Eyvah! Hemoroid oldum, ne yapmalıyım?
Hemoroid yani halk dilinde basur oldukça sık görülen ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bir rahatsızlık. Peki can yakan bu hastalıktan korunmak için neler yapmalı? Bakın uzmanlar ne dedi
Makatta kanama, kaşıntı, çamaşırın kirlenmesi, kronik kabızlık gibi şikayetler ise hemoroidin başlıca belirtileri arasında yer alıyor. Konu ile ilgili bilgi veren Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Fatih Kar, "Hemoroid kısa tabiri ile bir yastıkçıktır. Makatın ağzına yakın kısmında damar yumaklarından oluşan ve aslında herkeste olan tamamen normal olan yastıkçıklardan oluşmaktadır. Bunlar herhangi bir sebeple büyüdüğü zaman biz bir hastalıktan söz ediyoruz. Hemoroid hastalığı iç hemoroid ve dış hemoroid olmak üzere ikiye ayrılıyor. Genelde halk arasında en çok bahsedilen hali iç hemoroiddir. Genelde kanama şikayetleri yapar, bazen de ıkınma aşamasında ele bir et parçası gelir, bazen kronik kabızlık şikayetleri olur, bazen çok ciddi kanamalar gelişir, bazen tuvalette iç çamaşırlarının kirlenmesi şikayeti yapar bazen de popo ağzında kaşıntı yapar. Hayat kalitesini ciddi anlamda bozabilen bir hastalık" dedi.
GENETİK FAKTÖRLER ÖNEMLİ ROL OYNUYOR
Hemoriod hastalığının sebeplerine değinen Kar, "Genetik faktörler ciddi anlamda etkili olabiliyor. Beslenme şekli çok önemli. O bölgede kullanılan birtakım ilaçlar bağırsak floramızı bozarak dışkılama sorununa neden olabilir bu da hemoroidin gelişmesine zemin hazırlayabilir. Yaş faktörü de önemli bir faktör, yaş ilerledikçe bu hastalığa daha çok rastlıyoruz. Eşlik eden bağırsak hastalığı varsa bu da hemoroid sorununa neden olabilir. Bunları değerlendirerek buna göre tanı ve tedavi aşamaları gerçekleşiyor gerekirse kolonoskopi yapılıyor. Özellikle iç hemoroidler çok ileri evrede ise hasta ıkınmakla dışarı çıkartabiliyor ve onu çok net görebiliyoruz ama daha erken evrede iç hemoroidi dışarıdan görmek çok mümkün değil o zaman da görüntüleme yöntemlerine başvuruyoruz" şeklinde konuştu.
EV YEMEĞİ YİYİN, SU İÇİN
Tedavi aşamasında dikkat edileceklere değinen Kar, "Tedavi kısmında diyet ve beslenme alışkanlıklarının düzene sokulması oldukça önemli bir faktör. Daha önce ameliyat olmuş hasta dahi olsa mutlaka beslenmesine dikkat etmesi gerekiyor. Zira unutulmamalıdır ki hemoroid nüksedebilen bir rahatsızlıktır. Tedavi aşamasında dışkılama alışkanlığı edindirmek bir diğer önemli faktör. Bol sıvı ve düzenli su tüketimi de önemli bir faktör. Özellikle ev yemekleri ile beslenmelerini öneriyoruz hastaların çünkü bunlar en sağlıklı yemekler. Sebze ağırlıklı posalı yiyecekler tüketmeli bu hastalar.
HEMOROİD TEDAVİSİNDE ETKİLİ YÖNTEMLER
Eğer bu diyet ve yaşam şeklini düzene sokma alışkanlığı edinilemez ve tedavi gerçekleşemezse ikinci kısımda medikal tedavi öneriliyor. Merhemlerle o bölgedeki hemoroidin küçülmesi sağlanmaya çalışılıyor. Bunlarla da sorun çözülmezse ameliyat öncesi aşamada uygulanan ameliyatsız teknikler var. Bunlardan bir tanesi ve son yıllarda literatürün de başarısını onayladığı en önemli yöntemlerden biri ameliyatsız Bant Ligasyonu tekniğidir. Vakumlu bir cihaz yardımı ile makatın iç kısmındaki yastıkçıklara girip bu yastıkçıkları boğma işlemi gerçekleştiriliyor bu yöntemle. Ortalama 1 ila 5 gün arasında da o bölge toparlanıyor. İşlem sedasyon altında yapılıyor. Ortalama 5-10 dakika sürüyor ve hasta hemen evine gidebiliyor. Yöntem hemoroidin büyüklüğüne göre 2 ya da 3 seans yapılabiliyor. Seanslar arasında en az bir ay geçmesini bekliyoruz ve duruma göre yeniden müdahale edilip edilmeyeceğine karar veriyoruz. Yöntem 3 seansın üzerinde kullanılmıyor.
Bir diğer yöntem de lazer tedavisi. İç hemoroid pakesinin içine lazerle müdahale ediyoruz. Belirli frekansta enerji vererek oradaki problemli bölgenin yakılmasını sağlıyoruz. Bu iki yöntemi karşılaştırdığımızda Bant Ligasyonu yönteminde daha başarılı sonuçlar alındığını gözlemliyoruz. Tüm bunların işe yaramadığı durumlarda da açık ameliyatı tercih ediyoruz. Hemoroid ameliyatlarında problemli kısım tamamen çıkartıldığı için hastalar 3-4 hafta kadar keyifsiz bir süreç geçirebiliyorlar. Bundan dolayı olabildiğince ameliyatı son çare olarak düşünüyoruz" şeklinde bilgi verdi.
- Erken teşhis tedaviyi kolaylaştırıyor! Zatürre belirtilerine dikkat
- Uzun süre yapılan öz denetime dikkat! Yorgunluk ve agresifliğe neden olabiliyor
- Uzmanı uyardı: Akut bronşit vaka sayısı artıyor
- Cinsel ilişkiden soğutan davranışlar! Bu hareketleri sakın yapmayın
- Kulağınıza sokarken 2 kere düşünün! İşitme kaybına yol açabilir: Kulak zarına ciddi zarar veriyor