Son dakika belirtiler haberleri ile ilgili Posta.com.tr'ye eklenen tüm haberler bu sayfada yer almaktadır. Geçmişte yaşanan belirtiler gelişmeleri, bugün yaşanan en flaş gelişmeler ve çok daha fazlası sürekli güncel olan belirtiler haber sayfamızda...
Hematoloji Bilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Hasan Göze, "Hemofili A yaklaşık her 5 bin erkek doğumda bir görülürken, Hemofili B ise her 30 bin erkek doğumda bir görülür" dedi.
Soğuk kış günlerinin en rahatsız edici hastalıklarından biri, balgamlı öksürük, hırıltılı nefes ve zorlayıcı nefes darlığıdır. Bu belirtiler, yalnızca bedensel sağlığı değil, ruhsal durumu da olumsuz etkiler. Fakat geleneksel tedavi yöntemleri ve doğal karışımlar, bu sorunların çözümünde etkili olabiliyor. Pekmez ve tahin, yüzyıllardır hem besleyici hem de tedavi edici özellikleriyle bilinen güçlü doğal gıdalardır. Peki, bu iki besin birleştiğinde ne gibi mucizeler yaratabilir?
Prof. Dr. Eda Kepenekli, "RSV respiratuar sinsityal virüs olarak biliniyor. Dünya genelinde bebeklerde ve erken çocukluk döneminde alt solunum yolu enfeksiyonlarının en önemli nedenleri arasında yer alıyor. Genellikle soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarına neden olsa da aynı zamanda akciğerleri etkileyip ciddi alt solunum yolu enfeksiyonlarına (zatürre ve bronşiyolit) yol açıyor" dedi.
İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Yılmaz Bilgiç, İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Esra Demir ile Diyetisyen Asya Naz Al, YKS’ye hazırlanan gençlerin sağlıklı bir beden ve zihinle sınava girebilmeleri için dikkat etmeleri gereken beslenme alışkanlıklarını anlattı. Uzmanlar, vitamin eksikliğinden, stresle başa çıkmaya, sağlıklı bir zihin için neleri yemek gerektiğinden su tüketimine kadar birçok konuda önemli uyarılarda bulundu.
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Samira Hüseynova, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun (DEHB) çocuklarda en sık görülen nörogelişimsel bozukluklardan biri olduğunu belirterek, bu durumun özellikle okul başarısını olumsuz etkilediğini vurguladı.
Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen Parkinson hastalığı, nörolojik rahatsızlıklar arasında en yaygınlarından biri olarak öne çıkıyor. Nöroloji Uzmanı Yüksel Dede, "Yapılan araştırmalara göre, 65 yaş ve üzerindeki bireylerde görülme sıklığı yüzde 1 civarındayken, ileri yaşlarda bu oranın daha da yükseliyor. Türkiye'de ise yaklaşık 150 bin Parkinson hastası bulunuyor ve bu sayının giderek arttığı belirtiliyor" dedi. Dr. Dede, hastalığın erken teşhis edilmesi halinde yaşam kalitesinin önemli şekilde yükseldiğini belirterek Parkinson'un uyarıcı olabilecek işaretlerine dikkat çekti.
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Samira Hüseynova, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun (DEHB) çocuklarda en sık görülen nörogelişimsel bozukluklardan biri olduğunu belirterek, bu durumun özellikle okul başarısını olumsuz etkilediğini vurguladı.
Parkinson hastalığı hakkında toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla her yıl 11 Nisan Dünya Parkinson Günü olarak kutlanıyor. Aynı zamanda 11 Nisan, hastalığı ilk tanımlayan doktor olarak bilinen ve hastalığa ismini veren James Parkinson'un da doğum günü. Bugüne özel açıklamalarda bulunan Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli Doç. Dr. Figen Bakıcı, "Parkinson hastalığını ortadan kaldıracak tedavi yok ama yönetmek mümkün" dedi.
Polen alerjisi, özellikle yaz ve bahar aylarında yaygın olan bir durumdur ve polenlerin havada yayılmaya başlamasıyla birlikte belirtiler artabilir. Polen alerjisinden korunmak için şu adımlara dikkat edebilirsiniz:
Soğuk kış günlerinin en rahatsız edici hastalıklarından biri, balgamlı öksürük, hırıltılı nefes ve zorlayıcı nefes darlığıdır. Bu belirtiler, yalnızca bedensel sağlığı değil, ruhsal durumu da olumsuz etkiler. Fakat geleneksel tedavi yöntemleri ve doğal karışımlar, bu sorunların çözümünde etkili olabiliyor. Pekmez ve tahin, yüzyıllardır hem besleyici hem de tedavi edici özellikleriyle bilinen güçlü doğal gıdalardır. Peki, bu iki besin birleştiğinde ne gibi mucizeler yaratabilir?
Dünya Parkinson Günü kapsamında açıklamalarda bulunan Nöroloji Uzmanı Dr. Makbule Deniz Borucu, toplumda hastalığa dair bilinen yanlışlara dikkat çekti. Borucu, “Parkinson hastalığı yalnızca ellerde titreme ile kendini göstermez. Harekette yavaşlama, yüz mimiklerinde azalma, küçük adımlarla yürüme ve koku alma duyusunun azalması gibi belirtilerle de başlayabilir. Parkinson hastalığının sadece ileri yaşlara özgü bir hastalık olarak algılanması yanıltıcıdır. Halk arasında yaşlılıkla özdeşleştirilen bu hastalık, genç yaşlarda da görülebilir. Özellikle erken evrede göz ardı edilen belirtiler, tanının gecikmesine ve hastalığın ilerlemesine neden olabiliyor” diye konuştu.
Genellikle geç evrede fark edilen yumuşak doku kanserleri, çocukluk çağında da ortaya çıkabiliyor. Prof. Dr. Ahmet Turan Aydın, "Yumuşak doku kanserlerinin yarısı çocukluk yaşında görülen atipik çizgili kas hücrelerinden kaynaklanan ve ender rastlanan kötü huylu tümörlerdir" diyerek, şüpheli kitlelerde zaman kaybetmeden ortopedik onkoloğa başvurulması gerektiğini vurguladı.
İşitme kaybının birçok nedeni olabileceğine dikkat çeken Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Murat Benzer, “Yüksek sese maruz kalmak en temel nedenidir. İşitme kaybınız varsa konuşmaları anlamakta, takip etmekte veya katılmakta zorluk çekebilirsiniz. Telefon görüşmelerini duymakta, çevrimiçi toplantılara katılmakta veya televizyon izlerken diyalogları takip etmekte zorlanabilirsiniz. İşitme cihazları gibi cihazlar işitme kaybını azaltabilir” dedi.
KARDİYOLOJİ Uzmanı Prof. Dr. Ertuğrul Okuyan, kalp krizinin çoğu kez göz ardı edilen sinyaller verdiğini belirterek risk faktörlerinin ve zamanında müdahalenin yaşamsal önemini vurguladı. Okuyan, “Kalp krizleri genellikle aniden ortaya çıkar gibi düşünülse de, aslında pek çok vakada öncesinde uyarıcı belirtiler görülebilir. Kalbin durması durumunda, ilk müdahale olarak hemen kalp masajına başlanmalı ve mümkünse elektriksel şoklama (defibrilasyon) uygulanmalıdır” dedi.
uzursuz bacak sendromunun nedenlerine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Hikmet Dolu, "Esas neden beyindeki dopamin dengesizliğidir. Bu durum beyinden kas hareketlerini kontrol edecek mesajların gönderilememesine yol açar. 40 yaş öncesi hastalarda görülen huzursuz bacak sendromu genelde genetiktir. Fakat her yaşta başlayabilir ve yaşla birlikte kötüleşme eğilimindedir" dedi.
Huzursuz bacak sendromunun nedenlerine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Dr. Hikmet Dolu, "Esas neden beyindeki dopamin dengesizliğidir. Bu durum beyinden kas hareketlerini kontrol edecek mesajların gönderilememesine yol açar. 40 yaş öncesi hastalarda görülen huzursuz bacak sendromu genelde genetiktir. Fakat her yaşta başlayabilir ve yaşla birlikte kötüleşme eğilimindedir" dedi.
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, uykuda solunum durması olarak tanımlanabilecek bu rahatsızlığın, iş ve sosyal hayatı etkilediğine, hatta trafik güvenliğini tehdit eden ciddi bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekti.
İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Mahir İğde, "Alerjik rinitten korunmanın en etkili yolu, alerjiye neden olan maddelerden uzak durmaktır. Özellikle astımı olan çocuklarda hemen doktora başvurulmalıdır. Ancak, çocuğunuzun alerjik rinit belirtileri varsa, belirtiler şiddetliyse veya uzun sürüyorsa, çocuğunuzun uyku veya okul başarısı etkileniyorsa da bir doktora başvurmanız gerekir" dedi.
The Lancet Global Health’in 185 ülkede gerçekleştirdiği araştırmaya göre dünya nüfusunun yüzde 67’sinin iyot, kalsiyum, demir gibi vitaminleri yeteri kadar almıyor. Vitamin eksikliğinin başka hastalıklara davetiye çıkardığını belirten Bütünleyici Sağlık ve Fonksiyonel Beslenme Uzmanı Melike Serengil Özçelik, “Günümüzde birçok insan yorgunluk, bağışıklık düşüklüğü, odaklanma problemleri ve kronik rahatsızlıklar gibi belirtiler yaşarken, bunun altında yatan sebeplerden biri de vitamin ve mineral eksiklikleri olabiliyor” dedi.
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Nurgül Bozkurt, Türkiye'de tüberküloz oranının sıklığının azaldığını belirterek hastalığın her 100 bin kişiden 14'ünde görüldüğünü söyledi.
The Lancet Global Health’in 185 ülkede gerçekleştirdiği araştırmaya göre dünya nüfusunun yüzde 67’sinin iyot, kalsiyum, demir gibi vitaminleri yeteri kadar almıyor. Vitamin eksikliğinin başka hastalıklara davetiye çıkardığını belirten Bütünleyici Sağlık ve Fonksiyonel Beslenme Uzmanı Melike Serengil Özçelik, “Günümüzde birçok insan yorgunluk, bağışıklık düşüklüğü, odaklanma problemleri ve kronik rahatsızlıklar gibi belirtiler yaşarken, bunun altında yatan sebeplerden biri de vitamin ve mineral eksiklikleri olabiliyor” dedi.
Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Nurgül Bozkurt, Türkiye'de tüberküloz oranının sıklığının azaldığını belirterek hastalığın her 100 bin kişiden 14'ünde görüldüğünü söyledi.
Akran zorbalığının dünyada yaygın bir sorun olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Büşra Pekkoç Baskıcıoğlu, "Araştırmalar, dünya çapında çocukların yaklaşık üçte birinin hayatlarının bir döneminde akran zorbalığına maruz kaldığını göstermektedir. Akran zorbalığıyla başa çıkabilmek için çocuklara zorbalıkla başa çıkma stratejileri öğretilmeli, güçlü sosyal bağlar kurmalarına yardımcı olunmalı ve aile-okul iletişimi güçlendirilmelidir" dedi.
Akciğer kanserinde beslenmenin öneminin altını çizen Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Gürhan Öz, "Akciğer kanseri tedavisinde beslenme, hastanın bağışıklık sistemini güçlendirmek, tedaviye bağlı yan etkileri hafifletmek ve genel yaşam kalitesini artırmak açısından kritik bir rol oynar. Akciğer kanseri hastalarının dengeli bir diyetle yeterli besin alması, tedavi sürecini daha iyi tolere etmelerine yardımcı olabilir" dedi.