Deneyimli oyuncu Melek Baykal, tiyatronun ve sinemanın gerçek emekçilerinden. Sayısız tiyatro, dizi ve sinema filminde rol aldı. Şimdi de kendi hayatını kaleme alıyor. Ben de bu vesileyle kapısını çaldım. Uzun süredir ekrandan uzak olan oyuncu diyor ki: Aşık olursam efeler gibi elinden tutar kameraların karşısına geçerim. Aşkın yaşı da ayıbı da olmaz. Alev Gürsoy Cimin / alev.gursoy@posta.com.tr
Nasılsınız Melek Hanım, her şey yolunda mı?
Sevgili Alev iyiyiz. Her şey şu an için yolunda. Pandemi artık hayatımızın yerleşkesinde, kurtulabilmek zor gözükse de savaşımız devam ediyor. Maddi kısımlarından ziyade manevi olarak herkesin psikolojisini bozdu. Biz ülkece sarılmayı seven bir milletiz. Sevgimizi göstermek için sarılmayı, öpmeyi severiz… Pandemi hepimize sevgimizi mesafeli göstermeyi öğretti. Umarım yakın zamanda doya doya birbirimize sarılabileceğimiz günler gelir.
Karamsar mısınız, geleceğe dair?
Asla karamsar değilim. Biz ülkece her koşulda, zor zamanları el ele atlatmayı başarmış bir milletiz… Gençlerimize güveniyorum, karamsar değilim.
Hep iyi işlerde, reytingi bol işlerde rol aldınız; şimdi ekranlara baktığınızda ne görüyorsunuz?
Sevdiğim, takip ettiğim yapımlar ve işler var. Biz önceden dizilerde günlük hayatları, sıradan insanları, aile kavramlarını anlatırdık. Şimdi biraz daha yapay ve suni konular işleniyor. Aile kavramının, gerçek hayatların anlatıldığı işleri daha çok seviyorum. Öğretisinin topluma daha faydalı olduğu kanaatindeyim.
Genç oyuncuları nasıl buluyorsunuz?
Başarılı buluyorum. Oyunculuk, her safhasında kendini geliştirmen gereken bir yol. İşe başlarken, ilk bölümdeki oyunculuğunuzla 25. bölümdeki oyunculuğunuzu kıyasladığınızda yolun ilk halini beğenmeyeceksiniz… Hep daha iyisi için çalışacaksınız. Bu iş böyle bir şey. Ben genç yeteneklerimizi beğenerek izliyorum.
Okan Bayülgen Z kuşağını beğenmediğini söyledi...
Ben ülkemin tüm kuşaklarını seviyorum. Rengini, yapısını, doğasını, gerektiğinde baş kaldırmasını… Bazen bizi anlamadıklarını düşündüğüm zamanlar olmuyor değil ama sonradan anlıyorum ki bizim göremediklerimizi, söylemeye çekindiklerimizi, söyleyebiliyorlar. Ben Z kuşağıyla gurur duyanlardanım. Yaşayın siz çocuklar…
Kadın olmak başlı başına zor ama oyunculuk sektöründe kadın olmanın zorlukları neler?
Kadın olmak ülkemizde ve dünyada zor. Her sektörde olduğu gibi kadın olmanın dezavantajlarını yaşadım ama yılmadım. Her zaman dikbaşlı oldum. Hayat yolunu kadın olmak yerine bir birey olarak yürüdüm ve yürümeye devam ediyorum. Bu yüzyılda hâlâ kadına şiddeti ve kadınlara uygulanan mobbingi konuşuyor olmaktan da utanç duyuyorum.
TEKRAR EKRANA DÖNERSEM GÖZDEN DÜŞMÜŞ BİR HAYAT KADININI OYNAMAK İSTERİM
Kariyerinizle ilgili içinizde ukde kalan şeyler var mı?
İçimde ukde kalan hiçbir şey yok.. Ama şu var; ülkemizde komedi oynuyorsanız komedi oyuncusu, ajitasyon yapıyorsanız ‘acıların kadını’ oluyorsunuz. Oyuncu, komediyi veya acıyı dağıtan ve bir ayna gibi yansıtan kişidir. O yüzden gelen projeleri değerlendirirken bu yanından bakıyorum. Tekrar ekrana dönersem başka bir Melek Baykal ile dönmek istiyorum. Dramı olan bir kadını canlandırmak isterim. Belki bir pavyon kadınını, belki gözden düşmüş bir hayat kadınını. Ülkemizin mozaiğinde olan kadınları severek canlandırmak isterim.
Geldiğiniz noktada hayat size en çok ne öğretti?
Zamanın kıymetini, anın değerini, aile sevgisinin gücünü… Bunları her zaman hayatın merkezine koymayı. m Şu an nasıl bir dönemdesiniz? Kendiyle barışık, etrafındaki insanları seven ve sevilmeye layık bulduğum bir dönemdeyim. Sevdiğim herkes hayatımda ama kaosları, hırsları olanları hayatımdan eledim. Daha basit ve daha mutlu yaşamayı tercih ediyorum.
HİÇ ÇOCUK ÖZLEMİ DUYMADIM
Aşk için nelerden vazgeçersiniz? Aşkın sizdeki tanımı nedir?
Aşk üç harfli, yaşarken keyifli olan bir durum. Ama aşktan önemli şeyler var; aile, sizi sevenler, dostlar, arkadaşlar… Aşk bunların çok altında kalan bir kavram benim için.
Sizce aşkın yaşı var mıdır?
Aşkın yaşı tabii ki yok.
Peki aşkın ayıbı olur mu?
Güzel olan duygular neden ayıplansın ki, asla aşkın ayıbı yok, olamaz da…
Birine aşık olsanız el ele kameralara görüntü verir miydiniz?
Aşıksan efeler gibi çık görüntünü ver, ben bundan hiç çekinmezdim, çıkıp görüntü verirdim.
Hiç anne olmayı düşünmediniz mi? Şartlar mı böyle gelişti?
Çocuk özlemi hiçbir zaman çekmedim. Çünkü yeğenlerim vardı, onlar benim çocuklarım oldular. O yüzden illa çocuk yapmalıyım diye düşünmedim.
KADIN OLUP DA MOBBING’E MARUZ KALMAYAN YOKTUR, BEN DE YA ŞADIM
Uzunca bir süre televizyonda program da yaptınız. Kadın programlarına dair ne düşünüyorsunuz?
‘Melek’ programı beni hayli mutlu eden bir projeydi. Yaklaşık beş yıl boyunca canlı yayın yaptım. Yaptığım canlı yayınlardan fazlasıyla keyif aldım. Yaptığım programın içinde mutluluk, umut ve geleceğe güven vardı. Şimdiki programlar daha farklı bir yapıya sahip. İçinde cinayet, aldatma gibi sayamayacağım kadar olumsuz şeyler barındırıyor. Karanlık, kötü ve mutsuzluğa endeksli programlar. Tabii ki yapılan işe saygım sonsuz ama bir denge olmalı. Keyif veren, mutluluk kokan, güzel hikayelerin anlatıldığı programlara da ihtiyacımız var.
Toplumun genelinde şiddet giderek artıyor. Bu konuda nasıl düşünüyorsunuz? Siz hiç şiddete maruz kaldınız mı?
Maalesef üzülerek ve içim yanarak ben de gündemi takip ediyorum. Gördüklerime ve duyduklarıma inanamıyorum. Ben kişisel şiddete maruz kalmadım. Ama her kadın gibi mobbinge uğradığım zamanlarım elbette oldu. Zaten kadın olarak mobbinge uğramayan yoktur. İşte, evde sokakta, her yerde mobbing mevcut.
KADIN OLMAK ESKİDEN 20 KAT ZORDU, BENİM CESARETİM HEP ANNEMDİ
Hayatta ne kadar cesur kararlar verirsiniz? Risk size göre nedir?
Bizim zamanımızda oyuncu olmak şimdiye kıyasladığınızda çok zordu. Kadın olmak şimdi ne kadar zorsa, eskiden 20 kat daha zordu. Ama kararlarımı alırken arkamda beni koruyan, kollayan ve bana örnek olmuş annem hep yanımdaydı. Cesur kararlarımın mimarı, aldığım risklerin güvencesi hep annemdi. Gerçek Cumhuriyet kadını annemin ellerinden her fırsatta öpüyorum. Benim cesaretim annemdi.
Dolarla aranız nasıl?
Kendisiyle küstük konuşmuyoruz.
Hayatınızın belgeseli yapılsın ister miydiniz?
Belgesel proje teklifi zaman zaman alıyorum. Kendimi, yaşadıklarımı ve anılarımızı doğru tercüme edebilirsek tabii ki isterim. Şu an öyle bir projemiz yok ama ilerisi için yapmak istediğim işler arasında.
Dijital projelerle aranız nasıl?
Dijital projeleri beğenerek takip ediyorum. Hem oyuncular için hem de sektör için önemli bir adım. Senaryosunun özgün olduğu, reyting endişesinin yaşanmadığı işler daha verimli oluyor.
- Günlük burç yorumları! Filiz Özkol yazdı: Yay, Koç, İkizler ve diğer burç yorumları
- 1 hafta boyunca için! 7 günde 7 kilo verdiriyor, aç kalmadan zayıflatıyor, kaşık kaşık yiyince yağları cayır cayır yakıyor
- Botoksa para dökmeye hiç gerek yok! Uyumadan 1 damla süren sabah 10 yaş gençleşiyor
- 40 yıllık yoğurtçunun sırrı! Taş gibi yoğurt yapmak için içerisine 15 adet ekleyin: Hem lezzetli hem şifalı, probiyotik etkisiyle vücuda iyi geliyor
- Kelle paçaya büyük rakip! Ruslar kaşık kaşık tüketiyor: Bağışıklığı çelik gibi güçlendiriyor, damar daralmasını önlüyor, lezzetli ve şifalı