Vücudunu tablo yaptı

Röportaj: Serhat Tekin
serhattekinc@gmail.com

Vücut makyajın ile konuşuluyorsun. Nereden çıktı?

Görselliği sağlamak istedik. Ekibimden Selim Akar’ın çılgın fikriydi. Duyduğum anda “Tamamdır” dedim. Tatlı dikkatler çekmek hoşuma gidiyor (gülüyor).

Nasıldı yapım süreci?

Sıkıntılıydı. Öyle hemen kolayca yapılan bir şey değil. Vücut boyaları çabuk çatlıyor, kırılıyor. İyi bir şey ortaya çıkarmak 5 saat aldı. Meryem Yılmaz Perilhou makyajı yaparken sıkıntıdan şiştim. Ama sonuç güzel oldu, değdi.

Ya makyajı çıkarma aşaması?..

O ayrı bir zorluk oldu (gülüyor). Tüm vücuduma yağ sürdüler. Bayağı uğraştık. Hamama gittim, keselendim üstüne (gülüyor).

Sadece belden üstüne makyaj yapılmış. Komple yaptırmaktan çekindin mi?

Yoooo. Stüdyoda verdik bu kararı. “Tüm vücuda yapıyoruz” deseydik de reddetmezdim. Bu tarz çılgınlıklara açık bir adamım.

“Sanat için soyunurum”

Cidden çılgın mısın yoksa fikri sana sunuyorlar, sen de yapıyor musun?

Çılgınım. İçinizde bu çılgınlığı yaşamıyorsanız yaptığınız işle fark yaratamazsınız. Kendimi öyle görmekten de hoşlanıyorum.

Sanat için soyunursun yani?

Soyunurum.

Yeni şarkın ‘Onlar Bilmez’ farklı olmuş.

Sürprizim oldu bu şarkı. Kimselere dinletmedim. Yepyeni bir sound ve anlatım tarzı yapmak istedim. Türk pop müziğine başka bir ruh getireceğini düşünüyorum bu şarkının. Geri dönüşlerinden de çok memnunum.

“Onlar bilmez, biri varken bu kalp yanlış yolda yürümez” diyorsun şarkıda. Açsana şunu biraz.

Mesleğim yüzünden kadınların güvensizliği ile karşılaşıyorum. Onlara karşı dürüst ve sadık olsam da genelde bunu yaşıyorum. Şarkı, geçmişten kalanların bilinçaltımdaki hali olabilir. Kimse bilmez ama gerçekten hayatımda biri varken ben yanlış yolda yürümem.

‘Hiç aldatmadım’

Hiç mi yürümedin bunca yıldır?

Bilmeden yanlış yolda adım atmışımdır ama yanlış yapmamışımdır. Aldatmamışımdır. Dönmüşümdür. Kimse inanmaz şimdi buna. Çünkü çapkın bir ifadem olduğunu söylüyorlar. “Çapkın ve elde avuçta tutulamayacak birine benziyorsun” diyorlar.

Suratına bakınca öyle bir adama benzemiyorsun aslında.

Ama biliyorsun; en azılı katiller bebek yüzlülerden çıkıyor (gülüyor) Görünen köy her zaman o köy değildir (gülüyor).

“Tadımıza acı sürüyorlar” sözüne takıldım şarkıda. Kimler acı sürüyor tadına?

Çok sevip sevilirsen genelde etrafın tarafından zorlandığını görürsün. Özellikle onları sevdiğini ve koruduğunu söylediğin insanlar tarafından. Sevgi, gizli kıskançlıklar da yaratıyor bence etrafındaki insanlarda. Birini çok sevmeniz veya birilerinin sizi çok sevmesi, o sevginin büyüklüğünü görmek rahatsız edebiliyor bazı insanları.

‘Bodrum’da gece kulübü açacağım’

Gece kulübü sahibisin. Bunca işin arasında nasıl gidiyor?

Çok güzel. Bir yıl önce açtığım mekanımla büyük bir marka yarattığımı fark ettim. Mutluyum ki kulübümün şubelerini açmam için Türkiye’nin her köşesinden istek geliyor. Yazın Bodrum-Yalıkavak’ta aynı mekanın yazlığını açacağım.

Nasıl öğrendin kulüp işletmeciliği işini?

Babamı 17 yaşında kaybettim. Ankara’da büyük kulüpleri vardı. 18 yaşındayken onların başına geçmiştim. ‘Bunlar babamın hatıraları’ diye. Koruma içgüdüsüyle. O yaşta işlettim denemez ama yıllarca abilerimin, kuzenlerimin ve babamın yadigarı olan müdürlerin yardımıyla kendimi işletmeci gibi gördüm. Ve öğrendim.

Müzik çalışmaların, gece hayatın... Bunun neresine aşkı sıkıştırıyorsun?

Gerçekten çok çalışıyorum. Sadece kendimin değil, başka şarkıcıların da albümlerine çalışıyorum. Saatlerce stüdyoda kalıyorum, kulüp işletiyorum. Ama bütün bunlar ‘ben bir Obama’yım’ anlamına gelmiyor. Tabii ki vakit bulabiliyorum. İş sahalarım aşkın barınmasına çok müsait. Belki de o yüzden beni yakalayamıyorlar.

Daldan dala durumu var yani?

“Bu kişi, gerçekten o mu?” diye arayışta olan insan denemeler yapabiliyor. Sen buna daldan dala diyorsan saygıyla karşılarım ama benim dediğim şekil daha güzel (gülüyor).

‘Aşk; nereden geleceğini bilemediğin bir tokat’

Bulamamış olmalısın O’nu.

Hayır. Tarif edilir bir şey değil bu. “Şöyle birini arıyorum” dersin ama karşına asla haz etmediğin birisi çıkar, sonradan aşık olursun. Aşk; nerede, ne zaman geleceğini bilmediğin bir tokat aslında.

Seni sakinleştirecek birini mi arıyorsun?

Aksine. Hızıma ayak uydurabilecek biri lazım.

Eskiden bir dizide oynamıştın. Yine düşünür müsün?

Zorla dizi oyuncusu olmuştum, hiç istemiyordum. Çok parlak reytingler de almadı. Şimdilerde güzel bir proje olursa neden olmasın.

Birçok isme şarkı veriyorsun. Sonradan pişman olmuyor musun?

Hiç olmadı. Sesiyle beni heyecanlandıran insanlara şarkı veriyorum. Seslendirdikten sonra şarkı onun oluyor, onunla büyüyor ve özdeşleşiyor.

‘Meyve veren ağaç taşlanır’

“Onlar bilmez...” diye cümleye başla ve bilmediğimiz şekilde tamamla.

Onlar bilmez ama ben bütün arkadaşlarımı severim bu piyasada. Hepsi bilmez ama.

İlginç bir cevap oldu. Kimlere gitti bu mesaj?

“Meyve veren ağaç taşlanır” derler ya. Bu aralar fazlaca bunu yaşıyorum. Ne canım dediklerimin can kırdığını anlatsam şaşarsın. Bunlar, sözde kalbimde yeri olan insanlar. Şaşırmayı da öğrendim. Kariyerimde yükselişteyim, bu yüzden rahatsızlık yaşandığının farkındayım. Ama kimseyi rahatsız etmek için şarkı yazmıyorum. Yaptığım şeylerle böbürlenecek bir karaktere sahip değilim.