MagazinTülin Şahin: Anne dünyanın en kısa ama en derin sözcüğüdür

Tülin Şahin: Anne dünyanın en kısa ama en derin sözcüğüdür

Paylaş
Tülin Şahin: Anne dünyanın en kısa ama en derin sözcüğüdür

10 Mayıs Anneler Günü yaklaşırken huzurlarınıza çiçeği burnunda bir anne olan Tülin Şahin’i getirdim. O, yıllardır herkesin hayranlıkla izlediği, yaşam tarzı ve işine saygısıyla takdir kazanan bir top model. 20 yıldır ara vermeden modellik yapıyor. 2019’da Portekizli iş insanı Pedro de Noronha ile evlendi. Aşklarının meyvesi altı aylık bebekleri Siena Leyla ile mutluluklarına mutluluk kattılar. Bebeğinin her şeyiyle kendi ilgilenen Tülin Şahin’le samimi bir sohbet ettik. Alev Gürsoy Cimin / alev.gursoy@posta.com.tr

Nasılsınız, hayatınız nasıl gidiyor?

Haberin Devamı

Her şey yolunda. Çok şükür ki sağlıklıyız. Olması gerektiği gibi evde kalıyoruz.

COVID-19 salgını sürecinden hayatınız adına neler öğrendiniz?

“İnsan hasta olmadan iyileşemez” sözünü çok severim. Normalde de bir hafta grip olsak hemen sağlığımızın kıymetini anlarız. Bir kez daha her şeyin başının sağlık olduğunu anladık. Sahip olamadıklarımız için şikayet etmek yerine her zaman elimizdekilere müteşekkir olmalıyız.

Artık birçok kişi geleceğe endişeyle bakıyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Her zorluğun sonrası mutlaka aydınlıktır. Bazı şeylerin düzelmesi için önce bozulması lazım. Niccolo Machiavelli’nin dediği gibi “Değişiklikler öncellikle doğal bir zorluktan kaynaklanır.”

10 Mayıs Anneler Günü’ne çok kısa bir süre kaldı.

Haberin Devamı

Siz de artık bir annesiniz. Anneliği nasıl tarif edersiniz? ‘Anne’, dünyanın en kısa ama en derin kelimesidir. Anlatılmaz, yaşanır. Fakat bunu söylerken de farklı sebeplerden anne olamayan kadınları da atlamamak gerekir. Her kadın anne olacak diye bir şey yok. Çünkü her kadın zaten anaç ruhludur.

TÜM DÜNYA KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNDEN BAHSEDERKEN ÇOCUK SAHİBİ OLMANIN TEK SORUMLULUĞU ANNEYE YÜKLENEMEZ

Bazıları anne olmayı kariyerinin önünde engel görür ama siz şahane bir şekilde ikisini de idare ediyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?

Programlı yaşayan biriyseniz hiçbir şey zor değil. Her şeyi gözünüzde büyütüyorsanız yaşamınızı zorlaştırırsınız. Kaldı ki hamilelik bir hastalık değil. Sağlık sorununuz olmadığı sürece çalışabilirsiniz. Doğum sonrasında da destek alarak çalışabilirsiniz. Ayrıca tüm dünya kadın-erkek eşitliğinden bahsederken çocuk sahibi olmanın bütün sorumluluğu anneye yüklenemez.

Eşiniz umduğunuz gibi bir baba mı?

Fazlasıyla.

KENDİ KENDİNE YETEBİLEN BİR KADINIM

Anne olma yolculuğunda en büyük yardımcınız kimdi?

Eşim tabii ki. O da herkes gibi şu aralar evden çalışıyor. Onun dışında kendi kendime yetebilen bir kadınım. Çok yakın arkadaşlarım da destek oluyor, sağ olsunlar.

Peki, çocuk olunca eşler arasındaki sevginin boyutu değişiyor mu?

Değişen tek şey birbirinize olan bağlılığımızın artması.

Haberin Devamı

Sizin annenizden aldığınız ve hatırladığınız en önemli öğüt neydi?

Her zaman kendi ayaklarının üzerinde dur.

Anne olacak kadınlara tavsiyeleriniz neler?

Lütfen panik, stres yapmayın! Etrafınızın yapmasına da izin vermeyin. Her kafadan bir ses çıkıyor. Sadece doktorunuzu dinleyin ve bu konuda bol bol kitap okuyun. Annelik içgüdüsüyle her şey akıyor zaten. Mutlaka anda kalın ve bebeğinizle geçirdiğiniz günleri doyasıya yaşayın.

20 YIL HİÇ DURMADAN MODELLİK YAPMAK HERKESE NASİP OLMAZ AMA BEN BAŞARDIM

Kariyerinizi modellik üzerine kurdunuz ve bu konuda markalaştınız. Annelikten sonra planlarınız değişti mi?

Hep modellikte ilerliyorum, çünkü modanın hem mutfağını hem de şov kısmını çok iyi biliyorum. İstesem sinemaya, dizilere geçiş yapmam kolay olurdu. Fakat zor olan, modelliği uzun süre yapmaktır. Ben bunu başardım. 20 yıl hiç durmadan modellik yapmak herkese nasip olmaz ama ben başardım.

“En ufak bir kırışıklık başladığında modellik bırakılır” denir. Bu anlayış artık değişti, değil mi?

Haberin Devamı

Bu anlayış tüm dünyada değişti. Modellik artık yaşsız bir meslek oldu. 50 yaşındaki Naomi Campbell en yeni modellerle podyuma çıkıyor. Alessandra Ambrosio 39, Adriana Lima 38, Gisele Bündchen 39 yaşında ve kariyerlerine devam ediyorlar. Çünkü insanlar hikayesi olan kadınları görmek istiyor artık.

Sizin kuşaktan sonra Türkiye’de ikon model çıkmaz oldu. Neden?

Bu soru her kuşakta sorulmuştur. Birileri mutlaka çıkar. Bu mesleği yapmak isteyen gençler ‘Top Model Nasıl Olunur’ kitabımı okuyabilir.

KİMSE KAFASINI TELEFONDAN KALDIRMIYOR AMA HERKES HER ŞEYİ BİLİYOR

Dijital platformlar ve sosyal medya birçok sektörü neredeyse durağan hale getirdi. Podyumların büyüsünün azalmasına sebep oldu mu sizce?

Dijital dünya, birçok kolaylığın yanı sıra hızlı tüketimi de beraberinde getirdi. Bilgi ve emek anında tüketildiği için yapılan iş için dökülen alın teri çok kolay harcanıyor. Her şey bir hashtag (#, etiket) üzerinde dönüyor ya da indirgeniyor. Kimse kafasını telefondan kaldırmıyor ama herkes her şeyi biliyor.

Haberin Devamı

Yaşsız bir kadınsınız. Sizi ilk gördüğümüzden beri neredeyse hiç değişmediniz. Bunun bir formülü var mı?

İltifatınız için çok teşekkürler. Tabii ki hepimiz yaş alıyoruz, büyüyoruz. Önemli olan her yaşın ayrı güzelliğini yaşamak. Sırrım yok ama her zaman spor yaparım, sağlıklı ve dengeli beslenirim, doğru bakım ürünleri kullanırım.

DOĞUMDAN HEMEN SONRA FİT OLMAK, YÜZÜNÜZE KREM SÜRÜP BİR GECEDE GENÇLEŞMEYİ BEKLEMEK KADAR İMKANSIZ

Hamilelik sonrası eski formunuza dönmek zor oldu mu?

Eski formuma döndüğüm söylenemez. 13 kilo fazlam var ama umurumda değil. Kadına dayatılan mükemmellik tamamen gerçek dışı. Doğumdan hemen sonra fit olmak, yüzünüze krem sürüp bir gecede gençleşmeyi beklemek kadar imkansız. Şimdilik en büyük sporum, bir gecede üç defa emzirmeye ya da mama vermeye uyanmak.

Güzel yavrunuzu kucağınıza aldığınız ilk an, ne hissettiniz?

Offf! (Gülüyor) İşte o an tarif edilemez. Hastanedeki ilk gece baş başa kalmıştık. Emzirdikten sonra göğsümde uyudu. İşte o an insan eriyor. Acayip bir bağ oluşuyor.

Anne olunca hayata ve insanlara bakış açınız değişti mi?

Ben zaten hep anaç ruhluydum. Ekipteki arkadaşlara yemek yediniz mi, atkı takın soğuk vs. diyen biriyim. Zaten normalde de duyarlı ve hassas biriyim. Tabii annelik duygusu buna daha da eklemiş oldu.

Kızınıza Siena Leyla ismini kim koydu?

Eşim de ben de Siena ismini seviyorduk. Leyla ismini de her zaman çok sevmişimdir. Pedro da beğenince Leyla ismini de ekledik.

Sizce kime benziyor minik yavrunuz?

Bence şimdilik ikimize de benziyor.

BAĞIŞLADIĞIM KIYAFETLER 400’E YAKIN GENÇ KIZIMIZA EĞİTİM BURSU SAĞLADI

Bu arada güzel bir sosyal sorumluluk projesine imza attınız. Kızınızın kıyafetlerini, 6 Mart’ta TOGEM-DER’in ‘sıfır atık’ temasıyla düzenlediği ‘Cemre Çarşısı’ etkinliğinde bağışladınız.

Kıyafetlerin geliri, şehit askerlerimizin ailelerine bağışlandı. Hem çok duygusal hem de anlamlı bir destekti. Kendi eşyalarımı ve Siena’nın eşyalarını bağışladım. Aynı zamanda etkinlikte ‘sürdürülebilir moda’ hakkında konuşma yaptım.

En son hamilelik kıyafetlerinizi de bağışlayarak kız çocuklarına burs sağladınız. Ne mutlu size!

Evet 2 yıl önce Givin uygulamasıyla tanıştım. Onun sayesinde kıyafetlerimi bağışlamak daha da kolay olmaya başladı. Satış geliri ise seçtiğiniz bir kuruma bağışlanıyor. Ben Türk Eğitim Vakfı’nı seçtim. Bağışladığım kıyafetler şu ana kadar 400’e yakın genç kızımıza eğitim bursu sağladı. Kıyafetlerimi bağışlamaya devam edeceğim.