Duymamak psikolojiyi bozuyor
İşitme kaybı rahatsızlıklarının yaşam kalitesini düşüren pek çok olumsuz etkisinin yanı sıra, aynı zamanda insan psikolojisine de beklenmedik zararlar verebildiği ifade ediliyor. May İşitme Cihazları Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt, işitme kayıpları sonucunda kişilerde kaygı bozukluğu, psikolojik deformasyon, yalnızlık hissi ve algı düşüklüğü gibi psikolojik rahatsızlıkların ortaya çıkabildiğine işaret etti.
Her yaştan insanın karşılaşabileceği işitme problemlerinin, pek çok psikolojik rahatsızlığı tetikleyebileceği uyarısı yapılıyor. Özellikle geç fark edilen işitme kayıplarının, ilerleyen dönemlerde Alzheimer gibi rahatsızlıklara da zemin hazırlayabileceğine dikkat çekiliyor.
May İşitme Cihazları Eğitim Sorumlusu Odyolog Seda Başkurt, bireylerde iç kulakta bulunan tüy hücrelerindeki hasara bağlı olarak, işitme kayıplarının algı problemlerine sebep olabildiğini söyledi. Başkurt, “İşitme kaybı, kişilerde kaygı bozukluğu, psikolojik deformasyon, yalnızlık hissi ve algı düşüklüğü yapmaktadır. İşitme kaybının derecesine bağlı olarak yaşayacağınız problemler farklılık göstermekle beraber karşıdan karşıya geçerken duymadığınız bir korna sesi bile yaşayacağınız büyük olumsuzlukların kötü bir başlangıcı olabilir. İletişimde anlaşılamayan işitme kayıplı bireyler sosyal izolasyon yaşayarak, agresif ve sinirli bir ruh haline girebilir. Ayrıca çocuk yaşta meydana gelen işitme kayıpları dil edinimi ve okul başarısını etkileyerek hem çocukta hem de ebeveynlerde kaygı seviyesini yükseltmektedir. Bu sebepten ötürü işitme kaybı yaşayan çocukların ve ebeveynlerinin psikolojik desteği ihtiyacı olabilir” dedi.
İş yaşamını derinden etkiliyor
İşitme kayıplarının her yaştan bireylerin sosyal yaşantısını olumsuz etkilediğini anlatan Başkurt, “Özellikle aktif çalışma hayatı bulunan kişilerde her kelimeyi duymak çalışmanın sürdürülebilirliği açısından önem teşkil etmektedir. İş yaşantısında işitme kaybından dolayı bireyler yanlış anlaşılabilir veya kendilerini yanlış ifade edebilir. Bu durumda iş performansları düşebilir. Özel yaşantısında ve iş hayatında mutsuz olan kişiler kendini toplumdan soyutlama davranışlarına girebilir, anlaşılmadıkları için kaygı seviyeleri ve stres artabilir. Bu durum zamanla kişide motivasyon düşüklüğü ve özgüven eksikliğine sebep olacaktır” diye konuştu.
Erken aşamada işitme testi yaptırmak gerekiyor
İşitme kaybının insan ilişkilerine büyük zarar verdiği ve bu durumun sonucunda bireylerin daha kaygılı, yalnız ve izole bir yaşam sürebildiklerini anlatan Odyolog Seda Başkurt, geç fark edilen işitme rahatsızlıklarına karşı uyarılarda bulundu. Başkurt, “İşitme kaybı zaman içerisinde meydana gelmektedir. Bu nedenle kişiler kendisindeki işitme kaybını geç fark etmekte işitme kaybının farkında dahi olsa kabul etmek istememektedir. Zaman içerisinde görülen ve fark edilmeyen işitme kaybı, ileri yaşta Alzheimera zemin oluşturabilir. Buna bağlı olarak da kişide içe kapanma ve özgüven eksikliği meydana getirerek depresyona sebep olabilir. Çevrenizde size konuşmaları tekrar ettiren, televizyonu yüksek sesle dinleyen veya algı da düşüş yaşayan bireylerin olduğunu gözlemlediyseniz bir işitme testi yaptırmalarını kendilerine önerebilirsiniz” diye konuştu.
İşitme cihazı algı düşüşlerini engelleyebilir
İşitme kaybı sorunu yaşayan bireylerin psikolojik durumlarının olumsuz etkilenmemesi için iletişimin büyük önem taşıdığını aktaran Seda Başkurt, bu tip durumlarda izlenmesi gereken tedavi yöntemlerini şu şekilde sıraladı: “İşitme kaybı her yaşta karşınıza çıkan bir sağlık problemi olup, pek çok tedavi yöntemi bulunmaktadır. Doğuştan olan işitme kayıplarında veya sonradan meydana gelen işitme kayıplarında koklear implant ve işitme cihazı kullanımı ile işitme kaybının ilerlemesi durdurularak, algı düşüşlerinin önüne geçebilirsiniz. İşitme kaybı tespit edilen bireylere önerilen işitme cihazları, bireylerin sessiz dünyasına ses getirerek motivasyonlarını yükseltmekte, toplumla yaşadıkları ve onları psikolojik olarak yıpratan iletişim problemlerini çözmeye aracılık etmektedir. Bu sebeplerden ötürü cihaz kullanan bireylerin de işitme cihazlarının bakımlarına önem vermeleri gerekmektedir”