Kız Kulesi Hikayesi Ve Tarihi: Kız Kulesi Özellikleri Ve Mimarı Yapım Tarihi..

Kız Kulesi Tarihi ve Hikayesi

Kız Kulesi boğaz manzarasına sahip ender yerlerden biridir. Kule küçük bir ada üzerine inşa edilmiştir. Ayrıca Kız Kulesinin pek çok efsaneye konu olduğu da bilinmektedir.

Kız Kulesi hakkında bilindik bir efsane anlatılacaktır. Kız Kulesinde Kleopatra'nın sonuna benzer bir sonun anlatıldığı yılan hikayesinden bahsedilmektedir.

Efsaneye göre dönemin Kralına o çok sevdiği kızının 18 yaşını doldurduğunda bir yılan tarafından öldürüleceği söylenmiştir. Kral da bu efsaneye inanmıştır. Dolayısıyla da prensesi yani çok sevdiği kızını korumak amacıyla denizin ortasına bir kule yaptırmıştır. Bu kuleye de Kız Kulesi denmiştir. Prenses yani kralın kızı ölümden saklanmak için bu kuleye hapsedilmiştir.

Kız Kulesi Milattan önce 5. yüzyılda Yunanlılar tarafından İstanbul boğazının Üsküdar Salacak sahiline yakın bir noktaya inşa edilmiştir.

Bu bilgiye dayanarak Kız Kulesinin Roma İmparatorluğundan kalma tek mimari eser olduğu bilinmektedir. Kız Kulesinin bu tarihi dışında çok fazla rivayete konu olduğu söylenebilmektedir. Tarih boyunca Kız Kulesi çok farklı amaçlarla insanlar tarafından kullanılmıştır.

Kız Kulesi Özellikleri ve Mimarı Yapım Tarihi

Kız Kulesinin özellikleri arasında mimari tarzı dikkat çekmektedir. Kule Osmanlı ve Bizans mimari yapım tarzına sahiptir.

Kız Kulesinin yüksekliği tam olarak 80 arşın olarak bilinmektedir. Kız Kulesinin iki taraftan da kapısı bulunmaktadır. Kız Kulesinin yüzey alanı ise iki yüz adımdan oluşmaktadır.

Kız Kulesi sanatsal özelliklere dayanarak yapılmış yüksek bir kuledir. Kule İstanbul Salacak açık denizinde yer almaktadır. Kule dört köşe olarak inşa edilmiştir. Aynı zamanda deniz içinde yer alarak karadan bir ok atımı kadar uzaklıkta yer almaktadır.

Kız Kulesinin ne zaman yapıldığıyla ilgili kesin bir tarihe rastlanmamaktadır. Fakat bazı kaynaklarda Kız Kulesinin mimari yapım tarihine milattan önce 341 tarihine dayandığı bildirilmektedir.

1719 senesinde ise Kız Kulesi ahşap tarzda olduğu için çıkan bir yangında kül olmuştur. Bu olaydan sonra 1725 senesinde dönemin mimarı Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından tekrardan bu kez kâgir yapılı olarak inşa edilmiştir.

Kız Kulesi Hikayesine Konu Olan Efsanelerin İsimleri Nelerdir?

Kız Kulesinin birden fazla efsanesi olduğu söylenmiştir. Bu efsanelerin tümü bir rivayetten ibarettir.

İşte Kız Kulesi hikayesine konu olan efsanelerin isimleri şöyle sıralanmaktadır:

Hero ve LEANDROS Efsanesi

Yılan Hikayesi

Atı Alan Üsküdar'ı Geçti Efsanesi

Aslanlı Kapı Efsanesi

Yılan hikayesi efsanesini yukarıda başlıkta en bilindik hikayesi olarak anlattık. Hero ve LEANDROS efsanesinde ise bu iki kişinin ölümsüz aşkı anlatılmaktadır. Hikayede erkeğin aşkı uğruna kuleye hapis olan kıza yüzerek geleceği söylenmektedir.

Atı Alan Üsküdar'ı Geçti Efsanesi ise Osmanlı döneminde geçmektedir. Aslında bu hikaye bir Battal Gazi efsanesidir. Hikayede Battal Gazi'nin kuleyi bastığı ve bu baskın sonucunda da kulede gizlenmiş hazineyi aldıkları burada yaşayan kızı da kaçırdıkları anlatılmaktadır.

Aslanlı Kapı Efsanesi ise imparator KONSTANTİN zamanına dayalı bir hikayedir. Bu hikayede imparator hazineden çalmaktadır. Kralın kızı ise hazineyi korumakla görevlendirilmiştir. Kralın kızı ise hırsıza saldırmaktadır. Bu olay sonucunda da hırsız kaçmaktadır. Hırsız ise zaman içinde kendiliğinden zengin olmaktadır. İntikam için de zengin olduktan sonra Kralın kızıyla evlenir. Kralın kızı da babasının yanına kaçarak onu korumasını ister. Bu doğrultuda Kralın kızı Kız Kulesini yaptırır.

Kız Kulesi Hangi Amaçlarla Kullanılmıştır?

Kız Kulesine Bizans döneminde küçük kale anlamına gelen Arcla ismi verilmiştir. Bu kule tarihin akışı içinde çeşitli amaçlarla kullanılmış ve ismi de günümüzdeki Kız Kulesi adına dönüşmüştür.

Ticari gemilerden vergi toplamak, savunmak, fener olarak, 1830 senesindeki kolera salgınında karantina hastanesi olarak ve radyo istasyonu olarak kullanılmıştır.

Günümüzde ise Kız Kulesi gündüz saatlerinde müze, restoran ve kafe olarak kullanılmaktadır. Akşam saatlerinde de bu kule özel bir akşam restoranı olarak hizmet vermektedir. Kız Kulesi günümüzde müze özelliğine sahip olduğu için birçok kişi tarafından da ziyaret edilmektedir. Ayrıca deniz manzarasına sahip restoranlar arasında da yerini korumaktadır.

Günümüzde bu amaçlarla kullanılmasının nedenlerinden biri de olumlu yönde 1857 senesinde Fransız şirketinin buraya bir deniz feneri inşa etmesidir.