'Estetik yaptırdım ayıp mı?'
Tasarımını yaptığı yüzüklerle Instagram'a poz verdi, ellerinin çirkin olduğunu söyleyenlerin tepkisini çekti. Onun için bunun hiç önemi yok. “15 yaşımdayken de ellerim böyleydi. Anneme çekmişim. Ne yapayım yani?” diyor. Her yaptığıyla ses getiren ama kafasına estiği gibi yaşamaya devam eden oyuncu-sunucu Pınar Altuğ ile söyleştik
Röportaj: Çağnur HATİPOĞLU
cagnurhatipoglu@gmail.com
Mücevher tasarımı yapmak planladığın bir şey miydi?
Bu nasıl ortaya çıktı ben de bilmiyorum. Eskiden “Takıları seviyorsun, mücevher markanı yarat” dediklerinde “Yapamam” diyordum. Sonra bir mücevher markasının yüzü olmam teklif edildi. İş büyüdü, şekil değiştirdi. Nihayet bu işe burnumu soktum. Günlük hayatımda kullandığım takılar gibi bir koleksiyon hazırladım.
Eğitim almadan nasıl yapabildin bunu?
Elime kağıt kalem alıp saatlerce mücevher tasarımı yapmadım. Ben ustalara aktardım, onlar çizdi, görüşüm alındı... Böyle ilerledik. Sonuçta istediğim modeller çıktı.
Koleksiyonun annenin adını taşıyor değil mi?
Evet. Selma. Çünkü bana mücevheri sevdiren kişi, annemdir. Küçükken annemin altın kutusundaki takılarını takıp şarkı söylemeye bayılırdım. Şimdi böyle dedim diye paşa torunu gibi algılanmayayım (gülüyor). Annem taklit kullanmazdı. Bana da hep “Sahtelere para vereceğine gerçek altın ya da pırlanta al” derdi. “Gidip o kadar para vereceğim, sonra modası geçecek, parama yazık olacak” derdim, “Al, bir kenarda dursun, sen kullanmazsan kızın olur, o kullanır” diye cevap verirdi.
‘Dolaba da koysam nafile’
Eşin Yağmur Atacan’ın seni aldattığını öğrensen ne yaparsın? Onu kaybetmekten korkar mısın?
Böyle birşey olursa “Herkes kendi yoluna” derim. Benimse benimdir, değilse değildir. Kıskanç değilimdir. “Sağa-sola niye baktın?” diye onu yanımda mı tutacağım? Kafasına koymuşsa yapar. Onu dolaba bile kapatsam gidecekse gidecektir. Bana olan duygularını kaybetmiş bir adamın yanımda bulunmasının ne anlamı var? Ben “Aman başımda bir adam olsun” diyen bir kadın değilim. Kocamı çok sevdiğim için yanındayım.
Geçen yıl Yağmur’a silahlı saldırıda bulunuldu, yaralandı. Bunu kim ve niçin yaptı?
Gerçekten bilmiyoruz. Aklımızın ucundan geçmezdi o olay. Yağmur etliye sütlüye karışmaz, düz ve çok nettir. Olayla paniğe kapıldık tabii, şimdi hazmetmiş durumdayız. Haberlerdeki onu-bunu kesenlerin bizden uzak olduğunu onu-bunu kesenlerin bizden uzak olduğunu düşünürdük. Meğer değilmiş. Artık bilinçli yaşıyoruz. Eskiden Su aniden çıkmasın diye yolu kontrol ediyorduk, şimdi karşıdaki arabanın neden o kadar hızlı geldiğini düşünüyoruz.
“Kocam küçükmüş, sana ne?”
Hep canı ne istiyorsa yapan, eleştirilerle hareket etmeyen bir kadın oldun.
Bir dönem başkalarının isteklerine uydum. Sonra baktım ki ben, ben olmaktan çıkıyorum. Makyajsız sokağa çıkılmazmış. Ben çıkıyorum. Markete giderken de makyaj yapılmaz ki. Kocam küçükmüş. Evet. Sana ne? Sen evlenmedin ki ben evlendim.
Evde nasıl giyinirsin?
Çok şık. Altım başka, üstüm başka, kafamda topuzla olmam. Eşofmanla bile geziyorsam düzgün olur. Bozuk ojeyle dolaşmam. Ojesiz gezmeyenler kulübünün üyesiyim.
‘Annemin eline benzemiş’
Ellerinin yaşlı olduğu söylemi geçen haftaya damgasını vurdu.
Ahh evet. Mücevher markamın yüzüklerini Instagram’da elimde göstermek istedim. Ellerim hiç pamuk gibi olmadı. 15 yaşındayken de ellerim böyleydi. Annemin ellerine benzemiş. Çirkin de olsa el bu, yapacak bir şey yok. Ama bana demediklerini bırakmadılar. “Tabii yaşlandın artık, yüzüne yaptırdıklarından keşke ellerine de yaptırsaydın, yüzünü şişirteceğine ellerini şişirtseydin, çok solaryuma girdiğin için ellerin böyle” filan yazdılar. Eğleniyorum onlarla.
Nerelerinde estetik var?
Burnum yapıldı ve memelerimi küçülttüm. Bir de her kadında olduğu gibi vitamin ve botokslarım var. Kaş arasına botoks yaptırdım, çünkü kaşımı çok çatardım eskiden. Bak, şimdi öyle değilim (gülüyor).
Sonra estetik yüzünden pişman oldun mu?
Hayır. Canım istedi, yaptırdım. Ayıp mı? Günah mı? ‘Annemin eline benzemiş’
‘Çocuğuma beddua edildi’
Seni en çok ne üzer?
Haksızlık ve adaletsizliğe gelemem, hırlaşırım. Bir de çocuğuma söyleneni asla affetmem. Silerim, yok ederim. Hele beddua ederlerse.
Böyle bir şey oldu mu?
Oldu.
Kim o? Biz tanıyor muyuz?
Tanımazsınız. Tanımayın da zaten. Tanınmaya değecek biri değil o kişi. Benimle derdin olabilir, bunun muhatabı çocuğum olamaz.
‘İkinci çocuk olmayacak’
Kızın Su nasıl?
Çok tatlı. 6 yaşında oldu. Benim kıyafetlerime, makyaj malzemelerime, ayakkabılarıma hayran. Geçen gün yan komşumuza gideceğiz, bir baktım; Su yazlık bir elbise giymiş, boynuna bir sürü takı takmış. Yağmur’la birbirimize bakıp gülüştük.
İkinci çocuğu düşünüyor musun?
Hayır. Bir kardeşin ona çok iyi geleceğini biliyorum ama bana iyi gelmeyecek.
Ev hayatın nasıldır? Evde iş yapar mısın?
Evi görebildiğim sürece çok iyi gidiyor. Ortalığı toplamayı, yemek yapmayı severim. Yer silmek ve ütü yapmayı sevmem. Ama yazın teknede bütün çamaşırları ben yıkıyorum ve ütü yapıyorum. Yemeği de hep ben yaparım. Mesela en son mercimek köftesi yaptım.
Teknede yaşamak zor mu?
Yazın teknede olmak bir kaçış. Denizin üstünde olmayı seviyorum. Her sabah mis gibi havaya ve denize uyanmak müthiş.
- Aydın'dan Japonya'ya kilo kilo satılıyor! 1 ay kuyuda bekletiliyor: Soğuk kış günlerinin vazgeçilmezi, Uzakdoğu sofralarını süslüyor
- Yemeklerin lezzetini 2 kat artırıyor! Zengin besin içeriğine sahip: Bakliyatların gazını alıyor, sindirim sistemini çalıştırıyor
- İkisini bir araya getirince etkisi 20 katına çıkıyor! Yağları şıpır şıpır eritip metabolizmayı fişekliyor! Kabızlık, gaz ve şişkinliğe son verip karnı dümdüz yapıyor
- Baş ağrısını şıp diye kesiyor! 1 parça kullanmak yetiyor: Migren ataklarını durduruyor, geçmeyen baş ağrısından kurtarıyor!
- Felç geçirdi hayatı değişti! Doktorları şaşkına çeviren gelişme: Kendi sesini tanıyamadı