Küçük Lina'yı öldürüp derin dondurucuda saklayan caniler için istenen ceza belli oldu

Gaziantep'te Melisa İlhan 2 çocuğunun babası Abdurrahman Erbay'dan ayrıldı ve geçen yıl resmi olarak boşandı. Eşinden ayrılan Melisa İlhan, beraberinde çocukları 3 yaşındaki Lina Nazlı ve 1,5 yaşındaki Naime Ceyda'yı da yanına alarak ortaokul arkadaşı olan Muhabbet Toz ile birlikte yaşamaya başladı. Melisa İlhan bir süre sonra Muhabbet Toz'un sevgilisi Mehmet Aksu tarafından çocuklarının rehin alınarak fuhşa zorlandığını iddia etti. ​Çocuklarını göremeyince babaları Abdurrahman Erbay'ı arayan Melisa İlhan, konuyu anlattıktan sonra birlikte polis merkezine giderek şikayetçi oldu. Ancak, polisin yaptığı araştırmada çocuklar bulunamadı. 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İstanbul'da beklenen büyük deprem! Prof. Dr. Naci Görür 'Endişe ediyorum' diyerek uyardı

Haberi Görüntüle

ÇOCUKLARDAN NAİME SAĞ, LİNA İSE ÖLÜ BULUNDU

Geçen yıl Eylül ayında yaşanan bu olaydan bir hafta sonra bir televizyon programına katılan Melisa İlhan, kayıp olan kızlarının bulunmasını istedi. Melisa İlhan'ın yaşadıklarını anlattığı programa telefonla katılan bir kadın bakıcılığını yaptığı söylediği küçük kızı Naime’yi polis ekiplerine teslim etti. Bu sırada televizyon programını arayan Mehmet Aksu, kayıp olarak aranan Lina Nazlı Erbay’ın öldüğünü belirterek cesedini Seyrantepe Mahallesi’ndeki bir giyim mağazasında, derin dondurucuda saklandığını söyledi. Ekipler gittikleri giyim mağazasındaki derin dondurucuda Lina'nın cansız bedenine ulaştı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Mehmet Aksu ile Muhabbet Toz, tutuklandı.

İDDİANAME HAZIRLANDI

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklu sanıklar Mehmet Aksu ile Muhabbet Toz hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede çocuklarını göremeyen Melisa İlhan’ın geçen yıl Eylül ayında boşandığı eşi Abdurrahman Erbay’ı aradığı ve çiftin polis merkezine şikayette bulunduğu belirtildi. Çiftin şikayetinin ardından suçlanan Muhabbet Toz ve Mehmet Aksu’nun adreslerinde yapılan aramalarda çocuklara ulaşılamadığı ve iki şüphelinin ifadesi alınarak serbest bırakıldığı vurgulandı.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İstanbul'un göbeğinde yan bakma cinayeti

Haberi Görüntüle

İddianamede, bu olaydan bir hafta sonra Melisa İlhan’ın televizyon programına katıldığı, kayıp çocuklardan Naime Ceyda’nın bakıcısının yayına bağlanmasıyla bulunduğu, Mehmet Aksu’nun ise polisi arayarak yer göstermesiyle Lina Nazlı Erbay’ın cesedine derin dondurucuda ulaşıldığına değinildi.

Lina Nazlı Erbay’ın otopsisinde vücudunun birçok yerinde ısırık izleri ve sigara yanığına bağlı yanık izlerine rastlandığına değinilen iddianamede, sanıklardan Mehmet Aksu’nun ifadesinde Lina'nın Muhabbet Toz tarafından öldürüldüğünü söylediğine yer verilerek, "Melisa ve 2 çocuğu daha önce bir rezidansta kalıyor ve fuhuş yapıyordu. Ben bu durumdan rahatsız olduğum için Muhabbet Toz’a Burç Mahallesi’nde yeni bir ev kiraladım. Melisa da 2 çocuğuyla bu eve geldi ama ben fuhuş yapmaya devam ettiği için kalmasına izin vermedim. Melisa, kiraladığı rezidansta fuhuş yapmaya devam ediyordu, çocukları ise Muhabbet'in yanında kalıyordu. Tarihi tam olarak hatırlamıyorum ama şubat ayı sonu veya mart ayının ilk günleri bana; 'Melisa'nın büyük çocuğu Lina Nazlı çok kötü, hemen yanıma gel' şeklinde mesaj attı. Ben de bunun üzerine Muhabbet'in kaldığı eve gittim. Eve girdiğimde Lina Nazlı, televizyonun bulunduğu odada yerde halının üzerine sırt üstü hareketsiz yatıyordu. Muhabbet ise belini duvara dayamış, her iki elini çenesine dayamış korku ve panik halinde yere çömelmiş oturuyordu. Ben Lina'nın nabzını kontrol ettim, nabzı atmıyordu, sonra kalp masajı yapmaya başladım. Bu sırada Muhabbet'e ne olduğunu sordum. Muhabbet bana, 'odada sağa sola koştu bağırdım durmadı, ben de sinir haliyle kafasına iki defa vurdum yere düştü, bu şekilde hareketsiz kaldı, ne yapacağımı bilemedim seni aradım, yardım istedim' dedi. Kendisine kızdım ve kolonya getirip yüzüne döktüm ama en küçük bir tepki yoktu ve Lina Nazlı'nın öldüğünü anladım. Muhabbet'e birkaç kez ambulansı ve polisi aramasını, olanı anlatmasını ve ne yapılacaksa yapılmasını söyledim. Ben çocuğun battaniyeye sarılı cesedini kucağıma aldım. Muhabbet diğer odada uyuyan Naime Ceyda'yı kucaklayıp bizim odaya getirdi, ben de ölmüş olan çocuğun cesedini yan odaya götürüp çekyatın üzerine battaniyeye sarılı vaziyette bıraktım. Muhabbet bana, 'bu çocuğun cesedini yakayım, parçalarını bir yere gömeyim, kurtulayım' dedi. Ben de 3 çocuğum olduğunu ve böyle bir şey yapamayacağımı söyledim. Bunun üzerine bana iş yerime götürüp, derin dondurucu alarak, cesedi dondurucuya koymayı teklif etti. Ceset sürekli gözümüzün önünde olacağı için kimsenin bulma ihtimali olmayacağını söyledi. Ben buna da karşı çıktım ama ısrar edince kabul etmek zorunda kaldım. İş yerime yakın bölgede 5 bin liraya bir derin dondurucu satın aldık. Bir saat sonra derin dondurucuyu iş yerine getirdiler. Biz de Muhabbet ile aracıma binerek evden Lina Nazlı'nın battaniyeye sarılı cesedini iş yerine getirip, derin dondurucunun içerisine koyduk" dediği belirtildi.

Sanıklardan Muhammet Toz ise savunmasında Lina Nazlı'nın annesi ve sevgilisi Mehmet Aksu'nun şiddetine maruz kaldığını öne sürdü. Melisa İlhan'ın hasta olan çocuğu Lina Nazlı'yı hastanede tedavi ettirmeyerek eve getirdiğini ve hem Lina Nazlı hem de Naime Ceyda'ya kendisinin baktığını öne süren Muhammet Toz’un iddianameye yansıyan ifadesinde, "Mehmet bana ev kiralamıştı. Melisa fuhuş yaptığı için bu eve fazla gelmiyordu anca iki çocuğuna ben bakıyordum. Melisa, hem Lina Nazlı hem de Naime Ceyda'yı zaman zaman darbederdi. Özellikle Lina Nazlı'yı darbettiği gibi kolunu ve bacaklarını ısırırdı. Arkadaşım olan Mehmet Aksu da birkaç kez evde alkol alırken bu çocukların ağlama sesine sinirlendiği için Lina Nazlı'yı kolundan ve bacağından birkaç kez ısırıp bağırdığını görmüştüm. Olay günü Lina Nazlı'yı kucağıma aldım, kendisine yemek yediriyordum. Ancak Lina Nazlı taşkınlık yapmaya başladı. Yemek yemedi, kucağımdaydı. Ben de kendisini iki elimle sert şekilde sallayıp akıllı olmasını istediğim bir anda sallamanın da etkisiyle dengesini kaybederek sandalyenin üzerinde oturur vaziyette iken kucağımdan kafa kısmı yere beton zemine gelecek ve sert bir şekilde kafası üstü düştü. Yere düşünce bir anda hareketsiz kaldı. Hiç tepki vermeyince Mehmet'i aradım, o da geldi kalp masajı yaptı ama çocuk ölmüştü. Mehmet ile birlikte oturup karar verdik. Bu çocuğu önce yakalım diye düşündük. Daha sonra yakmaktan vazgeçtik. Son olarak gidelim bir derin dondurucu alıp iş yerine çocuğun cesedini de içine koyalım, bu şekilde cesedin kokusu olmaz, aynı zamanda gözümüzün önünde olur, diye düşündük. Lina'nın cesedini çarşafa sarıp eve bıraktık. Ceyda Naime'yi alarak evden ayrıldık ve çocuğu Mehmet bir bakıcıya bıraktı. Mehmet bana aynı gün otelde bir oda tuttu. Geceyi otelde geçirdim, bir gün sonra Mehmet beni aldı ve gidip evden cesedi alıp, satın aldığı ve iş yerine getirilen derin dondurucuya koyduk" dediğine yer verildi.

Öte yandan Muhabbet Toz, Lina’nın otopsisinde vücudunda belirlenen ısırık ve sigara yanığı izlerinin nasıl oluştuğunu bilmediğini ve kendisinin yapmadığını da iddia etti.

MEHMET AKSU, ISIRMIŞ

Mehmet Aksu da savunmasında Lina’yı ısırmadığını ve vücudundaki sigara yanığı izleriyle ilgisinin bulunmadığını öne sürdü. Ancak, DNA örnekleri ile yapılan inceleme sonunda Lina’nın vücudundaki ısırık izlerinin Mehmet Aksu’ya ait olduğu tespit edildi. Yapılan incelemede ayrıca Lina’nın vücudundaki ısırık izlerinin ölümünden önceki bir haftalık süreçte oluştuğu da belirlendi.

MÜEBBET HAPİS İSTEMİ

İddianamede Lina Nazlı Erbay’ın ölümüne yol açtığı belirlenen Muhabbet Toz hakkında ‘Çocuğa karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘çocuğa karşı eziyet’ suçundan ise 8 yıla kadar hapis cezası istendi. İddianamede tutuklu sanık Mehmet Aksu hakkında ise ‘çocuğa karşı kasten öldürmeye yardım etme’ ve ‘çocuğa karşı eziyet’ suçlarından cezalandırılması istendi. Ağır Ceza Mahkemesince iddianame kabul edilirken, tutuklu sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Eski sevgilisini öldüren sanık: Bu adamdan kurtulamadık, şehir değiştirdik, yine kurtulamadık

Haberi Görüntüle