- MAKYAJ MALZEMELERİ

İçerdikleri maddeler ve zararları konusunda bilinçli olmak gerekir:

*Paraben: Birçok kozmetikte koruyucu olarak kullanılan petrol türevi bir kimyasaldır. Uzun süreli kullanımda gözeneklerde tıkanma ve siyah nokta oluşumuna yol açar. Meme kanseri ile ilişkisi konusunda çalışmalar sürüyor:

*Propilen glikol: Nemlendirici losyon ve güneş koruyucuların içinde bulunur. Uzun kullanımda göz ve deride tahrişe neden olur. *Fitalatlar: Losyonlar, saç spreyleri ve ojelerde bulunur. Kanserojen özellikleri bilinir.

*Sodium lauryl sulphate (SLS): Banyo kozmetiklerinde ve losyonlarda bulunur. Ciltte tahriş ve alerjye neden olur.

*Cinnamatlar: Güneş koruyucularında bulunur. Östrojenik etkisi yüzünden tercih edilmiyor.

*Triklosan: Antibakteriyel olarak temizleyici jellerde kullanılılır. Bakterilerde direnç gelişimine neden olduğundan Amerika‘da kullanımı önerilmiyor.

- AZ SU İÇMEK

Yetersiz su tüketimi ciltte mat görünüme, cildin nemini kaybetmesine yol açar. Bu da kırışıklıklarda artış demektir.

- SICAK VE UZUN SÜRE DUŞ ALMAK

Özellikle kış aylarında derimizin kuruluğa yatkınlığının arttığı dönemde uzun süreli duşta kalmak derinin koruyucu lipid tabakasını bozar ve savunmasız hale getirir. Koruyucu tabakası hasar gören cilt dış uyaranlara açık hale gelir. Önce kuruluk, daha ilerlediğinde pullanma ve kızarıklık ile giden egzema tarzı değişiklikler gözlenir.

- KOZMETİK DENEME ÜRÜNLERİ

Kozmetik ürün satılan mağazalarda deneme ürünleri enfeksiyon bulaşma riski taşır.

- UYKUSUZLUK

Derimiz uyku sırasında kendini yeniler ve onarır. Uykusuzluk nedeniyle onarılamayan ciltte bir süre sonra ölü hücrelerin birikimiyle cansız ve mat bir görünüm ortaya çıkar.

- KAŞ ÇATMA

Mimik olarak sürekli tekrarlandığında derinin o bölgede katlanması nedeniyle giderek derinleşen bir çizgi halini alır. Mimik kırışıklıklarının hafifletilmesinde kullanılan botoks tedavide iyi bir çözümdür.

- ŞEKER

Erken yaşlanmanın önemli nedenleri arasındadır. Şeker dışında tuz tüketimine de dikkat etmek gerekir. Çünkü fazla su tutulmasına yol açarak özellikle göz altlarında şişkinliğe neden olur. Dolaşımın yavaşlaması dolayısıyla toksinlerin atılması da yavaşlar ve sonuç olarak cilt parlaklığını kaybeder.

- SİGARA

İçerdiği çok sayıda toksik madde cildimizin direkt hasarlanmasına neden olurken ana maddesi nikotin deri dolaşımını bozarak yeterli oksijenlenmesini engeller. Yeterince beslenemeyen cildimizde cansız ve mat görünüm ortaya çıkar. Bunun yanında derinin bağışıklığını azalttığı ve karsinojen maddeler içerdiği için deri kanseriyle doğrudan ilişkilidir.

- STRES

Stres deriye giden kan akımını azaltır. Bu durum kendini solukluk şeklinde gösterir. Süreklilik durumunda ciltte incelme, tamir kapasitesinin azalması dolayısıyla kolay hasarlanma gibi durumlar ortaya çıkar.

- KLOR

Aşırı klorlanmış sularda yüzen kişilerde cilt kuruluğu ve tahrişler meydana gelebilir. Sarı renkli saçlarda klorun saçlar tarafından emilimi sonrasında yeşilimsi renk değişikliği gözlenir. Uzun süreli maruziyet kanser riskini artırır. Klorun yol açtığı olumsuzlukların önüne geçmek için suya girmeden önce vücudun ince bir tabaka şeklinde bebe yağı ile yağlanması, saçların klorsuz bir su ile ıslatılması temas sonrasında klorun etkilerini gideren güneş sonrası losyonlar sürülmesi gerekir.

06.07.2014 ek den alınmıştır