Meme kanserinde risk grubunda mıyım?

Meme kanserinin kadınlar açısından önemli bulunmasının en önemli nedeni, kadınlarda en sık görülen kanserlerden biri olması. Buna göre 200'ün üzerine olan kanser türleri arasında, kadınlarda görülen kanserler arasında meme kanserinin görülme oranı yüzde 30.

Hem düzenli muayene hem de mamografi ve ultrasonografi gibi tarama teknikleri ile tanı konması çok basit olan meme kanserine karşı kadınların yapmasın gereken en önemli şey erken teşhisin hayat kurtardığı meme kanserine karşı yıllık kontrollerin düzenli yapılması.

Kadınların taşıdıkları risk faktörüne göre meme kanserine karşı kontrole gitme sıklığı değişiyor. Bir kadının öncelikle meme kanseri açısından hangi risk grubunda olduğunu öğrenmesi gerekiyor. Bu nedenle öncelikli olarak bir uzmana görünmek şart.

Genel Cerrahi Uzmanı ve Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı'nın açıklamalarına göre meme kanserlerinin yüzde 90'ı kişinin kendisinde var olan bir genetik sorun kaynaklı oluyor. Kişinin kendi hücrelerindeki bozukluk nedeniyle hücreleri şekil değiştirerek kontrolsüz şekilde büyümeye başlıyor.

Toplam meme kanserlerin yüzde 10'u anne ya da babadan gelen kalıtsal genetik sorunlardan kaynaklanıyor.

Kalıtsal meme kanserlerinde

• Kişiler kanserle daha genç yaşta karşılaşıyor veya kanser daha hızlı ilerliyor
• Kanser her iki memede birden görülebiliyor
• Mikroskobik anlamda tiplerinde farklılık tespit ediliyor

Buna göre ailede birden çok kişide meme kanseri varsa ve kanser genç yaşta ve çift taraflı gerçekleştiyse, ailede erkek meme kanseri görülmüşse, kalıtsal durumlar uzmanlar tarafından önemli bulunuyor.

Meme kanserlerinde kanser erken teşhis aldıysa, tümör çok büyümemişse veya tümör başka organlara sıçramadan tanı alırsa, tedavi çok hızlı bir şekilde yapılabiliyor. Ancak meme kanseri ileri evrelere geçtiyse, tedavisi zorlaşıyor, diğer organlara sıçrama (metastas) riski doğuyor.

Cerrahi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Metin Çakmakçı geçmişte kadınları elle meme muayenesi yapmaları konusunda bilinçlendirmeye çalıştıklarını ancak artık hem Türkiye'de hem de dünyada bundan vazgeçtiklerini belirtiyor. Çünkü hem tümör olmayan kitleler nedeniyle kadınlar uykusuz geceler geçirebiliyor hem de aslında diğer tarafta başka bir tümör hiç fark edilmeden büyümeye devam edebiliyor. Bu nedenle tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de meme kanseri erken teşhis ve tedavi için tarama yöntemlerinin ve düzenli doktor kontrollerinin aksatılmaması gerekiyor. Yıllık kontrollerin dışında memede herhangi bir şişlik, sertlik, akıntı veya farklılık görünürse de bu tür durumlara karşı duyarlı olmaya devam etmek gerekiyor.

Meme kanserlerinde kitle dışı belirtiler

• Meme başında kanlı akıntı
• Meme başında daha önce görülmeyen simetri problemleri
• Meme başının içe çekilmesi, çökmesi gibi şekil bozuklukları
• Meme derisinde kızarıklık veya yara
• Meme derisinin portakal kabuğu şeklinde ödemlenmesi
• Koltuk altında yer alan lenf bezlerinin büyümesi sonucu o bölgede kitle oluşması

Meme kanserine karşı genetik faktörler ve ağrısız kitle yanılgısı

Memede kitlelere karşı bendeki kitle ağrımıyordu veya ailemizde hiç meme kanseri yok gibi yanılgılara düşmemek gerekiyor. Memede kansere bağlı oluşan bir kitle, klasik olarak ağrısız olarak görülse de, kimi zaman ağrılı da görülebiliyor.

Meme kanserlerinin büyük çoğunluğu aileden bağımsız olarak kişinin kendisinde oluşan bir hastalık. Bu nedenle ailede meme kanserinin olmaması, sizde meme kanseri görülmeyeceği anlamına gelmiyor.

Buna göre yıllık olarak

• 40 yaşına kadar her yıl düzenli ultrasonografi
• 40 yaşından sonra ise iki yılda bir mamografi çektirmek gerekiyor.
• Ailede daha önce meme kanseri öyküsü varsa, ilk kontrol mamografisinin 30 yaşında yapılması gerekiyor.
• Yüksek riski kadınlarda ise mamografi dışında özel tarama yöntemleri de uygulanıyor.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kanser vakaları 10 yılda 5 milyon arttı. İşte en sık görülen kanserler...

Habere Git

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Kansere karşı koruyucu besinler ve kanser hastalığında beslenme

Habere Git