Bu eğitim bir başka! 'Gökyüzüne en yakın çocuklar doğayı tanıyor'

Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nce yürütülen TUBİTAK destekli 'Gökyüzüne en yakın öğrenciler doğayı tanıyor' projesine katılan 42 öğrenci, doğada eğitim görüyor. Projeye dahil edilen öğrenciler, doğada yaban geyikleri izleyip kuşları gözlemledi, teleskopla gökyüzünü inceledi, kentin tarihi ve turistik yerlerini gezdi.

Eğitmenler eşliğinde geleneksel okçuluk eğitimi de alan öğrenciler, dört duvar arasından uzakta unutulmaz ve dolu dolu bir eğitim-öğretim yaşadı. Öğrencilerle aktivitelere katılan İl Milli Eğitim Müdürü Salih Kaygusuz, öğrencilerin sadece akademik gelişimlerine değil onları her yönüyle donanımlı bireyler olarak yetişmelerine önem verdiklerini söyledi. Proje kapsamında hedeflerinin doğayı tanıyan, ona değer veren ve bütün canlılarla barışık bireylerin yetişmesini sağlayabilmek olduğunu kaydeden Kaygusuz şunları söyledi: "Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak TÜBİTAK'a 'Gökyüzüne en yakın öğrenciler doğayı tanıyor' adlı bir projeyle başvuru yaptık. Projemiz kabul oldu. Erzurum biliyorsunuz gerçekten Türkiye'nin çatısı. Gökyüzüne en yakın yerde çocuklarımız eğitim hayatına devam ediyorlar.

TÜBİTAK projesi kapsamında öğrencilerimiz 3 ana başlık ve 12 farklı etkinlikte çalışmalar yürütüyorlar. Bunlardan bir tanesi yaban hayatı gözleme İspir, Uzundere gibi ilçelerimizde çocuklarımız yaban hayatı gözlemleme fırsatı buldular. Yine ayrıca kuş gözlemciliği yaptırılarak, kuşların tanıtımı yapıldı. Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük gökyüzü izleme evi olan Doğu Anadolu Gözlem Evi'nde öğrenciler gökyüzü inceleme faaliyetlerinde bulundular. Gezegenleri görme şansına eriştiler. Bu faaliyetlerden sonra da yine geleneksel okçuluk çalışmalarında ufak bir şenlik havasında uygulamalı olarak gördüler. Ayrıca yine bu proje kapsamında Erzurum'un bütün kültürel ve ören yerleri de öğrencilerimize gezdirildi ve tanıtıldı. Öğrencilerimizden geri dönüşler çok güzel."

Anadolu Lisesi 10'uncu sınıf öğrencisi Öznur Bahar, projede olmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu söyleyerek, "Çünkü biz 'z' kuşağı olarak genelde doğayı pek tanımıyoruz Bu projeyle doğayla iç içe olmayı öğrendim. Teknolojiden biraz uzak olmayı, doğa ananın bize verdiği nimetleri öğrendim. Narman ilçesindeki Peri Bacaları'na gittik ve gördüm ki biz ilçelerimizi bilmiyormuşuz aslında. Erzurum'u kurak bir yer zannediyorduk. Aslında gölü olan, şelalesi olan müthiş yeşillik bir yer. Gökyüzünü tanıdık. Hayatımda ilk defa Jüpiter'i gördüm. TÜBİTAK'ın bana kattığı en önemli şey pastoral tarzda yazdığım ilk şiir oldu. Burada bulunduğuma çok mutluyum" diye konuştu.

DHA