Jale: Evet, ben bar şarkıcısıyım

Yıllardır ortalarda görünmüyorsunuz, neden?

Gidişat öyle gerektirdi. Babamı kaybettim. iki yıl oldu. Üç yıl da hastalık dönemi... Çok sıkıntılıydı. Şarkı düşünecek durumda değildim.

Yedi yıl aradan sonra yeni bir şarkıyla çıkma fikri nasıl gelişti?

Hakan Eren’in zorlamasıyla... Hakan, ben ve benim gibi müzik sektörüne emek veren isimlerin tekrar hak ettikleri yere gelmeleri için çırpınan bir adam. Şarkıyı önüme koydu. Sözü, müziği Sadettin Dayıoğlu’na ait. Kendime uygun bulunca kabul ettim.

ANNEM İŞİTME ENGELLİ

Şarkının ikinci klibinde işaret dili kullanmışsınız…

Çünkü benim annem işitme engelli. Kulaklıkla yüzde 10 duyabiliyor. Hiçbir şarkımı babamın dinlediği keyifle anlayamadı annem. Bu yüzden o ve onun gibi tüm işitme engelliler anlayabilsin diye yaptık.

Ara verdiğiniz dönemde müzik piyasasında çok şey değişti.

Yeni isimlerin, grupların olması çok güzel. Ara verdiğim dönemde hep sahne çalışması yaptım. Sahnede dört saat ara vermeden her tarz şarkı söylerim. O yeni arkadaşların şarkılarını da gururla okurum.

Kimleri beğeniyorsunuz?

Sıla, Gökçe, Fatma Turgut, Yüksek Sadakat ve Manga’yı çok beğenirim.

Aleyna Tilki’yi nasıl buluyorsunuz?

Onun ilk klibini izlediğimde yabancı sandım. Bir Shakira havası var. Çok beğeniyorum. Yok yaşı küçükmüş, sahneye çıkamazmış diye didikliyorlar. Ben de sahneye çıktığımda 16 yaşındaydım, iki yaş büyüttüler. Biri çok başarı yakaladığı zaman hep karalarlar. İşte o benim ruhumda yok. Emrah Karaduman 16 yaşındayken, Samsun’da benim çalıştığım barda klavye çalıyordu. Hem de altı yıl boyunca. Benim için gururdur. Emrah hak etti bugünkü başarısını.

BEN ALEYNA TİLKİ OLAMAM

90’ların duygusal şarkıları yok artık. Siz nasıl buluyorsunuz yeni şarkıları?

Samimiyet yok. Değişen zamana, fikirlere şarkılar da ayak uydurdu. İnsanlar birbirini yiyip bitiriyor. Şarkılar samimi olmalı. Bizim 90’lardaki arkadaşlarımız bir şeyler yapıyorlar ama yayınlanmıyor. Ben şimdi Aleyna Tilki olamam. Onun gibi olmaya çalışırsam olmaz.

Eski popülaritenizin şu anda olmaması sizi üzüyor mu?

Üzmüyor. Şu an bulunduğum yerin daha ötesine çıkamam zaten. Benim yolum bu. Bulunduğum yerden memnunum. Zaten sahne çalışmalarım yoğun bir şekilde devam ediyor.

İyi kazanıyor musunuz?

Kendimi döndürecek kadar... Aslında daha çok kazanmak isterim. Barda çalışmayı seviyorum. Şimdi bar şarkıcısı, konser şarkıcısı diye bir ayrım yapılıyor. Hayatım, ben konser de veririm. Sesin ayrı mı çınlıyor konserde? Eğer nefesin yeterliyse gel dört saat ara vermeden barda söyle. Biri İbrahim Tatlıses ister, öbürü caz... Sıkıyorsa sen söyle. Bu aşağılamalara karşıyım! Evet bar şarkıcısıyım. Çünkü 90’lardaki gibi magazinel ve gündemde değilim.

PARAM OLSA ESTETİK YAPTIRIRDIM

55 yaşındasınız ama daha genç ve fit görünüyorsunuz, sırlarınız ne?

Hep gülerim ben, pozitifimdir yani. Yüzümde biraz çizgilerim var. Botoks yaptırmak istiyorum ama ifadeyi bozduğu için korkuyorum. Param olsa estetik ameliyat olurdum.

Hiç evlenmemiş olmak da sırlarınızdan biri olabilir mi?

Hiç evlenmesem de birlikteliklerim evli gibi uzundur. Biri 17 sene diğeri 10... Sonra erkek arkadaşımın annesi pozisyonuna düşüyorum. O zaman da terk ediyorlar zaten. Öyle bir huyum var.

'SARI CİVCİV DERLERDİ BANA'

Saçlarınız neden hep kısa?

1999’da 17 yıllık beraberliğimi 15 dakikada verdiğim bir kararla bitirmiştim ve yeni bir albüm çıkarıyordum. O zaman kestirdim. O gün bugün böyle kaldı. İmaj filan değil, çok sevdim. Bu saçla bütünleştim. O zamanlar bana ‘sarı civciv’ diyorlardı.

Ben sizi bildim bileli böylesiniz. Sıkılmadınız mı hiç?

Hiç sıkılmadım. Çok rahat. Zaten saçım enseme değdi mi bana gelirler. Saçımla uğraşmayı sevmem. Ayda bir kuaföre giderim, o da boya günümdür.

12 YAŞ KÜÇÜK SEVGİLİMLE ÇOK MUTLUYDUM

Neden hiç evlenmediniz?

Bilmem, gerek duymadım. İlk uzun beraberliğim benden 12 yaş büyüktü, dört çocuğu vardı. Büyük oğlu beni istemedi, ayrıldım. Sekiz yıl önce yine ciddi bir ilişkim oldu. O da benden 12 yaş küçüktü. Yedi yıl sürdü. Evlenmek istedi, ama annesi istemedi beni. Anne razı olmazsa olmaz.

Hangisiyle daha mutlu oldunuz?

Küçükle... Ama yaşı küçük olduğu için değil. Çok ayrı titredi üstüme. Kendine aşık etti. Bir de yakışıklı çocuk, bir yere gittiğimizde kızlar bakıyor filan, dövesim geliyordu. Ama o kadar güzel sevdi ki beni.

ERKEĞİME HİZMETTE SINIR TANIMAM

Şimdi ne yapıyor eski aşkınız?

Evlendi, çocuğu var. İlişki bittikten sonra eski sevgililerimle görüşmem. Doğru gelmiyor bana.

Şu an biri var mı?

Yok. Ama aşık olursam her şeyden vazgeçerim. Yaşa filan bakmam hiç. Tam bir aşk kadınıyım.

Platonik aşklarınız oldu mu?

Ben yapamam. Sevilmeyi daha çok seviyorum. Erkeğime hizmette sınır yoktur. Üzümler tanelere ayrılır, terliklerini ayağına giydiririm. Öyle bir kadınım ben. Annem öyleydi çünkü. Ailede gördüğün çok önemli.

Kezban Yılmaz

kezban.yilmaz@posta.com.tr