Giriş
Çocuğunuz altını ıslatıyorsa dikkat! Gelişim geriliğine neden olabilir: Sadece bir testle ortaya çıkıyor
Horlamak, genellikle yetişkinlerde rastlanan bir durum olarak kabul edilse de çocuklarda da görülebilir ve önemsenmesi gereken bir sağlık belirtisidir. Çocuklardaki horlama, uyku kalitesini etkileyip gün içindeki enerji seviyesini düşürebilir. Burun tıkanıklığı ya da bademcik gibi sorunların yanı sıra uyku apnesi gibi sağlık problemleriyle de ilişkili olabilir. Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yazan, çocuklardaki horlama sorunuyla ilgili tüm detayları açıklıyor.
Hilal Gülden Boğazkesen - Posta.com.tr / Çocuklarda karşılaşılan horlama sorunu, uykunun kalitesini olumsuz yönde etkileyebilir. Bu sağlık problemi; burun tıkanıklığı, geniz eti ya da bademcik büyümesi gibi faktörlerden kaynaklanabilir. İşte tüm detaylar...
ÇOCUKLARDA DA GÖRÜLEBİLİR!
Horlamak, genellikle yetişkinlerin yaşadığı bir sorun olarak görülse de aslında çocuklarda da meydana gelebiliyor. Çocuğunda bu durumu fark eden ebeveynler ise horlamanın hangi sebeplerle meydana geldiğini merak ediyor.
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yazan, "Horlama, her ne kadar erişkinlerde daha sık görülse de çocuklarda da önemli bir bulgudur. Solunan havanın burun ve diğer üst solunum yollarından geçerken bu bölgedeki yumuşak dokuların daralmasıyla meydana gelen sert karakterdeki sese horlama adı veriliyor. Bu bölgede bulunan bademcik, geniz eti ve diğer solunum yolu yapılarının büyüyerek veya çökerek hava yolunu daraltması sonucunda oluşur" ifadelerini kullandı.
Bademcik ve geniz eti büyümesi çocuklarda horlamanın önemli nedenlerindendir. Özellikle alerjik yapılı çocuklarda burun mukozası ile beraber üst hava yollarında da ödem olduğu için horlama sık görülür.
Uzman isim, "Üst solunum yolu enfeksiyonları esnasında bu yapılardaki enfeksiyonlara bağlı horlamalar görülebilir. Çağımızın hastalığı obezitede de üst hava yollarının büyümesi ve artmış yağ dokusununda hava yollarına dışarıdan bası yapması sonucunda horlama görülebilir. Çoğu horlama vakaları, hafif formdadır ve az tekrarlar. Fakat bulgular daha sık ortaya çıkıyor ve uyku problemlerine yol açıyorsa daha dikkatli olmak gerekmektedir" dedi.
DİKKAT GÜÇLÜĞÜ VE HİPERAKTİVİTEYE NEDEN OLUYOR
Çocuklarda meydana gelen horlama sorunu, beraberinde pek çok sağlık problemini getirebilir. Bunların en başında ise solunum sıkıntısı yer alıyor.
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yazan, "Gece gürültülü solunum, horlamanın en sık bulgusudur. Bademcik veya geniz eti büyümesi olan çocuklarda burundan soluk alıp-verme zorlaşır. Çoğu çocuk, gün içinde ağızdan nefes alırlar ve genellikle ağızları biraz açık şekilde dururlar. Bu çocukların bazılarında alerjik bulgular da vardır. Sık burun kaşıntısı, burun akıntısı, hapşırık gibi bulgular alerjik rinite eşlik edebilir" dedi.
Uzman isim, "Dikkat güçlüğü ve hiperaktivite, önemli bir klinik durumdur ve altta yatan birçok hastalık olabilir. Uykuda solunum problemi olan çocuklarda da dikkat eksikliği ve hiperaktivite kliniği görülebilir. Uyku apnesinin eşlik ettiği uykuda solunum bozukluklarında gece boyunca aralıklı solunum durmalarında kandaki karbondioksit gazı seviyesi yükselir. Bu durum, gün içinde yorgunluk ve dikkat eksikliği kliniğine neden olabilir" sözleriyle bu sorunun önemine dikkat çekti.
UYKU APNESİYLE BAĞLANTILI OLABİLİR!
Horlama, pek çok sorunla bağlantılı olabilir. Fakat yapılan bazı araştırmalar, horlamanın ciddi sağlık problemleriyle ilişkisini ortaya koyuyor.
Dr. Öğr. Üyesi Yazan, "Horlamanın birçok sebebi olsa da uyku apnesi en önemli nedenlerindendir ve tedavi gerektirir. Özellikle horlama atakları sık tekrarlıyorsa aile uykuda nefesin durduğunu düşünüyorsa mutlaka doktor başvurusu yapmaları gerekmektedir" dedi.
POLİSOMNOGRAFİ TESTİYLE ORTAYA ÇIKIYOR
Ortaya çıkan her hastalığın bazı belirtileri bulunuyor. Çocuklarda görülen uyku apnesinin semptomları, belli bir çerçevede sıralanabilir.
Uzman isim, "Uyku apnesinin çok sayıda klinik bulgusu vardır. Çocuk, uyku esnasında gürültülü solunum sıksa, aralarda soluk durmaları veye nefes alıp vermede zorluk oluyorsa, uykuda sık dönüyor ve huzursuz uyuma varsa, gece altına ıslatma varsa, başını geriye atarak kendine pozisyon veriyorsa uyku apnesi açısından değerlendirilmelidir" açıklamasında bulundu.
Dr. Öğr. Üyesi Yazan, "Bu çocuklarda gün içinde de bazı bulgular görülebilir. Sabah zor uyanma, özellikle sabahları olan baş ağrısı, gün içinde uyku ihtiyacının olması, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gibi bulgular; gün içinde uyku apnesi olan çocuklarda görülebilir. Uyku apnesinin kesin tanısı ‘polisomnografi’ denen uyku testi ile konulur" ifadeleriyle konuyu daha detaylı bir şekilde ele aldı.
BÜYÜME-GELİŞME GERİLİĞİNE NEDEN OLABİLİR
Uzman isim, "Tedavi edilmemiş uyku apnesi, önemli klinik durumlara yol açabilir. Öğrenme güçlüğü, okul başarısında düşüklük, davranış bozuklukları, hipertansiyon, metabolik hastalık, büyüme-gelişme geriliği, yaşam kalitesinde azalma gibi durumlara sebep olabilir" dedi.
HORLAMANIN NEDENİNE BAĞLI OLARAK TEDAVİ EDİLEBİLİR
Dr. Öğr. Üyesi Hakan Yazan "Altta yatan hastalığa göre tedavi yöntemleri mevcuttur. Horlamanın sık nedenlerinden olan bademcik ve geniz eti büyümesi bu hastalarda mutlaka ve kulak burun boğaz uzmanı tarafından değerlendirilmeli, ilgili uzmanın medikal ve/veya cerrahi tedavi önerileri mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır" ifadelerine yer verdi.
Alerjik rinit tanılı hastalarda semptomların çok olduğu dönemlerde ilgili uzman doktor tarafından verilen ilaçlar düzenli bir şekilde kullanılmalıdır. Özellikle üst solunum yolu enfeksiyonları esnasında burun tıkanıklığı uygun bir şekilde tedavi edilmelidir. Uyku apnesi olan çocuklarda uyku testi sonucuna göre üst hava yollarına yönelik cerrahi veya gece solunum desteği cihazı uygulanabilir. Bu cihazlar, hastanın burnunu kapsayan maske ile uygulanır ve hastaya üst hava yolundaki darlığı açmak için pozitif basınç vererek çalışırlar.
BUNLARA DİKKAT EDİN!
Çocukların gece uykusunu verimli geçirebilmesi ve solunumu sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı detaylar bulunuyor.
Dr. Öğr. Üyesi Yazan, bu konuyla ilgili "Uykuda horlama ya da uyku apnesi gibi bulguları olan çocuklar, mutlaka ilgili uzmanlar tarafından değerlendirilmelidir. Çocuğun odası uygun sıcaklık ve nemde olmalı ve oda gün içinde iyi havalandırılmalıdır. Tercih edilen oda sıcaklığı genelde 20-22 derecedir. Alerjik çocuklarda semptomların fazla olduğu zamanlarda mutlaka doktorunun önerdiği ilaçlar kullanılmalıdır. Ayrıca alerjik çocuklarda alerjisini tetikleyen eşyalar çocuğun odasından kaldırılmalıdır. Üst solunum yolu enfeksiyonları esnasında burun tıkanıklığına dikkat edilmeli ve gerekirse doktorunun önerdiği tedaviler kullanılmalıdır" açıklamasında bulundu.