Sezen Cumhur Önal, Türk pop müziğinde tarih yazmış efsane isim. Birçok şarkıcı onun yazdığı sözlerle söylediği şarkılarla üne kavuştu. Orhan Boran'ın deyimiyle 'Sözcüklerin Efendisi' Sezen Cumhur Önal'ın hikayesi; Türkiye'deki müzik hayatının da hikayesi... Sezen Cumhur Önal, Türk pop müziğinde tarih yazmış efsane isim. Birçok şarkıcı onun yazdığı sözlerle söylediği şarkılarla üne kavuştu. Orhan Boran'ın deyimiyle 'Sözcüklerin Efendisi' Sezen Cumhur Önal'ın hikayesi; Türkiye'deki müzik hayatının da hikayesi...
“Dedem Osmanlı ordusunda zabitti. Babam Fahrettin Önal ise Cumhuriyet’in kaymakamı. Ben babamın kaymakamlık görevi sırasında; 1938 yılının 29 Ekim’inde; bir cumhuriyet bayramında Antalya- Akseki’de doğmuşum. Babam bayramda halka nutuk atardı. Ben de 3 yaşındayken; sehpaya çıkıp ‘Vatandaş’ diye nutuk atardım, büyüklerim gülerdi. Şiirin ve müziğin olduğu bir evde büyüdüm. Annem Maçka Palas’a gelin gitmişti; babamın görevi nedeniyle Anadolu’ya giderken bir cümbüş ve kanun satın alıp yanlarında götürmüşlerdi. Babamın anneme ‘Aşk uykusudur öp de uyandır’ diye yazdığı şiiri Arif Sami Toker bestelemiştir. Amcam Doktor Cemal Zeki Önal aynı zamanda önemli kitapları olan bir yazardır...” İşte böyle ‘sözlerin, kelimelerin sihir olduğu’, şiir ve şarkı dolu bir evde büyür Sezen Cumhur Önal ve ağabeyi Türk filmlerinin efsane senaryo yazarı Safa Önal.
'6-7 Eylül’de mahalleyi saldırıdan kurtardım'
Önal Ailesi, 1955’te Fahrettin Bey’in tayini ile İstanbul’a döner. Fahrettin Bey; Kurtuluş’ta Mandıra Meydanı’nda görmeden bir ev satın almıştır, aile İstanbul’daki yeni hayatına orada başlar. Sezen Cumhur Önal o dönemi de anlattı: “Bir Rum mahallesiydi. Sadece iki Müslüman ev vardı. Biri bizimki. 6-7 Eylül olaylarını orada yaşadım. O gün kalabalık bir grup mahalleye sopalarla saldırmaya gelmişti. Elime Türk bayrağı alıp “Hata yapıyorsunuz, burası Türk mahallesi” diye önlerine dikildim, ikna edip püskürttüm.” 1960’lar, Türkiye’nin radyoya odaklandığı yıllardı. Sezen Cumhur Önal’ın, efsane ‘Müzik Yelpazesi’ programında uzak diyarlardan çikolata renkli şarkıcıları bize dinletmeye başlayacağı yılların temeli o zaman atılır. O yılları şöyle anlattı Sezen Cumhur Önal: “Bir yandan Tercüman’da Beyoğlu muhabirliği yapıyor, bir yandan da ‘Bizim Yokuş’ta, Cumhuriyet, Akşam, Yeni Gazete’de takma isimle müzik yazıları yazıyordum. Radyo günleri hepimizin ruhuydu. Radyolarda mikrofona geçmeden önce diksiyon imtihanından geçerdik. Ben Hafif Batı Müziği programı yapıyorum. Yabancı şarkıları sunuyordum; çok sesli müzikte ilk çağdaş denemelerdi o şarkılar.
'Önce yabancı şarkıcılar Türkçe söyledi'
1965 yılıydı, ilk Fecri Ebcioğlu Türkçe söz yazdı Adamo’ya. ‘Tombe La Neige’ adlı şarkısını ‘Her Yerde Kar Var’ diye söyletti. 20 yaşlarındaydım; ben de yabancı şarkılara söz yazıp söyletmeye karar verdim. Johnny Hallyday, Sacha Distel, Guy Marchand, Patricia Carli, Mina, Peppino Di Capri, Marc Aryan, Luigi gibi dönemin ünlü yabancı şarkıcılarına, şarkılarını Türkçe sözlerle söylettim. Batı Müziği’ne yaptığım bu hizmetten dolayı yıllar sonra Fransa Kültür Bakanlığı ve İtalyan Cumhurbaşkanı tarafından nişanla ödüllendirildim...” Yabancılar Türkçe söylerken; bizim şarkıcılar ise yabancı şarkıları orjinal dilinde söyler o yıllarda. Türkçe sözlü şarkı söylememeye direnirler. 1972’de Sezen Cumhur Önal’ın sözleriyle ilk Türkçe şarkıyı, Berkant söyler: ‘Evvel Zaman İçinde.’ Şarkı Berkant’a bir anda şöhreti getirir. Bunu başka şarkıcılar takip eder. 16 yaşındaki Nilüfer ‘Kalbim Bir Pusula’ ile, 17’sindeki Kamuran Akkor ‘Aşk Eski Bir Yalan’ ile, Ertan Anapa ‘Sokağından Geçtim Dün Gece’ ile, Özdemir Erdoğan ‘Duyduk Duymadık Demeyin’ ile, Selçuk Ural ‘Bugün Güzel Yüzün’ ile, Mehmet Taneri ‘Seni Sevmek’ ile şöhreti yakalar. Sezen Cumhur Önal anlatmaya şöyle devam etti: “Türkçe şarkı olmaz denirdi, oldurdum. Yabancılar okumasaydı, bizimkiler Türkçe şarkı okumazdı. Bizimkiler Türkçe söyleyince günde 8 işe gitmeye başladı, yabancılar gelmez oldu. Şarkıcı değil şarkı satar. Şimdi albümler satmıyor; çünkü şarkılar şarkı gibi değil. Eskiden denetimden geçmeden şarkı yayınlanmazdı. O zamanki şarkıcılar da; şarkıcıydı. Şarkı söylemesini biliyorlardı. Şimdi dansözler şarkıcı. Türkiye’de soyununca kadınların sesi güzelleşiyor mu? Ben yaptım oldu demekle olmuyor! Bir Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Nilüfer, Özdemir Erdoğan, Nükhet Duru, Candan Erçetin, Hande Yener, Funda Arar kolay yetişmiyor; zamane efsaneleri onlar.” Sezen Cumhur Önal’ın yeni hedefi hatıralardaki şarkıları zamanın ruhuna göre yapılan yeni düzenlemeleri ile piyasaya çıkarmak. Genç kuşağın da dinlemesi için...
(06.07.2014 tarihli ekten alınmıştır.)
- Gazlı içecekler uçakta daha mı lezzetli? Eş dost ortamlarında anlatıp 'Vay' dedirtebileceğiniz 3 yeni bilgi!
- Çamurlu ayakkabıları kar beyaz yapıyor! Yeni almış gibi pırıl pırıl parlatıyor, doğal temizleyici! Sirkeye 1 kaşık eklemek yetiyor
- Yoğurda katıp kaşık kaşık yiyin! Bağırsakları motor gibi çalıştırıp kemikleri betona çeviriyor, kana anında karışıyor!
- 40 yıllık yoğurtçunun sırrı! Taş gibi yoğurt yapmak için içerisine 15 adet ekleyin: Hem lezzetli hem şifalı, probiyotik etkisiyle vücuda iyi geliyor
- 1 bardak suya ekleyip için! İnsülin direncini terazi gibi dengeliyor: Vücudun savunma mekanizmasını makine gibi çalıştırıyor