Böbrek ve karaciğer naklinde Avrupa lideriyiz! Peki neden bu kadar hasta organ bekliyor?
Donanımlı hekimlerimize ve dünya standartlarındaki hastanelerimize rağmen organ naklinde halen çok gerideyiz! Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik, "Bu yıl ilk 10 ay içerisinde 18 kalp nakli yapabildik" dedi. Bin 351 hastanın acil kalp nakli beklediğini belirten Prof. Dr. Özatik, dünyanın gelişmiş ülkeleri ile rekabet edecek hastanelerimiz ve donanımlı hekimlerimiz olmasına rağmen acil nakil bekleyen kalp hastalarını kaybedebileceğimizi aktardı ve nakillerle ilgili son istatistikler konusunda bilgi verdi.
Beyin ölümlerinin yeterli sayıda organ bağışına dönüşmediğinin altını çizen Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik "İleri evre kalp yetmezliği hasta sayısı ekim ayı itibarı ile bin 351 kişi. 1 yıl içerisinde çözüm üretmediğinizde hastaların yarısını, 2 yıl içerinde ise hepsini kaybedebiliriz" dedi.
Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği (TKDCD) 17. Ulusal Kongresi, Antalya'da gerçekleştirildi. Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi, Ankara Şehir Hastanesi Kalp Damar Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik, kongredeki konuşmasında pandemi dönemi dahil, kalp hastalarının bekleyebilecek hastalar olmadığını ve baypas, damar, kalp kapak ameliyatlarını şartları maksimuma çıkararak gerçekleştirdiklerini kaydetti.
KALP NAKLİNDE NE DURUMDAYIZ?
Konuşmasında, ileri evre kalp yetmezliği olan hastalara yeterince çözüm üretemediklerinden yakınan Prof. Dr. Özatik, “Çünkü onlar için en iyi çözüm kalp nakli ameliyatlarıdır. Kalp nakli ameliyatlarını bu dönemde istediğimiz sayılarda gerçekleştiremedik. Önceki yıllarda 90-100 sayılarda yıllık kalp nakli ameliyatını bakanlık ruhsatlı 15 merkezde yapabiliyorduk. Ancak bu dönemde 3 yıl boyunca 18-20 civarında nakil oldu. Bu yıl ise ilk 10 ay içerisinde 18 nakil yapabildik. Burada en büyük sorunumuz yeterince beyin ölümü gerçekleşmiş olmasına rağmen organ bağışının olmamasıdır. Biz genel olarak yardımsever bir toplumuz ama ne yazık ki konu organ bağışına gelince aynı hassasiyeti göremiyoruz” dedi ve geçen yıl 1,200 civarında beyin ölümü tespit edildiğini aktardı.
BEYİN ÖLÜMÜ NEDİR?
Trafik kazası, ateşli silahla yaralanma, yüksekten düşme gibi nedenlerden dolayı hastanın beyin fonksiyonları tamamen yerine dönemeyecek şekilde olursa beyin ölümü gerçekleşiyor. Buna hekimler karar veriyor. Organ bağışı yapılmadığı anda 48 ile 72 saat içerisinde vücudun diğer organları da kaybediliyor.
BİR VERİCİDEN 7-8 ADET ORGAN SAĞLANABİLİYOR!
Prof. Dr. Özaktik, "Organlarını bağışta bulunursanız, bir vericiden 7-8 tane organ sağlamanız mümkün. Bazı organlar için, böbrek ve karaciğer için bir şans var. Çünkü insanın iki tane böbreği var. Birinci derece yakınlarından yapılıyor, yine karaciğer iki parça şeklinde bağış yapılabiliyor." diyor.
CANLIDAN YAPILAN BÖBREK VE KARACİĞER NAKİLLERİNDE AVRUPA LİDERİYİZ
Ülkemizin canlıdan yapılan böbrek ve karaciğer nakillerinde Avrupa lideri olduğunu belirten ancak Avrupa, ABD gibi ülkelerde nakillerin yüzde 80’inin bir kadavradan, yani beyin ölümü gerçekleşmiş bir vericiden gerçekleştiğini belirten Prof. Dr. Özaktik, ülkemizde bu oranın tam tersine olduğunu ifade ediyor. Yani canlı vericiden organ bağışı oranlarımız yüksekken, kadavradan organ bağışı çok daha az. Peki neden sadece canlı vericiye değil, kadavraya da ihtiyacımız var?
KALP, AKCİĞER VE PANKREAS İÇİN KADAVRA ŞART!
Prof. Dr. Özaktik; kalp, akciğer, pankreas gibi organlar için mutlaka bir kadavraya ihtiyaç olduğunu belirtiyor. Çünkü bu organların bir eşi veya muadili yok.
Şu anda Sağlık Bakanlığı kayıtlarında 33 bine yakın hasta nakil bekliyor. Bunların yaklaşık 25 bini böbrek yetmezliği hastaları. Onlar bir şekilde diyalizle hayatını devam ettirebilse de ileri evre kalp yetmezliği hastalarında bu mümkün değil. Hastalara 1 yıl içinde çözüm üretilemezse yarısı, 2 yıl içerisinde organ bulunamazsa tamamını kaybedebiliriz.
Ekim ayı itibarı ile Sağlık Bakanlığı sistemine 15 merkezden 1,351 ileri evre kalp yetmezliği hastası bildirilmiş durumda. Bu hastalara 1 yıl içerisinde çözüm üretmediğinizde maalesef yarısını kaybedeceğiz. Yani 2 yıl içerinde bu hastalara organ bulamazsak bu hastaları maalesef kaybedeceğiz.
HEKİMLERİMİZ DONANIMLI, HASTANELERİMİZ DÜNYA İLE REKABET EDEBİLECEK DURUMDA!
Dünyanın neresinde bir teknik varsa onun Türkiye’de de olduğuna vurgu yapan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Özatik, “Dünyanın gelişmiş ülkeleri ile rekabet edecek hastanelerimiz ve donanımlı hekimlerimiz var. Fakat organ bağışında yetersiz durumdayız" dedi.
GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLEN HAYVANLARDAN İNSANA ORGAN NAKLİ MÜMKÜN MÜ?
Ocak ayında ABD'den gelen bir haberin kendilerini Covid aşısının bulunması kadar heyecanlandırdığını belirten Prof. Dr. Özaktik, genetik değiştirilmiş bir hayvandan yapılan kalp nakli hakkında bilgi verdi.
Geçtiğimiz ocak ayında ABD'de genetiği değiştirilmiş bir domuzun kalbi, nakil için gönüllü olan 57 yaşındaki David Bennett'e nakledildi ve bu şekilde Bennett iki ay kadar yaşadı. Organ nakillerinde vericinin organını alıcıya naklettiğinizde alıcının vücudu organı reddetmesin diye bağışıklık sistemini baskılayacak şekilde birtakım ilaçlar kullanmanız gerekir. Bunu insandan da yapsanız böyledir, hayvandan da yapsanız böyledir. Bu işin gelecekte insanlar için çok büyük bir umut ve alternatif olabileceğini düşünüyorum.