anne adayının daha önce doğum yapıp yapmadığı, doğum yaptığı bebeğin kan grubu, düşük yapıp yapmadığı, düşük tehdidi yaşayıp yaşamadığı, doğum öncesinde kanaması olup olmadığı, herhangi bir travma geçirip geçirmediği, gebelik sırasında invaziv prosedürler (örneğin amniyosentez) yapılıp yapılmadığı, ektopik gebelik öyküsü olup olmadığı, gebe kalmadan önce RH pozitif kan transfüzyonu yapılıp yapılmadığı ve kemik iliği nakli öyküsü olup olmadığı sorgulanmalıdır.”
Bu sorgulamalar yapıldıktan sonra genellikle ilk gebeliklerde doğumdan sonra annenin antikor üretimini engellemek için Anti-D immün globulin uygulanması gerektiğini vurgulayan Tekcan, 'İlk gebelikte Anti-D immün globulin uygulanıp uygulanmadığının sorgulanması önem taşıyor.' dedi.
"BEBEĞİ RH POZİTİF KANI ANNENİN KAN DOLAŞIMINA GEÇİYOR"
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Cevahir Tekcan, 'Anne-baba arasında kan uyuşmazlığı bulunduğunda hamilelik sürecinde yaşanabilecek riskler neler?' sorusuna yanıt verdi.
RH uygunsuzluğu olması için RH negatif bir kadının RH pozitif bir erkekle evlenmesi gerekiyor. Gebelikte, eğer kadın RH pozitif bir bebek taşıyorsa, doğumda, düşük veya kürtaj sırasında ya da kadın karnına bir travma aldığında bebeğin RH pozitif kanı annenin kan dolaşımına geçiyor. Bu durumda anne vücudu, RH pozitif kana sahip eritrositleri yabancı olarak algılar ve antikor üretiyor. Genellikle bu antikor üretimi ilk gebelikten sonra oluşuyor. Bu nedenle RH uygunsuzluğunda ilk gebeliklerde risk gözlenmezken, ikinci gebeliklerde eğer gerekli önlemler alınmazsa bebekte birtakım problemlere neden olabiliyor.
ÖNLEM ALINMADIĞI TAKDİRDE BEBEĞİN YAŞAYABİLECEĞİ SORUNLAR
Kan uyuşmazlığına dair önlemler alınmadığında dünyaya gelen bebek ileride ne gibi sorunlar yaşayabilir?
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, eğer RH uygunsuzluğu zamanında tedavi edilmezse, bebek doğduktan sonra eritrosit yıkımına bağlı olarak bilirubin seviyesinin artacağını ve bebekte ağır sarılık gelişeceğine dikkat çekiyor. Bu da bebeğin beyin ve sinir sistemine hasar verebiliyor. Bu çocuklarda ilerleyen dönemde işitme kayıpları, körlük, beyin hasarı, öğrenme güçlüğü ve hatta ölümle sonuçlanabiliyor. İkinci gebeliklerde anne kanından bebeğe geçen antikorlar bebeğin kan hücrelerine saldırarak ciddi kansızlığa, sarılığa, karaciğer ve kalp yetmezliğine, beynin oksijensiz kalmasına ve bebek ölümlerine neden olabiliyor. Bu nedenle tedavi edilmemiş kan uyuşmazlığında bebeklerin bilirubin seviyesinin takip edilmesi ve hızla düşürülmesi önem taşıyor. Bu, bebeğin gelecekte bu tür problemlerle karşılaşmaması için gerekiyor.
28. HAFTADA ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİN DNA'SINA BAKILABİLİYOR
Gebelik sırasında anne karnındaki bebeğin DNA'sına bakılarak kan grubu tayini yapılabiliyor. 28. hafta civarında anne kanında bebeğin DNA'sına bakılarak kan grubu tespit edildiyse ve bebek RH pozitifse, 28. haftada profilaktik amaçla Anti-D immün globulin uygulanabiliyor.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, eğer böyle bir imkan yoksa, doğum sırasında bebeğin kan grubu tespit edilip RH pozitif olduğu anlaşılırsa daha sonraki gebelikleri korumak için Anti-D immün globulin ilk 72 saatte uygulanması gerektiğini belirtti.
"Bir annenin gebelik sırasında RH uygunsuzluğu yaşama potansiyeli varsa, yani bir anne RH negatifse ve RH pozitif bir eşle evliyse, genellikle 28. haftada profilaktik olarak Anti-D immün globulin denilen bir iğne yapılıyor. Bebek doğduktan sonra kan grubuna bakılıyor. Eğer bebek RH pozitifse, doğumdan sonraki ilk 72 saat içinde yine Anti-D immün globulin veriliyor. Anti-D immün globulin dozu genellikle 300 mikrogram oluyor."
YURT DIŞINDAN GETİRİLİYOR
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Tekcan, bu iğnenin Türkiye'de üretilmediğini ve yurt dışından getirildiğini belirtiyor ve RH uygunsuzluğunu önlemek ve kadının diğer gebeliklerini korumak için bu immün globulinin mutlaka doğumdan sonra uygulanması gerektiğini söylüyor.