Mideni küçült kilolarını ver
Obezite, sadece yabancı ülkelerde değil, Türkiye'de de giderek büyüyen bir sorun. 'Morbid obezite' ise bir adım ötesi ve ölümcül. Asrın hastalığını ve tedavi metotlarını 'bir bilen' ile konuştuk. Prof. Dr. Ahmet Türkçapar'ın verdiği bilgiler ilginç, bir o kadar da yararlı
ESRA ÖZÜBEK
eozubek@elle.com.tr
Obezite tedavisinde ilk yaklaşım; hayat tarzı değişikliği, günlük kalorinin azaltılması için diyet, ilaç tedavisi, düzenli bir egzersiz programı. Ve tabii ki cerrahi girişimler... Ancak cerrahi uygulamalar dışındaki tedavilerin etkinliği kalıcı değil, çünkü hastalar yeteri kadar kilo veremiyor. İlaç ve diyet tedavisi sonrası hastaların yüzde 95-97’ si de eski kilolarına 2-3 yıl içinde dönüyor. Ayrıca ilaç tedavisinin ciddi yan etkileri doğabiliyor. Bu yüzden, girişimlerin yetersiz kaldığı durumlarda cerrahi uygulamalara başvuruluyor. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Ahmet Türkçapar sorularımızı cevapladı:
- Hangi durumlarda ve kimlere cerrahi yöntemleri uygulamak gerek?
Vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde olan hastalarda ve yaşı 35’in üzerinde olup yandaş hastalık gelişen kişilerde cerrahi tedavi, kalıcı tek çözüm. Aranan şart, değişik diyet ve ilaç tedavileri ile hastanın 5 yıldan fazla yaşamış olması. Hastalar, operasyona uygunluk açısından birçok disiplin tarafından değerlendirilir. Operasyonlar, genel anestezi altında yapılır. Operasyon tipine göre hastalar önce sıvı, daha sonra lapa, en son basamakta da katı gıdaya geçerler. Obezite cerrahisi, son yıllarda özellikle gastrik by pass’tan alınan mükemmel sonuçlar ile hızla arttı. Ülkemizde ise ‘kelepçe’ olarak bilinen ‘band ameliyatları’ çok yaygındı. Son iki yıldır, seçilmiş ‘band ameliyatı’ hastaları hariç, gastrik by-pas ve tüp mide ameliyatlarını tercih ediyoruz.
- Obezitenin cerrahi tedavisinin riskleri var mı?
Her operasyonun olduğu gibi obezite cerrahisinin de bazı riskleri var. Ama genel ölüm oranı yüzde 1’in altındadır.
- Cerrahi tedavi yöntemlerini anlatır mısınız? Örneğin mide balonunu?..
Mide balonu uygulaması son yıllarda tanındı. En önemli avantajı, genel anestezi gerektirmeden endoskopik olarak yapılabilmesi. Mide balonunun iç hacmi 400-700 cc arasındaki sıvı veya hava ile şişirilir. Böylece, mide hacmi kısıtlanır. Sonuçta kişi, fazla gıda alamaz. Uygulamanın süresi 15-20 dakikadır, hasta aynı gün taburcu edilir. İlk 48 saatte bulantı, kusma ve kramp tarzı ağrılar gözlenebilir.
Şikayetler zaten geçicidir ama medikal tedavi ile de sorun çözülür. Cerrahi dışı tedavi olan mide balonu uygulaması, cerrahi tedaviyi düşünmeyen ama diyet ve egzersizle yeterli kilo kaybedemeyenler için uygundur. Ama süresi sınırlıdır: Balon midede en fazla 6 ay kalır, sonra çıkarılması gerekir. Bu işlem de endoskopik olarak gerçekleşir ve hasta 2 saat sonra normal hayatına döner. 6 ay içinde hastalar fazla kilolarının yüzde 30-90’ını kaybedebilirler. Uygulama sonra da hastalara kalori kısıtlaması önerilir. İsteyen olduğunda eski balonun yerine yenisi tekrar mideye yerleştirilir.
Hacim azalıyor zayıflık başlıyor
- “Tüp mide” denilen sistemi de anlatır mısınız? Gastric by-pass ameliyatı geçirecek kişilerde bazı değerler yüksek ise ölüm riski doğacağı için başlangıç aşamasında daha basit olan bu yöntem tercih edilir. Tüp gastrektomi ile mide hacmi küçültülür. Hastalar 1-2 yılda fazla kilolarının yüzde 40-60’ını kaybedebilirler.
Yeme alışkanlığı değişmek zorunda
- Mide bandı nasıl bir uygulama?
Mide kelepçesi. Yemek borusunun hemen altındaki midenin üst bölümüne, 15-20 cc hacim oluşturacak şekilde silikon bir bant (kelepçe) takılır. Daha basit bir anlatımla mide, kum saati şekline getirilir. Mide hacmi kısıtlanır, kişi istese de fazla yiyemez. Gerektiğinde kelepçenin içine sıvı verilir, böylece şişirilir. Önemli olan, hastanın yeme alışkanlıklarının incelenmesi.
Dondurma, tatlı, çikolata gibi gıdaların hacmi küçüktür ama kalorisi yüksektir. Kelepçede ne kadar ayarlama yapılırsa yapılsın, kişi bu gıdalara düşkünse hedeflenen kiloya inemeyebilir. Bu kişilere, uzun dönemde kalıcı kilo kaybı için gastrik by-pass ameliyatı öneriliyor. Mide bandı, yani kelepçe uygulamasının en önemli avantajı, uygulamanın laparoskopik yapılması ve hastanede en fazla iki gün kalınması.
Ancak ameliyat geçiren hastaların katı gıdalara geçiş için belli bir zamana ihtiyacı vardır. Artık eskisi gibi yeme alışkanlığı da devam ettirilmemelidir. Aksi takdirde kelepçede bir takım sorunlar yaşanabilir, bu da kilo vermeyi önler. Sonrasında yaşanabilecek en önemli problemler de şöyle: Vücudun kelepçeye verdiği tepki, kelepçenin takıldığı yerden kayması, kelepçenin mide içine doğru ilerlemesi, enfeksiyon... Vitamin eksikliğine dikkat!
- Az önce ‘uzun dönemde kalıcı kilo kaybı için gastric by-pass’ı önerdiniz. Bu nasıl bir yöntem?
Obezite tedavisinde dünyada en fazla uygulanan cerrahi yöntem bu. Mide hacmi küçültülür öncelikle. Ardından, alınan gıdaların emilimini etkileyerek vücuda faydalı olmadan atılması sağlanır. Bu yöntemin uygulandığı hastalar 1-2 yılda fazla kilolarının yüzde 70-80’ini kaybedebiliyor. Bu, mükemmele yakın bir sonuçtur. Ameliyatın en önemli sıkıntısı, alınan gıdalarda meydana gelen emilim bozukluğu yüzünden ilerleyen günlerde bazı vitamin eksikliklerinin oluşabilmesi. Ama bu sorun da dışardan alınacak vitamin takviyesi ile çözülüyor.
(02.03.2013 tarihli Cumartesi Postası'ndan alınmıştır.)
- Kadir Ezildi tarifini verdi! Yağmura çamura meydan okuyor: Temizlik suyuna 1 çay bardağı ekleyin
- Yılbaşı gecesi yastığınızın altına 1 tane koyun! Resmen para mıknatısına dönüştürüyor, aşk, şans, bolluk ve bereket enerjisini anında çekiyor!
- Canan Karatay'ın favorileri arasında! 7000 yıldır ilaç niyetine kullanılıyor, sıcak suya 1 kaşık ekleyince kolesterolün kökünü kazıyor! Bel, basen, göbeği eritmenin sırrı
- Kestane kebap yemesi sevap! 100 gramı magnezyum deposu: Lif içeriğiyle sindirim sistemini motor gibi çalıştırıyor
- Kaşık kaşık yiyin, cilde içten kolajen yükleyip tek gecede 10 yaş gençleştiriyor! güneş lekelerini de silgi gibi siliyor